abstract
stringlengths 1
1.33k
| author
stringlengths 1
56
⌀ | content
stringlengths 1
248k
| date
stringlengths 18
32
| source
stringlengths 2
51
⌀ | tags
stringlengths 2
572
⌀ | title
stringlengths 3
221
| topic
stringlengths 3
23
⌀ | url
stringlengths 45
224
|
---|---|---|---|---|---|---|---|---|
Güney Kore şirketi, ülkeye Amerikan anti-füze savunma sisteminin (THAAD) yerleştirmesine olanak sağlayacak arazi takasını onayladı. | null | Güney Kore'de Çin'in yoğun muhalefetine rağmen ülkeye Amerikan Bölge Yüksek İrtifa Hava Savunması (THAAD) sistemi yerleştirilmesine olanak sağlayacak arazi takasının sonuca ulaştırıldığı bildirildi. Güney Kore Savunma Bakanlığından yapılan açıklamada, "Lotte Group" adlı holding bünyesinde bulunan bir şirkete ait Seul'un 300 kilometre güneyindeki bir golf sahasının, başkent yakınlarındaki askeri bir arazi karşılığı kamuya devredilmesini onayladığı belirtildi. Açıklamada, "Lotte Group, ordu ile yapılacak arazi takasına yeşil ışık yaktığı konusunda tarafımızı bilgilendirmiştir." ifadesi yer aldı. Bu arada resmi haber ajansı Yonhap, takasın gerçekleşmesinin ardından ordunun THAAD'ın üç ay içinde konuşlandırılması için çalışmalara başlayacağını belirtildi. Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Gıng Şuang, başkent Pekin'de yaptığı olağan basın toplantısında, ABD'nin Güney Kore'de THAAD sistemi kurma planını eleştirerek, sistemin "Kore yarımadasındaki istikrara ve Çin ile bölge ülkelerinin stratejik çıkarlarına ciddi zarar vereceğini" savunmuştu. Gıng, "Pekin yönetimi kendi güvenlik çıkarlarını korumak için bu konuda gerekli önlemleri alacaktır." ifadesini kullanmıştı. Pekin yönetimi, sistemin konuşlandırılmasını tehdit olarak gördüğünü açıklamış ve bazı kültürel, ticari ürünlere getirdiği kısıtlamlarla bu konuda yaptırım niteliğinde adımlar atmıştı. Öte yandan Lotte'nin, Çin'de inşaat ve perakende alanında faaliyet gösteren bağlı şirketlerinden kaynaklanan menfaatlerinin, söz konusu takas nedeniyle zarar görmesinden endişe duyduğu bildirilmişti. Grup, söz konusu arazinin devri konusunda ocak ayında Savunma Bakanlığıyla mutabakata varmış, ancak Çin resmi yayın organlarında yer alan "tehdit" niteliğindeki uyarıların ardından karardan geri adım atmıştı. | 27.02.2017 - 17:54 | Anadolu Ajansı | ['Dünya', 'Amerika', 'Güney Kore'] | Güney Kore THAAD füze savunma sistemi için adım attı | Dünya | https://www.ntv.com.tr/dunya/guney-kore-thaad-fuze-savunma-sistemiicin-adim-atti,8TgXYO2YJEeEaVJmsYX_Lg |
Yarıyıl tatilini kapsayan 19 Ocak-5 Şubat tarihlerinde, 3 milyon 14 bin 514 yolcu, Atatürk Havalimanı'nı kullandı | AA | Devlet Hava Meydanları İşletmesi (DHMİ) Genel Müdürü ve Yönetim Kurulu Başkanı Funda Ocak, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, yarıyıl tatilinde 'nda hizmet verdikleri yolcu sayısında büyük artış olduğunu bildirdi. Funda Ocak, 19 Ocak ve 5 Şubat tarihleri arasında havalimanında, iç hat ve dış hatta hizmet alan toplam yolcu sayısının 3 milyon 14 bin 514 olduğunu kaydetti.
Ocak, aynı tarihlerde havalimanından iç hatlarda 6 bin 271, dış hatlarda 14 bin 277 olmak üzere toplam 20 bin 548 uçağın iniş kalkış yaptığını bilgisini vererek, "Tatil öncesi ve bitiminde gerekli tüm önlemleri eksiksiz alan, yolcularımızın rahat ve konforlu yolculukları için yoğun çaba gösteren kıymetli mesai arkadaşlarıma ve paydaş kuruluşların değerli çalışanlarına teşekkür ediyorum" ifadelerini kullandı. | 05.02.2018 - 12:55 | haberturk | ['atatürk havalimanı', 'dhmi genel müdürü funda ocak', 'yarıyıl tatili yoğunluğu'] | Atatürk Havalimanı'nda yarıyıl tatili yoğunluğu | Turizm | https://www.haberturk.com/ataturk-havalimani-nda-yariyil-tatili-yogunlugu-1825059-ekonomi |
Yoğun kar yağışının etkili olduğu 12 ilde eğitime bir gün ara verildi. | null | Malatya merkez ve tüm ilçelerde yoğun kar yağışı nedeniyle eğitime 1 gün ara verildi. Malatya Valisi Aydın Baruş, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, "Meteorolojik verilere göre ilimiz genelinde bu gece ve bugün devam etmesi beklenen yoğun kar yağışı ve yollarda oluşabilecek buzlanma nedeniyle öğrencilerimizin ve vatandaşlarımızın mağduriyet yaşamaması için Malatya ili genelinde 31 Aralık Pazartesi günü eğitime ara verilmiştir. Ayrıca engelli ve hamile kamu personeli de Pazartesi günü idari izinli sayılacaktır" dedi. Erzincan’da yoğun kar yağışı ve yollarda oluşabilecek buzlanma nedeniyle eğitim ve öğretime Pazartesi günü 1 günlük ara verildi. Erzincan Valiliğinden yapılan açıklamada, “İlimiz genelinde akşam saatlerinde başlayan ve meteorolojik verilere göre bu gece ve bugün devam etmesi beklenen yoğun kar yağışı ve yollarda oluşabilecek buzlanma nedeniyle öğrencilerimizin ve vatandaşlarımızın mağduriyet yaşamaması için Erzincan ili genelinde 31 Aralık Pazartesi günü eğitime ara verilmiştir. Ayrıca engelli kamu personeli, bakmakla yükümlü olduğu engelli yakını bulunan kamu personeli ve hamile kamu personeli de Pazartesi günü idari izinli sayılacaktır.” denildi. Sivas'ta kar yağışı ve olumsuz hava şartları nedeniyle ilk ve orta dereceli okullarda eğitime bugün ara verildi. Kar yağışı ve soğuk havanın etkisini sürdürdüğü Sivas'ta eğitim ve öğretime bugün ara verildi. Sivas Valiliğinden yapılan açıklamada, "Sivas Meteoroloji Müdürlüğünün hava tahmin raporlarında bildirilen meteorolojik veriler doğrultusunda Pazartesi gün boyu aralıklarla kar yağışının devam edeceği buzlanma, don olayı ve sis beklendiğinden dolayı öğrencilerimizi sağlığı ulaşım güvenliği için ilimiz merkez ve ilçelerinde ve ilçelerinde Milli Eğitim Bakanlığına bağlı her tür derecedeki resmi ve özel kurumlarda eğitim ve öğretime yarın ara verilmiştir" denildi. Öte Yandan, kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan hamile ve engelli personel de idari izinli sayılacak. Gümüşhane Valiliği, il genelinde akşam saatlerinde gerçekleşen kar yağışı nedeniyle okulların 31 Aralık günü bir gün süreyle tatil edildiğini duyurdu. Kurumun web sitesinden yapılan açıklamada meteorolojik verilere dayalı olarak yapılan değerlendirme sonucu, merkez ve ilçelerinde yaşanan aşırı soğuklara bağlı buzlanma ve beklenen kar yağışı nedeniyle herhangi bir olumsuzluğa veya mağduriyete meydan vermemek amacıyla tüm resmi, örgün ve yaygın eğitim kurumları ile özel eğitim veren resmi ve özel okul, kreş ve kurumların tamamında eğitim-öğretime 31 Aralık 2018 Pazartesi günü 1 gün süre ile ara verilmesi uygun görüldüğü kaydedildi. Açıklamada ayrıca aynı gün kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan engelli personel ile hamile personel idari izinli sayılacağı kaydedildi. Gümüşhane Valiliği geçtiğimiz hafta gerçekleşen kar yağışının ardından 27 ve 28 Aralık günü de il genelinde eğitime ara vermişti. Hafta sonu tatili, bugünkü tatil ve Salı günkü yılbaşı resmi tatiliyle birlikte öğrenciler 6 gün tatil yapmış olacak. Tunceli'de etkili olan kar yağışı nedeniyle kent merkezi ve tüm ilçelerde eğitime bugün ara verildiği bildirildi. Valilikten yapılan açıklamada, Meteoroloji Genel Müdürlüğünün son değerlendirmelerine göre, kent merkezinde etkili olan kar yağışının bugün gün boyu etkisini sürdüreceği belirtildi. Yağışla beraber buzlanma hadisesinin de görülebileceği duyurulan açıklamada, şu ifadelere yer verildi: "Bu çerçevede herhangi bir sıkıntı veya mağduriyetle karşılaşılmaması için tedbir amacıyla il merkezi ve ilçelerimiz dahil olmak üzere Tunceli genelinde kreş, anaokulu, ilkokul, ortaokul ve liselerde 31 Aralık 2018 Pazartesi günü bir gün süre ile eğitim ve öğretime ara verilmiştir." Açıklamada, kamuda görevli hamile ve engeli çalışanların da bu tarihte idari izinli sayılacağı kaydedildi. Bitlis'te olumsuz hava koşulları nedeniyle il genelinde bugün okullar tatil edildi. Valilikten yapılan açıklamada, olumsuz hava şartları ve yoğun kar yağışı nedeniyle Bitlis il genelinde bugün eğitime bir gün ara verildiği belirtildi. Kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan hamile ve engelli personelin de 31 Aralık'ta idari izinli sayılmalarına karar verildiği kaydedildi. Kahramanmaraş'ın Afşin, Çağlayancerit ve Nurhak ilçelerinde, kar nedeniyle okullar bugün tatil edildi. Kentte sabah saatlerinden başlayan kar yağışı etkisini sürdürüyor. Yoğun kar yağışı nedeniyle Afşin, Çağlayancerit ve Nurhak ilçelerinde bugün eğitime bir gün ara verilecek. Ayrıca bu ilçelerde hamile ve engelli çalışanlarında bugün idari izinli olacağı belirtildi. Elazığ merkez ve ilçelerinde etkili olan kar yağışı nedeniyle ilk ve orta dereceli okullarda eğitime 1 gün ara verildi. Elazığ ve ilçelerinde son günlerde etkili olan kar yağışı etkisini sürdürürken, Vallikten yapılan açıklamada, eğitime kent merkezi ve ilçelerde eğitime 1 gün süreyle ara verildiği belirtilerek, açıklamada şöyle denildi: "İl Hıfzıssıhha Kurulu kararı gereğince olumsuz hava koşulları nedeniyle Elazığ Meteoroloji 13'üncü Bölge Müdürlüğü'nden alınan verilerin değerlendirilmesi neticesinde, mevcut kar yağışının il genelinde devam edeceği, buna bağlı olarak buzlanma ve don olayının beklendiğinden yaşanan ağır kış koşullarının olumsuz etkilerinin en aza indirilmesi ve yaşanması muhtemel olumsuzlukların önüne geçilebilmesi amacıyla 31 Aralık 2018 Pazartesi günü Elazığ merkez ve ilçelerde tüm ilk ve orta dereceli okullarda eğitime 1 gün süreyle ara verilmiştir. Ayrıca engelli ve hamile kamu çalışanları idari izinli sayılacaktır." Bayburt'ta olumsuz hava koşulları nedeniyle okullarbugün tatil edildi. Bayburt Valiliğinden yapılan yazılı açıklamada, il genelinde akşam saatlerinde etkili olan kar ve olumsuz hava koşullarının bugün da gün boyu etkisini sürdüreceği belirtildi. İl genelindeki tüm eğitim kurumlarında bugün eğitime bir gün ara verildiği, kamu kurumlarında çalışan hamile ve engellilerin de idari izinli sayılacağı kaydedildi. Adıyaman’ın Gölbaşı ve Sincik ilçesinde kar yağışı nedeniyle okullar 1 gün tatil edildi. Gölbaşı ve Sincik ilçesinde yoğun kar yağışı nedeniyle ilçe genelinde bulunan tüm okullar 31 Aralık Pazartesi Günü tatil olduğu duyuruldu. İlçe genelinde de yoğun kar yağışının devam ettiği belirtiliyor. Bingöl'de, kar yağışı ve olumsuz hava koşulları nedeniyle Yedisu ve Yayladere ilçelerinde okulların bugün tatil edildiği bildirildi. Valilikten yapılan açıklamada, meteorolojik tahminler doğrultusunda, Yedisu ve Yayladere ilçelerinde eğitime 1 gün ara verildiği belirtildi. Bu arada, her iki ilçede de kar etkisini sürdürüyor. Hakkari’nin Çukurca ilçesinde yoğun kar yağışı nedeniyle eğitime 1 gün ara verildi. Hakkari’nin Çukurca ilçesinde etkili olan yoğun kar yağışı nedeniyle tüm okulların 1 gün süreyle tatil edildiği öğrenild | 30.12.2018 - 19:52 | İHA, Anadolu Ajansı, DHA | ['Türkiye', 'Eğitim', 'Malatya', 'Adıyaman', 'Kahramanmaraş', 'kar yağışı '] | 12 ilde okullara kar tatili (31 Aralık Hangi illerde okullar tatil edildi?) | Türkiye | https://www.ntv.com.tr/turkiye/12ilde-okullara-kar-tatili-31-aralik-hangi-illerde-okullar-tatil-edildi,iWCnoKNkEkmDiKBsuTqrOQ |
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişiminden sonra aralarında generallerin de bulunduğu 490 firari eski askerden 74'ü daha, İçişleri Bakanlığı'nın "terörden arananlar listesine" eklendi. | DHA | Başlarına toplam 66 milyon 900 bin lira ödül konulan darbecilerden 12'si kırmızı, 1'i turuncu, 61'i ise gri kategoride arananlar listesine girdi. İçişleri Bakanlığı, terör suçlarının faillerinin yakalanmasına yardımcı olanlara verilecek ödüller ile kırmızı, mavi, yeşil, turuncu ve gri renk kategorisinde aranan örgüt mensuplarının bilgilerinin yer aldığı "aranan teröristler" listelerini güncelledi. Buna göre, terör örgütü PKK'dan 672, FETÖ/PDY'den 342, sol terör örgütlerinden 119, dini istismar eden terör örgütlerinden ise 75 kişi "terörden arananlar" listesinde yer aldı. Son güncellemeyle bütün kategorilerde arananların sayısı bin 208'e çıktı. Öte yandan bu listelerde yer alan ve etkisiz hale getirilen teröristler ise yılbaşından itibaren "etkisiz hale getirilenler" adı altında yayımlanmaya başlandı. - Kritik isimlerin başına 4 milyon lira ödül Terörden arananlar listesine eklenenler arasında darbe girişiminin firari bazı isimleri dikkat çekiyor. Sanık eski Kara Kuvvetleri Komutanlığı Personel İşlem Daire Başkanı tuğgeneral Ali Kalyoncu, başına 4 milyon lira ödül konulan kırmızı kategorideki darbecilerin başında geliyor. Firari Kalyoncu, darbecilerin sözde atama listesinde Ankara sıkıyönetim komutan yardımcısı ve Mamak 28. Mekanize Piyade Tugay komutanı olarak görevlendirildi. 15 Temmuz akşamı tugayın idaresini devralan Kalyoncu, mühimmat yüklü tank ve zırhlı araçları Ankara'da, aralarında Genelkurmay Başkanlığının da bulunduğu bazı kritik noktaların işgali için görevlendirdi. Kalyoncu'nun son ana kadar kanlı eylemlerinden vazgeçmediği, darbe gecesi Ankara 4. Kolordu Komutanlığını devralan sanık eski Tümgeneral Osman Ünlü'nün mahkeme huzurundaki savunmasına da yansıdı. Firari generalin, "Gerekirse intihar ederim yine de vazgeçmem." dediğini aktaran Ünlü, darbeci generali "gözü dönmüş biri" olarak tanımladı. Kalyoncu'nun darbe gecesi, "Hiçbir vatandaşın ZPT veya araçların üzerine çıkmasına müsaade edilmeyecek. Direkt müdahale edin, indirin." talimatı da Genelkurmay çatı davası dosyasına giren yazışmalarda yer aldı. Aynı kategoride yer alan bir başka firari tuğgeneral Mehmet Nail Yiğit de darbe girişiminden önce 66. Mekanize Piyade Tugay komutanı olarak görev yapıyordu. Sanık Yiğit, eski Başbakan Ahmet Davutoğlu ile Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş'un da aralarında bulunduğu bazı siyasilerin gözaltına alınması talimatını veren isimdi. İstanbul'daki darbe faaliyetlerini yürüten eski albay Ahmet Zeki Gerehan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a suikast için görevlendirilen timde bulunan eski yüzbaşı Burkay Karatepe de kırmızı kategorideki firari darbeciler arasında bulunuyor. - Yunanistan'a sığınan darbeciler kırmızı listede Darbe girişiminden sonra helikopterle Yunanistan'a kaçan eski binbaşılar Gençay Böyük, Ahmet Güzel, eski yüzbaşılar Abdullah Yetik, Feridun Çoban, Süleyman Özkaynakçı, Uğur Uçan, eski astsubaylar Bilal Kurugül ve Mesut Fırat da kırmızı kategoride başına 4 milyon lira ödül konulan darbeciler arasında yer aldı. Darbe girişiminin yaşandığı 15 Temmuz'da İstanbul'da konuşlu 4. Kara Havacılık Alay Komutanlığında görevli helikopter pilotları ile teknisyenler, darbenin başarılı olması için sabah saatlerine kadar eylemlerde bulundu. İhanet girişiminin başarısız olduğunun anlaşılması üzerine, söz konusu darbeciler çareyi Yunanistan'a sığınmakta buldu. Turuncu kategoride arananlar listesine giren firari İsmail Sarı'nın başına ise 600 bin lira ödül konuldu. - Gri listede 61 darbeci Terörden arananlar listesinin güncellemesiyle gri kategoride başına 300 bin lira ödül konulanlar arasında 61 firari darbeci de yer aldı. Bunların arasında darbe girişiminden önce GATA'da görevli eski tuğgeneral Mehmet Zeki Kıralp ismi dikkati çekiyor. Gri listedeki en yüksek rütbeli darbeci olan Kıralp'e generallik rütbesini, örgüt elebaşı Fetullah Gülen'in taktığı tanık ifadelerine yansımıştı. Darbe girişiminde aktif rol oynadığı tespit edilen eski Milli Savunma Bakanlığı Özel Kalem Müdürü kurmay albay Tevfik Gök'e de gri kategoride yer verildi. Kara Harp Okulu Komutanlığındaki darbe faaliyetlerini yürüten eski albay İlhami Polat, Kara Kuvvetleri Komutanlığı Özel Kalem Müdürü eski albay Nuh Altınsoy, olay tarihinde Genelkurmay Başkanlığı emir astsubayları Serhat Pasha ile Şener Doğrugören ile 15 Temmuz akşamı a haber televizyon kanalının işgal edilmesi talimatını veren eski yüzbaşı İsmail Menderes Sema da başına 300 bin lira ödül konulan firari darbeciler arasında yerini aldı. Gri listede bulunan diğer firari darbeciler ise şunlar: "Abdullah Beyazkürk, Ali Çakan, Ali Kahya, Ali Özkara, Atakan Adaşoğlu, Bahtiyar Kılıçaslan, Barış Bingöl, Burak Keklik, Engin Durmaz, Erdem Kaya, Erdoğan Benli, Ergün Özyurt, Fahrettin Demir, Fatih Arık, Fatih Özden, Fatih Sarıkır, Fatih Sayar, Güven Günindi, Halit Çetin, İbrahim Yılmazbaş, İsmail Girgin, Kültiğin Bozdemir, Mahmut Arduç, Mehmet Aytaç, Mehmet Hamza Başaran, Mehmet Murat Çelebioğlu, Mevlüt Okutan, Muhammed Hakan Sanön, Murat Çelik, Murat Çoban, Murat Koca, Mustafa Altındal, Mustafa Köroğlu, Nejat Polat, Numan Yediyıldız, Osman Karaköse, Osman Özyazıcı, Özkan Yıldırım, Ramazan Atsan, Rıfkı Keser, Sait Tosun, Sedat Engin, Suat Yercel, Şenol Deveci, Tayfun Karaöz, Tekin Taşdemir, Turgay Er, Uğur Karaca, Uğur Yildiz, Yaşar Adıyaman, Yavuz Sezer, Yıldıray Hazır, Yılmaz Akış Gördes ve Zafer Özleblebici." | 5 Şubat 2019 Salı, 10:26 | cumhuriyet | null | Firari darbe sanıklarının başına ödül konuldu: 67 milyon lira | turkiye | http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/turkiye/1231709/Firari_darbe_saniklarinin_basina_odul_konuldu___67_milyon_lira.html |
Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) eşit ağırlık puan türünde 500 tam puan alan Cuma Taş, Türkiye birincisi oldu. Cuma Taş, "Yıllardır hayalim, Boğaziçi Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümünde okumak. Oradan mezun olunca da devletin önemli kademelerinde çalışmak, diplomat olmak istiyorum" dedi. | null | YKS'nin ikinci oturumu olan Alan Yeterlilik Testi'ndeki (AYT) tüm sorulara doğru cevap vererek EA puan türünde 500 tam puan alan Ankara Atatürk Anadolu Lisesi öğrencisi Cuma Taş, Türkiye birinciliğini elde etti. Taş, sınava düzenli ve planlı çalışarak hazırlandığını belirterek, "Çok çalışmak her zaman başarı getirmiyor. Benim başarımın arkasındaki en önemli etken doğru şekilde, planlı çalışmak oldu" dedi. Sınava hazırlanırken sosyal aktivitelere de vakit ayırdığını ifade eden Taş, "Sınava hazırlanırken yoğun çalışmak insanı bunaltıyor. Bu yüzden insan dinlenmeye ihtiyaç duyuyor. Ben boş zamanlarımda ailemle vakit geçirdim, arkadaşlarımla gezdim, okulda sosyal faaliyetlere katıldım" diye konuştu. Başarılı olmak için öğrencilerin sınava hazırlık sürecinde kaygı yaşamamalarının önemini vurgulayan Taş, şöyle konuştu: "Öğrencilerin heyecan yapmadan, sakin şekilde, kendilerine güvenerek sınava girmeleri gerekiyor. Ailemin ve çevremdekilerin bana güvendiğini hissetmek, benim de kendime olan güvenimi artırdı. Sınavda da sakin şekilde soruları cevapladım ve başarıya ulaştım." Birinciliğin kendisi için sürpriz olduğunu ifade eden Taş, sözlerini şöyle sürdürdü: "Birincilik hiç beklemiyordum. Çünkü daha önce girdiğim ve tüm sorulara doğru cevap verdiğimi düşündüğüm deneme sınavlarından kötü sonuçlar aldıklarım oldu. Daha önce girdiğim sınavlarda da YKS'deki kadar yüksek başarı elde edememiştim." Taş, gelecekte diplomat olmak istediğini ifade ederek, "Yıllardır hayalim, Boğaziçi Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümünde okumak. Oradan mezun olunca da devletin önemli kademelerinde çalışmak, diplomat olmak istiyorum. Umarım hayallerim gerçekleşir" dedi. Cuma Taş'ın annesi Hacer Taş da oğlunun istikrarlı ve kararlı bir yapısı olduğunu dile getirerek, "Oğlumdan birincilik olmasa da iyi bir derece bekliyorduk. Oğlum gerektiği zaman gerektiği kadar çalışıyordu. Biz de ona elimizden geldiği kadar destek olduk. Oğlumun başarısından dolayı çok mutluyum ve heyecanlıyım. Vatanına, milletine hayırlı bir evlat olmasını diliyorum" şeklinde konuştu. | 17.07.2019 - 16:14 | Anadolu Ajansı | ['ÖSYM', 'Eğitim', 'haberler', 'haber', 'YKS'] | YKS birincisinin hedefi diplomat olmak | Eğitim | https://www.ntv.com.tr/egitim/yks-birincisinin-hedefi-diplomat-olmak,oSj1Sa-cLE2KogZ8sLEHcQ |
MHP Ankara İl Başkanı Fatih Çetinkaya, MHP Ankara İl Teşkilatı tarafından düzenlenen yemekte yaptığı konuşmada, Türkiye önemli bir süreçten geçerken gündemi olağanüstü kurultaylarla oyalama lüksünün olmadığını ifade etti | null | Ankara İl Başkanı Fatih Çetinkaya, Ankara teşkilatının tam kadro katılımıyla düzenlenen yemekli toplantıda, parti içi muhalefetin seçimli olağanüstü kongre çağrılarına tepki gösterdi. Çetinkaya, Ankara teşkilatlarının tam kadro olarak Genel Başkan Devlet Bahçeli'nin yanında olduğuna dikkat çekerek, "Türkmen beyimiz, büyüğümüz, liderimiz Devlet Bahçeli Bey'in sonuna kadar emrinde yol arkadaşlığı yapmaktan onur duyduk, duymaya da devam edeceğiz" dedi. İl Başkanı Çetinkaya, MHP Ankara İl Teşkilatı tarafından düzenlenen yemekte yaptığı konuşmada, Türkiye önemli bir süreçten geçerken gündemi olağanüstü kurultaylarla oyalama lüksünün olmadığını ifade etti. Genel Başkan Devlet Bahçeli'nin olağan genel kurul tarihini daha önce açıkladığını hatırlatan İl Başkanı Çetinkaya, konuşmasında şunları söyledi: "MHP'nin olağan genel kurulu 18 Mart 2018'de yapılacaktır. Bu tarihe kadar Milliyetçi Hareket'in tüm kadroları bir önceki genel kurulda üstlendikleri görevleri yapmakla mükelleftirler. Bugün MHP'nin en alt kademesinden en üst kademesine kadar herkes kıymetli delegasyonun seçimiyle göreve gelmiştir. Bu delegasyonun iradesini hiçe sayarak olağanüstü kurultaylar talep etmek, olağanüstü bir haksızlık olacaktır. Ülkücü Hareketi, şimdi ölecek, dağılacak, yok olacak diye bekleyenler bilsinler ki, 1 Kasım Ülkücü Hareket için ne bir milattır, ne de bir miattır. Ülkücü Hareket; zindanda da olsa, makamda da olsa her şartta kıyamete dek yaşayacak, var olacaktır. Bizleri nihai mutluluğa, müreffeh bir geleceğe, tam manasıyla muktedir olmaya, yeryüzünün her sathında dirliğe taşıyacak asıl referans da, bozulmasına, esnemesine, delinmesine, eskimesine, yıkılmasına ve dağılmasına asla izin vermeyeceğimiz birliğimiz olacaktır. Binlerce yıllık insanlık tarihinde milyonlarca badire atlatan Türk milliyetçiliği fikriyatı ve 46 yıllık siyasi yaşamında sayısı binlerle ama acısı asla ölçülemeyecek kadar çok sıkıntılara duçar olan Milliyetçi Hareket Partisi, dün olduğu gibi bugün de yılmadan, yorulmadan, rehavete ve yılgınlığa düşmeden yüce hedeflerine adım adım ilerlemeye devam edecektir. Yürüdüğümüz yol, bazen düz, bazen yokuş, bazen çiçekli, bazen de dikenli bir yol olacaktır.Bu güne kadar hiçbir olumsuz şartta geri adım atmayan yüreğimiz, bugün ve bundan sonra da hiçbir dönem yorulmayacak, hız kesmeden Türk Milliyetçiliği uğruna mücadele etmeye devam edecektir." "İçimize sokulmaya çalışılan fitneye karşı bizi koruyacak olan sarsılmaz temelimiz 'Ülkücü, ülkücünün öz kardeşi, sırdaşı, yoldaşıdır' hükmü olacaktır" diye konuşan Çetinkaya, konuşmasına şöyle devam etti: "Unutulmamalı ki; içimizde karmaşaya sebebiyet verecek her davranış sadece ve sadece Türk düşmanlarını mutlu edecektir. İşte bu yüzden attığımız her adımı, nefsimizi ve hırsımızı bir kenara bırakıp öyle atmalıyız. Bu vesileyle bir kez daha ifade etmek isterim ki, bizler sadece ömrünü değil, hep Ülkücü Hareket'in hizmet dairesi içerisinde nefes alıp nefes verdiğini bildiğimiz, davamızın bütün hafızasını taşıyan, kendi menfaatlerini birincil öncelik yapıp, kutsal değerlerimizin önüne koyanlara karşın, vatanımızın varlığı, devletimizin bekası, dilimizin adı, bayrağımızın namusu diyerek bu haberlerden bihaber çoğunluğun karşısında ilkelerimizi sımsıkı sahiplenmiş ve Milliyetçi Hareket Partisi'ni bu değerlerin tek tarafı yapmış, Türkmen beyimiz, Büyüğümüz, Liderimiz Devlet Bahçeli Bey'in sonuna kadar emrinde yol arkadaşlığı yapmaktan onur duyduk, duymaya da devam edeceğiz." | 05.12.2015 - 10:54 | haberturk | ['mhp'] | Ankara İl Başkanlığı Devlet Bahçeli'ye desteğini açıkladı | Gündem | https://www.haberturk.com/gundem/haber/1162761-ankara-il-baskanligi-devlet-bahceliye-destegini-acikladi |
Buğday Derneği'nin doğa dostu çiftçi ile şehirde yaşayanları buluşturduğu TaTuTa projesine bir destek de Slow Food'dan geliyor... | null | Doğa dostu tarım yapan deneyim ve işgücü temelinde takas sistemini oluşturmak amacıyla 2004 yılında Victor Ananias’ın öncülüğünde hayata geçirilen Ta Tu Ta projesi, kısa zamanda ülke çapında yaygınlaşmayı başardı. Bugün, Ta Tu Ta sistemine dahil 62 çiftlik, gelenksel ve sürdürülebilir yaşam bilgisinin ve deneyiminin yaygınlaşmasına destek oluyor. Buğday Derneği’nin ve Ta Tu Ta projesinin kurucusu Victor Ananias’ın aramızdan ayrılışının ardından, projeye verilen destek her geçen gün artıyor. Ekolojik Çiftliklerde Tarım Turizmi Bilgi, Tecrübe ve İşgücü Takası (Ta Tu Ta) projesine gönül veren Slow Food konviviyumları; Fikir Sahibi Damaklar, Yağmur Böreği ve Balkon Bahçeleri, Ananias’ın açtığı yolda projenin sürdürülebilirliği ve yaygınlaşması amacıyla 19 Haziran Pazar günü gerçekleştirecekleri kahvaltıda bir araya gelecekler. Slow Food’un İstanbul gönüllüleri, 19 Haziran Pazar günü gerçekleştirecekleri kahvaltı etkinliğinde hem projenin sahibi Victor Ananias’ı anacak, hem de projenin yaygınlaşması için destek toplayacaklar. Doğal, yerli ve sürdürülebilir gıdayı savunan kentlilerden oluşan Ta Tu Ta dostları, Slow Food üyesi usta şeflerin hazırlayacağı birbirinden güzel yöresel lezzetleri de tatma fırsatını yakalayacaklar. Buğday Derneği’nin doğa dostu tarım, agro-ekoturizm ve sürdürülebilir geleneksel yaşam örneklerini desteklemek üzere 8 yıldır yürüttüğü, Ta Tu Ta Ekolojik Çiftlik Ziyaretleri projesine önümüzdeki birkaç ay içinde yeni çiftlikler eklenecek. Çiftlikler ve proje hakkında daha fazla bilgi için: | 16.06.2011 - 11:26 | null | [] | Doğa dostu çiftçi için | Türkiye | https://www.ntv.com.tr/turkiye/doga-dostu-ciftci-icin,FoJ2h7XMM0-dqiCXIrIW0Q |
Enerji Piyasası Düzenleme Kurumunca (EPDK) 4 akaryakıt şirketine toplam 2 milyon 579 bin 70 lira ceza verildi. | null | EPDK'nın konuyla ilgili ilanı, Resmi Gazete'nin bugünkü sayısında yayımlandı. Buna göre, dağıtıcı dışı LPG ikmali yapılması, dağıtıcısı dışında akaryakıt ikmal edilmesi, otomasyon sisteminin çalışmaması, vaziyet planında olmayan gizli tank ve düzenek kullanılması, ulusal marker seviyesi geçersiz ve ilgili teknik standartlara aykırı akaryakıt ikmal ve tağşiş edilmesi, otomasyon sisteminin doğru ve sağlıklı çalışmadığının ve sisteme bağlı olmayan pompaların tespit edilmesi gibi sebeplerle 4 akaryakıt şirketine toplam 2 milyon 579 bin 70 lira ceza verildi. EPDK ayrıca, istasyonda vaziyet planında yer almayan gizli tank ve tağşiş ve/veya hile amacıyla akaryakıta katılabilecek ürünler bulunduğunun tespit edilmesi sonucu bir şirketin yazılı savunmasını istedi. | 30.04.2017 - 10:24 | Anadolu Ajansı | ['Ekonomi'] | EPDK'dan 4 akaryakıt şirketine 2,6 milyon lira ceza | Ekonomi | https://www.ntv.com.tr/ekonomi/epdkdan-4-akaryakit-sirketine-2-6-milyon-lira-ceza,9GHONUycnE6NJuTpm5ozTw |
CHP, 16 Nisan'daki halk oylamasına ilişkin AİHM'e yapacağı başvuruyu, gelecek hafta gerçekleştirmeyi planlıyor. | null | Halk oylamasına yönelik doğrudan Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne ( ) başvurma kararı alan , mahkemeye sunacağı dosya üzerinde çalışmalarını sürdürüyor. Partinin hukuk ve seçim işlerinden sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan koordinasyonunda, parti hukukçuları tarafından hazırlanan dosyada son aşamaya gelindi. Akademisyen ve uzman görüşlerinin de alınmasıyla, dosyanın gelecek hafta AİHM'e ulaştırılmasının planlandığı belirtildi. CHP'nin başvurusunu, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin (AİHS) ek protokolünün, "Yüksek sözleşmeci taraflar, yasama organının seçilmesinde halkın kanaatlerinin özgürce açıklanmasını sağlayacak şartlar içinde, makul aralıklarla, gizli oyla serbest seçimler yapmayı taahhüt ederler." maddesine dayandıracağı ifade edildi. Dosyaya, Yüksek Seçim Kurulunun (YSK) mühürsüz pusula ve zarfların geçerli olacağına dair kararının, Danıştaya yapılan başvuruda bir üyenin düştüğü şerhin gerekçesinin, halk oylaması günü vatandaşlar tarafından kaydedilen çeşitli görüntülerin, Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatının (AGİT) seçimlere ilişkin raporunun da ekleneceği kaydedildi. | 03.05.2017 - 13:45 | Anadolu Ajansı | ['Türkiye', 'chp', 'Referandum'] | CHP haftaya AİHM'e başvurmayı planlıyor | Türkiye | https://www.ntv.com.tr/turkiye/chp-haftaya-aihme-basvurmayi-planliyor,Sedt-eo_tEqsOWY2vacmOw |
ABD Başkanı Donald Trump'ın Güney Kore Devlet Başkanı Moon Jae-in'i 11 Nisan'da Beyaz Saray'da ağırlayacağı bildirildi. | null | Beyaz Saray Basın Sözcülüğü, Trump-Moon görüşmesine ilişkin yazılı bir açıklama yaptı. Açıklamada, 11 Nisan'da Beyaz Saray'da gerçekleştirilecek görüşmede ikili ilişkilerin yanı sıra özellikle Kuzey Kore ile ilgili son gelişmelerin kapsamlı şekilde ele alınacağı kaydedildi. İki ülke arasındaki ittifakın son derece güçlü olduğu vurgulanan açıklamada Moon'un ziyaretinin ikili ilişkilerin daha da güçlendirilmesine vesile olacağı belirtildi. ABD Başkanı Trump ile Kuzey Kore lideri Kim Jong-un arasında Vietnam'ın başkenti Hanoi'de 27-28 Şubat'ta düzenlenen ikinci zirveden bir sonuç çıkmamıştı. Trump, Kim ile görüşmesine ilişkin, "Onlar yaptırımların tamamen kaldırılmasını istedi. Biz ise bunu yapmaya niyetli değildik. Bu nedenle anlaşamadık." demişti. Kuzey Kore Dışişleri Bakanı Ri Yong Ho ise zirvede yaptırımların kısmen kaldırılmasını talep ettiklerini söylemişti. ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, Kuzey Kore ile görüşmelerin süreceğini ifade etmişti. | 29.03.2019 - 09:45 | Anadolu Ajansı | ['Dünya', 'Güney Kore', 'ABD'] | Trump, Güney Kore Devlet Başkanı Moon ile görüşecek | Dünya | https://www.ntv.com.tr/dunya/trump-guney-kore-devlet-baskani-moon-ile-gorusecek,6RgbKkkojU-GjUBQnJI4vA |
AKP’de 24 Haziran seçimleri için tahminler karamsar. İYİ Parti ve HDP’nin barajı aşma ihtimali yüksek. Bu tabloda AKP 240 milletvekilinde kalıyor. | cumhuriyet.com.tr | Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın milletvekili aday listelerini Meclis’e çoğunluğu kaybetmemek hedefiyle hazırladığı, ancak parti içindeki değerlendirmenin “240 vekilde kalabiliriz” şeklinde olduğu iddia edildi. Erdoğan’ın bu duruma karşı B ve C planı hazırladığı da iddialar arasında. ANKA’dan Besti Karalar’ın haberine göre, AKP’nin seçim strateji ekibi, milletvekili aday listelerinin belirlenmesinden önce Cumhurbaşkanı Erdoğan’a hazırlanan raporda şu ayrıntılar yer aldı: “HDP Güneydoğu’da hala güçlü. Barajı aşma ihtimali çok yüksek. Kürt oylarımız Güneydoğu’da düşebilir. Adaylar bu illerde belirleyici olacaktır. İYİ Parti MHP’den yüzde 70 oy alıyor. Anketlere göre, MHP’den İYİ Parti’ye büyük oranda kayma var. Barajı aşma ihtimali yüksek. HDP ve İYİ Parti barajı aşarsa AK Parti 220 ile 240 arasında milletvekili çıkarabiliyor. Muhalefet partilerin toplam milletvekili sayıları 340’ın üzerinde görülüyor anketlere göre. Aday profilleri önemli.” Erdoğan’ın, milletvekili listesini bu raporda yer alan bilgileri dikkate alarak hazırlandığı belirtildi. AKP’de, Erdoğan’ın seçilmesine kesin gözüyle bakılırken, milletvekili sayısının düşme ihtimali üzerinde duruluyor. Buna göre, bakanlar yeniden milletvekili adayı gösterilerek Meclis’te çoğunluk sağlanması isteniyor. AKP kulislerinde 24 Haziran seçimlerinden sonra, Berat Albayrak, Nurettin Canikli, Bekir Bozdağ, Numan Kurtulmuş, Abdülhamit Gül’ün milletvekili görevlerinden istifa ederek yeni oluşacak hükümet sisteminde görev alacakları söyleniyor. AKP’nin Meclis’te sandalye sayısı düşerse ‘C’ Planı devreye girecek. Erdoğan’ın, çok ihtimal vermese de en son planı yeniden seçime gitmek. AKP kulislerinde, “Yeni sistemin cumhurbaşkanı Erdoğan olur. Ancak milletvekili sayımızda düşüş olur ya da muhalefet partilerinin toplam milletvekili sayısından az olursa yeniden seçime gideriz. Yoksa istikrar olmaz. Cumhurbaşkanının genel başkanı olduğu bir partinin milletvekili sayısı, karşısında ki muhalefet partilerinin toplam milletvekili sayısından az olması istikrarı zedeler. Muhalefet cumhurbaşkanının işini zora sokar. Meclis’te hiç bir kanun çıkmaz” değerlendirmeleri yapılıyor. | 23 Mayıs 2018 Çarşamba, 07:58 | cumhuriyet | null | Erdoğan’a hazırlanan rapor: 240'ta kalabiliriz | siyaset | http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/siyaset/980862/Erdogan_a_hazirlanan_rapor__240_ta_kalabiliriz.html |
SON DAKİKA HABERİ: Tokat'ın Turhal ilçesinde 3 yaşındaki Evrim Atış'ın kaybolmasıyla ilgili soruşturmada gözaltına alınan anne Dilek ile baba Burhan Atış tutuklandı. Atış çiftinin savcılık sorgularında çelişkili ifadeler vermeleri üzerine tutuklandığı öğrenildi. | null | haberi! ta 13 gün önce kaybolan 3 yaşındaki 'le ilgili soruşturmada gözaltına alınan küçük kızın anne ve babası tutuklandı. Tokat'ın Turhal ilçesinde 3 yaşındaki Evrim Atış'ın kaybolmasıyla ilgili soruşturma kapsamında gözaltına alınan anne Dilek ile baba Burhan Atış tutuklandı. Küçük kızın kaybolmasıyla ilgili soruşturma kapsamında gözaltına alınan ve jandarmadaki işlemlerinin ardından Turhal Adliyesine sevk edilen anne Dilek ile baba Burhan Atış, tutuklanmaları talebiyle nöbetçi mahkemeye sevk edildi. Atış, çifti çıkarıldıkları mahkemece tutuklandı. Tokat'ın Turhal ilçesinde 3 yaşındaki Evrim Atış'ın kaybolmasına ilişkin gözaltına alınan anne Dilek ile baba Burhan Atış'ın savcılık sorgularında çelişkili ifadeler vermeleri üzerine tutuklandığı öğrenildi. Turhal Cumhuriyet Başsavcılığınca Evrim Atış'ın Yenisu köyü yaylasında 10 Temmuz'da kaybolmasına yönelik başlatılan soruşturma devam ediyor. Soruşturma kapsamında jandarma ekiplerince gözaltına alınan ve işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen küçük kızın anne ve babasının, savcılıkta verdikleri çelişkili ifadeler üzerine mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildiği ortaya çıktı. Bu arada, aynı soruşturma kapsamında ifadesine başvurulmasının ardından salıverilen babaanne Sati Atış, gazetecilere yaptığı açıklamada, "Yeter şimdiye kadar çektiğimiz, yeter artık. Hem ciğerinden ol hem evlatlarından ol. Bu iş ne biçim bir iş, ben anlayamıyorum" dedi. Yenisu köyü yaylasında, babaannesi Sati Atış'ın 10 Temmuz'da hayvanları suya götürürken evde bıraktığı, döndüğünde ise kaybolduğu belirlenen Evrim'in bulunması için arama çalışmaları devam ediyor. Konuyla ilgili soruşturma kapsamında küçük kızın anne ve babası ile amcası Niyazi Atış gözaltına alınmıştı. Amca Niyazi Atış önceki gün savcının talimatıyla serbest bırakılmış, anne Dilek ile baba Burhan Atış ise dün çıkarıldıkları mahkemece tutuklanmıştı. Yenisu köyünün yaylasında, babaannesi Sati Atış'ın 10 Temmuz'da hayvanları suya götürürken evde bıraktığı, döndüğünde ise kaybolduğu belirlenen küçük Evrim'in bulunması için yürütülen arama çalışmaları devam ederken küçük kızın anne ve babası ile amcası Niyazi Atış gözaltına alınmış, amca Atış dün savcının talimatıyla serbest bırakılmıştı. Kayıp çocuğun anne ve babası ise sağlık kontrollerinin ardından elleri kelepçeli olarak Turhal Adliyesine sevk edilmişti. | 23.07.2018 - 22:50 | NTV Haber, Anadolu Ajansı, DHA | ['Gündem', 'son dakika', 'son dakika haberleri', 'haber'] | SON DAKİKA: Tokat'ta 13 gündür kayıp olan 3 yaşındaki Evrim Atış'ın annesi ile babası tutuklandı | Türkiye | https://www.ntv.com.tr/turkiye/son-dakika-tokatta-13-gundur-kayip-olan-3-yasindaki-evrim-atisin-annesi-ile-ba,vp1PrWeB1UuEIVhnH4RozQ |
WhatsApp, kullanıcılarını kısıtlayan özelliğini kaldırmaya hazırlanıyor. Yayınlanacak olan yeni güncelleme ile birlikte platform kullanıcıları, artık listesinde yer alan kişilere her formatta dosya gönderebilme imkanı bulacak. Kaynak: WhatsApp’a önemli bir yenilik daha geldi | cumhuriyet.com.tr | WhatsApp yayınlayacağı güncelleme ile daha da işlevsel hale gelmeye hazırlanıyor. Bildiğiniz gibi WhatsApp üzerinden her formattaki dosya gönderilemiyor. Şu an test aşamasında olan özellik sayesinde artık bu mümkün hale gelecek. Gönderilecek dosyaların tam nitelikleri henüz belli olmasa da boyutlarında bir kısıtlama getirilmesi bekleniyor. iOS kullanıcılarına 128 MB, Android kullanıcılarına ise 100 MB sınırının getirileceği belirtilen yeni güncellemeden sonra, kurulum dosyaları gönderilebilecek mi henüz bilinmiyor. Söz konusu kurulum dosyalarının gönderilmesi kulağa hoş gelse de durumu güvenlik açığı haline getirebilecek kötü niyetli insanlarında önünü açmış oluyor. Buna ek olarak web tarayıcı üzerinden WhatsApp Web ile kullanıcılarına hizmet sunan mesajlaşma devi, söz konusu kanal üzerinden de 64 MB sınırı getireceği belirtiliyor. | 23 Haziran 2017 Cuma, 19:42 | cumhuriyet | null | WhatsApp’a önemli bir yenilik daha geldi | bilim_ve_teknoloji | http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/bilim_ve_teknoloji/767303/WhatsApp_a_onemli_bir_yenilik_daha_geldi.html |
Mısır’daki elçilik baskınında içeride mahsur kalan 6 İsrailli’yi kurtarmak için perde arkasında yaşananlar açığa çıktı. ABD’nin, Netanyahu’nun telefonlarına çıkmayan Mısır liderini tehdit ettiği, İsrailliler’in kefiye giydirilerek kaçırıldığı anlaşıldı. | null | Beş Mısır askerinin hayatını kaybettiği İsrail saldırısı sonrası Netanyahu hükümetinden beklenen “özür” açıklamasının gelmemesi nedeniyle isyan eden Mısırlılar cuma günü İsrail elçiliği önündeki güvenlik duvarını yıkarak binaya girmiş ve İsrail elçisini ülkeden kaçmaya zorlamıştı. 13 saat süren elçilik baskınının detayları dün açığa çıkmaya başladı. İsrail basınında yer alan bilgilere göre elçilik binasında mahsur kalan 6 İsrailli güvenlik görevlisinin kurtarılması için İsrail tüm kartlarını oynadı. Başbakan Netanyahu ve Savunma Bakanı Barak, defalarca Mısır lideri Tantavi’ye ulaşmaya çalıştı ancak başarılı olamadı. Vatan gazetesinin haberine göre; Netanyahu, ABD Başkanı Obama’yı aradı. Ondan Tantavi üzerindeki etkisini kullanmasını istedi. Ancak Tantavi 2 saat boyunca Obama’nın telefonlarına da çıkmadı. Bu sırada 6 kişilik güvenlik ekibinin lideri Yonathan, Netanyahu ile telefonda yaptığı görüşmede, “Bize bir şey olursa ailelerimize durumu telefonla değil yüz yüze bildirin” dedi. Netanyahu ise, “Dayanın sizi kurtaracağız” diye yanıt verdi. İsrail Dışişleri Bakanı Lieberman’ın ifadesine göre Tantavi sonunda telefona çıktığında 30 kadar Mısırlı, İsrailli korumaların içine saklandıkları “panik odası”na girmek üzereydi ve İsrailli güvenlik yetkilileri korumaların sadece 20 dakikaları kaldığını düşünüyordu. ABD Savunma Bakanı Panetta hattın diğer ucundaki Tantavi’ye çok sert bir ültimatom verdi. “Askerlerinizi gönderip o İsrailliler’i kurtarmazsanız bunun çok ağır bir bedeli olacak” dedi. Mısır lideri hemen komandolarına operasyon emri verdi. Komandolar Mısırlılar’ı etkisiz hale getirdikten sonra İsrailliler’i başlarına kefiye üzerlerine şalvar giydirerek elçilik binasından dikkat çekmeden çıkardı. Operasyon, İsrail Dışişleri Bakanlığı’nın bodrumunda yer alan “Durum Odası”ndan (Situation Room) izlendi. Başbakan Netanyahu, Dışişleri Bakanı Lieberman ve Şin Bet iç istihbarat birimi başkanı operasyonu birlikte takip etti. İsrail Başbakanlığı tarafından yayınlanan fotoğraf, Pakistan’da düzenlenen Bin Ladin operasyonu sırasında Beyaz Saray tarafından yayınlanan kareyi andırdı. | 12.09.2011 - 09:03 | null | [] | ‘İsrailliler’i kurtarın yoksa bedeli ağır olur’ | Dünya | https://www.ntv.com.tr/dunya/israillileri-kurtarin-yoksa-bedeli-agir-olur,FtMxazmXg0OLy2MLLSjVVw |
ÖSYM'nin YKS 2018 sonuçlarını açıklamasıyla birlikte, öğrenciler 7 Ağustos'ta (Yarın) başlayacak tercih dönemine odaklandı. Peki öğrenciler üniversite tercihi yaparken nelere dikkat etmeli? Işık Üniversitesi'nden alanında uzman eğitmenler, üniversite tercihi hakkında merak ettiklerinizi yanıtlıyor. | null | Işık Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Cemal İbiş ve Mimarlık ve Tasarım Fakültesi Dekan Vekili Prof. Dr. Yavuz Koşaner, bugün saat 09.45'te Doğru Tercih'te Sadık Gültekin'in ve öğrencilerin sorularını yanıtlıyor. ÖSYM'nin 2018 YKS sonuçlarını açıklamasının ardından tercih yapmak için 7 Ağustos'u beklemeye başlayan öğrenciler, Twitter'da #DoğruTercih ve #IşıkÜniversitesi hashtag'lerini kullanarak üniversite tercihleriyle ilgili sorularınızı iletebilirsiniz. | 06.08.2018 - 07:49 | ntv.com.tr | ['Türkiye', 'Eğitim', 'Üniversite Tercihi', 'YKS'] | Işık Üniversitesi NTV'de (6 Ağustos 2018) | Eğitim | https://www.ntv.com.tr/egitim/isik-universitesi-ntvde-6-agustos-2018,jHL0aQXHh0-v2OpzjUbxHw |
AK Parti Kırşehir Teşkilatı, belde ve ilçe belediye başkan adaylarını tanıttı. | null | AK Parti Kırşehir Teşkilatı, belde ve ilçe belediye başkan adaylarını tanıttı. Neşet Ertaş Kültür Sanat Merkezinde düzenlenen programda konuşan İl Başkanı Muzaffer Aslan, kalabalık topluluğa birliktelik mesajı vererek 31 Mart Mahalli İdareler seçimlerinin galibi olacaklarını belirtti. Belediye Başkanı Yaşar Bahçeci uzun süre kürsüde kalabalığın sloganlarının dinmesini bekledi. 31 Mart Mahalli İdareler seçimlerinin ise önemli bir viraj olduğunu anlattı. Kırşehir Belediye Başkanı Yaşar Bahçeci, konuşmasında, "31 Mart’ta yeni bir başlangıca merhaba diyeceğiz. Türkiye'de hiçbir şey eskisi gibi değil, Türkiye her alanda büyük değişim ve dönüşümleri yaşadı. Bizler ülke genelinde yaşanan değişimleri Kırşehir'de de yaşatmak istiyoruz. Birilerinin yapmaya ufuklarının yetmeyeceği sayısız eseri Kırşehir'e kazandırdık. Kimsenin yapmaya cesaret dahi edemediği altyapı sorunlarını çözdük. Birileri bol keseden atıyor, ama millet itibar etmiyor. Değişim ve dönüşümü durmadan devam ettirmek istiyoruz. Kırşehir ve ilçelerinin değişimlerini durdurmadan devam ettirmeye çalışıyoruz" dedi. “Bizler, halkımızla yola çıktık ve onlara da güveniyoruz” Parti ayrımı yapmadan kazanımlara bakılması gerektiğini anlatan Belediye Başkanı Bahçeci, "On yılda Kırşehir'e birçok eser kazandırırken kapımız ve gönlümüz herkese açık oldu. Sevgi ve muhabbetle birçok işi hayata geçirdik. Seçim olduğunda farklı bir maske takılıyor. Bizler o maskeleri indirmeye hazırız. Bizler, halkımızla yola çıktık ve onlara da güveniyoruz. Kırşehir 6 ilçesi ve merkezi ile bütün. Birlik ve beraberliği bizler bozmayacağız. Rabbim ne dilerse biz onu yaşıyoruz. Davamızda küslük ve kırgınlık olmaz. Meselesi hizmet etmek olanın kişisel meselesi olmaz. Sahada dedikodulara fırsat vermeden sahada olacağız. Kırşehir'de yapılanları bütün ilçelere yansıtmak istiyoruz" dedi. MHP ile ittifakın il ve ilçelerde farklı adaylarla çıkılsa dahi devam ettiğini ifade eden Bahçeci, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Bu süreçte asla MHP'li kardeşlerimizi de incitmeyin. 31 Mart’tan sonra da Cumhur İttifakı güçlü bir şekilde yoluna devam edecek. Hassas davranmanızı rica ediyorum. Teşkilatımız ve halkımızla omuz omuza 5 yıllık yeni hedeflerimizi açıklayarak yolumuza devam edeceğiz. Meselemiz kavga değil insanları birleştirmek ve şanlı bayrağımızın güçlü şekilde dalgalanmasını hep birlikte başaracağız. Şehrin hizmet etmediğimiz nokta yok. Kırşehirspor'u da ilk yılında lider yaptık. Şampiyonluğu da yaşatacağız. Ne yaptılar ki; bu millete milletin huzuruna çıkacaklar. Menfaati olduğunda meydanlara çıkanlara izin vermeyin." “Her bir partilimiz gece gündüz demeden, zaman gözetmeden çalışmalıdır” Belediye Başkanı Yaşar Bahçeci'nin konuşması sonrası Kırşehir Milletvekili Mustafa ve Ankara Milletvekili Hacı Turan, iyi dileklerini kalabalığa iletti. Programa ilçe ve belde adaylarını açıklamak üzere katılan AK Parti Çorum Milletvekili ve MKYK Üyesi Ahmet Sami Ceylan, AK Parti'nin her bir ferdinin gece gündüz seçimler için çalışacağını ve zafere ulaşacaklarını söyledi. Ceylan, şunları kaydetti: "Kadın ve gençlik teşkilatlarımız bizim ulaşamadığımız yerlere ulaşmada, ziyaret edemediğimiz noktalara gitmekte önemli görev alıyorlar. Kadınlarımız ev ziyaretleri gençlerimiz ise gençlik buluşmaları ve toplantıları ile farklı farklı gruplara ulaşacaklardır. 31 Mart yerel seçimleri öncesinde her bir partilimiz gece gündüz demeden, zaman gözetmeden çalışmalıdır. Bu yolda azim, gayret ve samimiyetle hareket etmeliyiz. AK Parti'nin hizmet aşkına yakışır bir şekilde kimseyi kırmadan, darılmadan çalışmalıyız." İlçelerde Akpınar'da Mustafa Karahan, Akçakent'te Yılmaz Kılıç, Boztepe'de Ramazan Aydın, Çiçekdağı'nda Hasan Hakanoğlu, Mucur'da Atılgan Yılmaz, Kaman'da Necati Çolak, beldelerde ise Köseli'de Ümüt Köse, Kurancılı'da Adem Bıcakcı ve Özbağ'da Nazmi Ay, belediye başkanlıklarına aday olarak gösterildi. 03 Ekim 2019 Perşembe İLGİLİ HABERLER | 12 Ocak 2019 Cumartesi, 19:13 | haberturk | [] | AK Parti Kırşehir Teşkilatı, belde ve ilçe adaylarını tanıttı | null | https://www.haberturk.com/kirsehir-haberleri/66038710-ak-parti-kirsehir-teskilati-belde-ve-ilce-adaylarini-tanitti |
Antalya aday tanıtım toplantısında konuşan CHP lideri Kılıçdaroğlu, CHP'li belediye başkanlarına "Harcadığınız her kuruşun hesabını halka vereceksiniz. Bütün belde halkını kucaklayacaksınız" diye seslendi. | null | CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Antalya Büyükşehir Belediye Başkan adayı Muhittin Böcek’in proje tanıtım toplantısına katıldı. Burada bir konuşma yapan Kılıçdaroğlu özetle şunları söyledi: "Bütün belediye başkanı arkadaşlarıma söylerim, iki şeye dikkat edeceksiniz ve iki şeyi uygulayacaksınız. Harcadığınız her kuruşun hesabını halka vereceksiniz. Saydam belediyecilik. Bütün belde halkını kucaklayacaksınız. Herkese eşit hizmet edeceksiniz. Sadece yoksulların olduğu yere pozitif ayrımcılık yapacaksınız. Geçen bir fotoğraf geldi. Bir kadın çöp kutusunun içerisinde bir şey arıyor. Yanında Erdoğan'ın fotoğrafı var. Gazetelerde yer aldı hiçbir şey çıkmadı. Bunu geniş kitlelere anlatmam lazım dedim. Grup toplantısında gösterdim. Bu kadın başka bir kadındır, 4 katlı apartmanı var dediler. Havuz medyasının televizyonları söyledi. Bu tablo 21. yüzyılın bir tablosudur, gerçeği kimse inkar edemez. Hİç kimse ses çıkarmıyor, ben söyleyince kıyamet kopuyor. Tahammül edemiyorlar bu tabloya. Bu tablo Türkiye gerçeğini yansıtıyor. İşsizlik almış başını gidiyor. 1500 kişi alınacak 40 binin üzerinde insan başvuruyor Şanlıurfa'da. Üstelik bu geçici bir iş için. Bir sarayın sosyetesi vardır. Hiçbirinin çocuğu işsiz değil. Sokakta para kazanan insanların derdini bilmiyor. Bizim belediyelerimizin olduğu yerde hiçbir çocuk yatağa aç girmeyecek. İzmir Büyükşehir Belediyemiz çocuk doğduğu anda kapısına sütü koyuyor. Aynı şey inşaallah Antalya'da da olacak. Muhittin Böcek bunu da yapacak. Antalya Antalya'dan yönetilmeli. Antalya Büyükşehir Belediye Başkanınız var sonu gelmek üzere. Sayın Türel, Genel Başkanım söylemesine gerek yok ima ederse derhal istifa ederim diyor. Ben Erdoğan'a karşı sorumluyum diyor." | 23.02.2019 - 14:56 | ntv.com.tr | ['Türkiye', 'chp', 'Genel', '2019 yerel seçim'] | Kılıçdaroğlu: İki şeye dikkat edeceksiniz | Türkiye | https://www.ntv.com.tr/turkiye/kilicdaroglu-iki-seye-dikkat-edeceksiniz,xgVMUshHBUK3a4aaZ-UVkQ |
Ünlü şarkıcı Prix Europa 2017’de sahneye çıkmaya hazırlanıyor | null | Zara, 20 Ekim’de Berlin’de gerçekleştirilecek Prix Europa 2017’de sahneye çıkmaya hazırlanıyor. HT Magazin'in haberine göre, Berlin Filarmoni Konser Salonu’nda gerçekleşecek gecede, televizyon dünyasının enleri ödüllendirilecek. Zara törende Sabri Tuluğ Tırpan, Trilok Gurtu, levent Yıldırım, Özer arkun, Göksun Cavdar ve alp Ersönmez ile aynı sahneyi paylaşacak. | 28.08.2017 - 14:49 | haberturk | ['zara'] | Zara, Berlin'e hazır | Fiskos | https://www.haberturk.com/magazin/fiskos/haber/1613652-zara-prix-europa-2017de-sahneye-cikmaya-hazirlaniyor |
Geçtiğimiz yıl bu dönemlerde dünya, küresel ısınma nedeniyle yükselen gıda fiyatlarını ve açlık tehlikesini konuşuyordu... Ekonomik durgunluk baş gösterince bu sorunlar rafa kalktı ama çevre ve gıda sektörünün ilişkisi önem kazandı. Yeşil Ekonomi durumu yakından inceliyor... | null | Geçtiğimiz yıllarda hububat fiyatlarında yaşanan rekor artış, az gelişmiş ülkelerde açlık ve yoksulluk tehlikesini gündeme getirdi... Hızlı nüfus artışı,tarımsal alanlarda verimliliğin azalması, tarım ürünleri üretimine istenilen yatırımların yapılmaması ve yeryüzünde besinlerin dağılımındaki yetersizlikler de ciddi fiyat artışlarına neden oldu. Uluslararası kuruluşların geçtiğimiz yıl gıda savaşlarına doğmasına neden olacak bir gelişme olarak gösterdiği bu durum Mısır, Haiti, Özbekistan ve Endonezya gibi ülkelerde kitlelerin sokağa çıkmasına neden oldu... Bu arada petrol fiyatlarının hızla artmasıyla biyoyakıt üretimine olan ilginin artması buğday, mısır piyasası üzerinde fiyat baskısı yarattı... Global ekonomik krizle durgunluğun gündeme gelmesi ve artan yağışlarla hububat fiyatlarında düşüş izlenirken temmuz 2009-haziran 2010 sezonunda buğday üretiminin de 35 milyon ton düşmesi bekleniyor... Uluslararası hububat konseyi'nin raporuna göre buğday üretimindeki bu azalmaya rağmen stoklar 8 milyon ton artışla 168 milyon tona ulaşabilir... | 24.07.2009 - 11:38 | null | [] | Küresel ısınma ve "açlık" | Türkiye | https://www.ntv.com.tr/turkiye/kuresel-isinma-ve-aclik,3bb5FPgx_kOPwjfuE-uthw |
Manisa'da iş yerini bastığı eşini pomplı tüfekle vurarak yaraladı. | null | Manisa'nın Soma ilçesinde eşini çalıştığı iş yerinde yaralayan koca tutuklandı Manisa'nın Soma ilçesinde, çalıştığı iş yerinde kocasının pompalı tüfekli saldırısına uğrayan kadın yaralandı. Alınan bilgiye göre, eşi Hamiyet T'nin çalıştığı Turgutalp Mahallesi'ndeki iş yerinin önüne gelen Himmet T, yanında bulunan pompalı tüfekle içeriye rastgele ateş etti. Saldırıda yaralanan Hamiyet T, 112 Acil Servis ekiplerince Soma Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Olayın ardından bölgede görevli trafik polislerince yakalanan koca, sevk edildiği adliyede tutuklandı. | 17.01.2018 - 16:10 | Anadolu Ajansı | ['Manisa', 'Kadın Cinayeti'] | Eşini çalıştığı iş yerinde tüfekle yaraladı | Türkiye | https://www.ntv.com.tr/turkiye/esini-calistigi-is-yerinde-tufekle-yaraladi,PB1WIhOtYUaSljR2fqa1Sg |
Kadıköy'de meydana gelen trafik kazasında oyuncu Köse'nin hayatını kaybetmesine neden olduğu öne sürülen taksi şoförü hakkında "taksirle ölüme neden olma" suçundan 6 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı. | null | İstanbul Kadıköy'de meydana gelen trafik kazasında oyuncu İsrafil Köse'nin hayatını kaybetmesine neden olduğu ileri sürülen taksi şoförü hakkında, "taksirle ölüme neden olma" suçundan 6 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı. Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, Köse'nin 21 Ağustos'ta motosikletiyle seyir halindeyken Ayrılıkçeşme Metro İstasyonu güzergahı üzerinde park halindeki, sürücüsü Bekir Serkut Özhan'ın içinde bulunduğu ticari taksiyle çarpıştığı anlatıldı. Köse'nin kazadan 2 gün sonra tedavi gördüğü hastanede vefat ettiği aktarılan iddianamede, trafik kazası tutanağına göre, 2,17 promil alkollü olduğunun tespit edildiği belirtildi. İddianamede, kaza tespit tutanağına göre, olayda her iki sürücünün de kusurlu olduğunun belirlendiği, ifadesi alınan tanığın, şüpheli Özhan'ın bulunduğu taksinin kapısının yaklaşık 10 santimetre civarında açılması neticesinde Köse'nin motosikletinin taksinin kapısına çarpması sonucu kazanın meydana geldiğini beyan ettiği dile getirildi. Özhan'ın, soruşturma kapsamında alınan ifadesinde suçlamayı kabul etmediği ve kapıyı açmadan kazanın meydana geldiğini söylediği belirtilen iddianamede, şüphelinin olay sırasında alkollü olmadığının tespit edildiği bildirildi. Ayrıca, Adli Tıp Kurumundan gelen yazıda Köse'den alınan numuneler üzerinde yapılan incelemede alkol bulunmadığının bildirildiği kaydedildi. İddianamede, şüpheli Bekir Serkut Özhan'ın "taksirle ölüme neden olma" suçundan 2 yıldan 6 yıla kadar hapisle cezalandırılması istendi. Hazırlanan iddianame gönderildiği 60. Asliye Ceza Mahkemesince kabul edildi. Şüpheli Özhan ilerleyen günlerde hakim karşısına çıkacak. | 28.12.2016 - 17:46 | Anadolu Ajansı | ['Türkiye', 'Polis Adliye', 'Sanat', 'Genel'] | Ünlü oyuncu İsrafil Köse'nin ölümünde 6 yıl hapis istemi | Türkiye | https://www.ntv.com.tr/turkiye/unlu-oyuncu-israfil-kosenin-olumunde-6-yil-hapis-istemi,YxCzMPuxa0-V1j-HqmfwMA |
KKTC'de konuşan Başbakan Davutoğlu, Yunanistan Başbakanı Samaras'a çağrıda bulundu. Davutoğlu, ''Hazırsa birlikte önce Güney'e gidelim, çay içelim, sohbet edelim. Sonra Kuzey'e gelelim, yine birlikte olalım. Gelin beraber burada barışı inşa edelim" dedi. | null | İlk yurt dışı ziyaretini Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ne (KKTC) yapan Başbakan Ahmet Davutoğlu, KKTC Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu ile düzenlediği ortak basın toplantısında, gazetecilerin sorularını yanıtladı. Yunanistan Başbakanı Andonis Samaras'a çağrıda bulunan Başbakan Davutoğlu, "Sayın Yunanistan Başbakanı hazırsa birlikte önce Güney'e gidelim, birlikte çay içelim, sohbet edelim. Sonra Kuzey'e gelelim, yine birlikte olalım. Akdeniz, bir çok medeniyetlerin, bir çok milletlerin ortak denizi olmuştur. Gelin beraber burada barışı inşa edelim" diye konuştu. Başbakan Davutoğlu, kim ne derse desin, Türkiye'nin KKTC'yi devlet olarak tanıdığını ve her düzeyde devlet olarak tanımanın getirdiği ilkelere saygı gösterdiğini söyledi. Geçmişte olduğu gibi bugün de yarın da gelecekte de TBMM'den güvenoyu almış her Başbakanın KKTC'yi öncelikle ziyaret edeceğini dile getiren Davutoğlu, "Buna bağlı olarak ikinci boyut, KKTC'nin ve Kıbrıs Türk halkının esenliği, refahı ve güvenliğiyle ilgili Türkiye Cumhuriyeti'nin 77 milyon kardeşinizin bağlılık ve taahhüdünü adaya getirmektir" dedi. Görüşmelerde detaylı olarak bu ilişkiler üzerinde durduklarını anlatan Davutoğlu, 50 yılı aşkın süredir Kıbrıs meselesinin sürdüğünü, Türkiye'nin hep KKTC ve Kıbrıs Türk halkının yanında olduğunu ve olmaya devam edeceğini ifade etti. KKTC'nin 40 yıllık mücadelede, 30 yıllık devlet tecrübesinde birçok ülkede görülmeyecek kadar güçlü şekilde demokratik olgunluğa ve kurumsallaşmaya ulaştığını söyleyen Davutoğlu, "Birçok seçimler, birçok demokratik yolla ortaya konan süreçlerle olgunluğunu göstermiştir. Yine ekonomik olarak da son 12-13 yılda Gayri Safi Milli Hasılası'nda da ciddi iyileşmeler sağlanmıştır. Bu da Türkiye Cumhuriyeti ile KKTC arasındaki yakın ilişkiden doğan bir unsurdur" dedi. Davutoğlu, bunun simgesel yansımalarından birinin de su projesi olduğunu ifade ederek, bundan 10 yıl önce Anadolu ile Kıbrıs adasının deniz altından geçen su borularıyla birleşeceğine ve Anadolu'nun saf, berrak, helal suyunun Kıbrıs ile kucaklaşacağına herkesin "hayal proje" diyeceğini belirtti. Bu yılın sonuna kadar artık Toroslardan geçen her suyla, köylüler, yörükler ve yayladakilerin yavru vatana selam göndereceklerini dile getiren Davutoğlu, şunları kaydetti: "Ferhat ile Şirin'in aşkı gibi, dağları nasıl Ferhat delmişse, Anadolu'dan Kıbrıs'a, anavatandan yavru vatana engel tanımayız. Denizleri derinlerden aşarız, Anadolu'nun suyunu yavru vatana getiririz. Bunu da kimse engelleyemez. O Ferhat'ın duyduğu aşk gibi bir sevdadır bizim için. İlelebet sürecek bir sevdadır. O sevda oldu mu burada en ufak bir sızı olsa 77 milyonun kalbi yanar. En ufak bir sevinç olsa 77 milyonun gönlü gururla dolar. Bu mesajı iletmek için buradayız." Müzakere sürecine de değinen Başbakan Davutoğlu, Türkiye ve KKTC'nin son 14 yılda Annan Planı çerçevesinde ve daha sonra her zaman iyi niyetini gösterdiğini söyledi. Davutoğlu, şöyle devam etti: "İstedik ki Kıbrıs adası barış adası olsun, istedik ki Kıbrıs'ta sağlanan barış üzerinden Doğu Akdeniz'e barış ve refah huzur gelsin. İstedik ki Türkiye, Yunanistan, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Kıbrıs Rum Yönetimi aynı masa etrafında otursun ve Doğu Akdeniz'i nasıl bir barış havzası haline getiririz diye düşünsünler ama biz ne kadar güçlü irade kullanmışsak maalesef istediğimiz ölçüde mukabele görmedik. Bu Annan Planı'nın reddedilmesinde de böyleydi, son dönemlerde özellikle sizin ısrarlı çabalarınızla Kıbrıs Rum Yönetimine ve Sayın Anastasiadis'e 'bu süreci hızlandıralım, bir an önce netice alalım, zamana oynamayalım' çağrılarınız çerçevesinde yaptığınız çabalarda da böyleydi." Dışişleri Bakanlığı görevinde, daha önce Başbakan Danışmanı ve öncesindeki akademik hayatında Kıbrıs meselesinin bütün boyutlarıyla inceleme, bizzat süreçleri yaşama imkanı bulduğunu anlatan Davutoğlu, şunları söyledi: "Her geldiğimde Kıbrıs'tan bir çağrıda bulunuyorum. Zamanlama önemlidir, gelişimizin zamanlaması. Çünkü 7 Temmuz'dan sonra ilk defa bu akşam Anastasiadis ile buluşacaksınız ve benim de çok değerli bir dostum eski Norveç Dışişleri Bakanı Eide, ilk defa Birleşmiş Milletler temsilcisi olarak bu toplantıya iştirak edecek. Dolayısıyla güzel bir başlangıç yapma imkanı var." Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Ban Ki-Moon ve onun görevlendirdiği bütün ekibe güvenlerinin tam olduğunu vurgulayan Davutoğlu, eski BM Genel Sekreteri'nin Kıbrıs Özel Temsilcisi Alexander Downer'ın da dostları olduğunu, BM Genel Sekreteri'nin Kıbrıs Özel Danışmanı Espen Barth Eide'nin de barış yönünde çabalarıyla bilinen kıymetli bir diplomat olduğunu ifade etti. Eide ile Norveç Dışişleri Bakanı olduğu dönemde de yakın ilişkileri bulunduğunu dile getiren Davutoğlu, şunları kaydetti: "Şimdi harekete geçme zamanıdır. Buradan Sayın Anastasiadis'e de sesleniyorum: Gelin bu barışı bir an önce, yarın değil bugün, gelecek hafta değil bu hafta, gelecek yıl değil bu yıl yapalım. İleriye ertelenen her çözüm aslında çözümsüzlüğü derinleştirir, ertelemeyelim. Her konuyu masaya koyalım ve bu çerçevede adımlar atalım. Bu akşam ve yarın yapılacak müzakerelerde artık geçmişi reddetmeden yola çıkalım. Sayın Talat ve Sayın Hristofyas arasında daha önce ortaya konan yakınlaşma kağıtları, Sayın Eroğlu tarafında da benimsenmiş ve sürdürülmüştür. Bu devlet sürekliliğinin bir gereğidir. Ama maalesef aynı yakınlaşma kağıtları Sayın Anastasiadis tarafından aynı ölçekte benimsenmemiştir." KKTC'ya daha önce yaptığı ziyaretlerde, bütün siyasi liderlerle Eroğlu başkanlığında bir araya geldiğini anlatan Davutoğlu, bu toplantılarda her şeyi konuştuklarını, müzakere çerçeve belgesine ulaşmalarının kolay olmadığını anlattı. Davutoğlu, KKTC'de de değişik görüşler bulunduğunu ancak bu değişik görüşlerin bir masa etrafında buluştuğunu ve iktidarıyla muhalefetiyle sol kanadıyla sağ kanadıyla bir ekip olarak bu müzakere metnine onay verdiğini kaydetti. Bu konuda Kıbrıs Rum Yönetimi'nde sıkıntı bulunduğunu ifade eden Davutoğlu, şöyle devam etti: "Kıbrıs Rum Yönetimi tarafında Ulusal Konsey diye bir mekanizmanın sürekli devrede olması karar almayı geciktiriyor. Hiçbir ülkede, hiçbir süreçte herkesin mutabık olduğu bir müzakere süreci yürüyemez. Hele hele iktidarla muhalefet arasında mutlaka görüş farklılıkları olur. Buna dayalı olarak müzakerelerin gecikmesi zaman kaybıdır. Artık seçimlere ayarlı müzakereleri terk edelim. Biz şubat ayında buraya geldiğimizde Türkiye'de önümüzde iki seçim vardı ama ısrarla gerek Rumlara gerek Yunanistan'a gerek İngiltere'ye, Amerika'ya, 'Bir an önce seçim istiyoruz, her türlü siyasi riski göze alıyoruz' dedik ama maalesef bu süreç uzadı. Sayın Anastasiadis, ümit ederiz ki, bu akşam başlayan yemeğin bir dostluk yemeğine dönüşmesine yardımcı olur. Ama şöyle bir dostluk yemeği değil, bir ekip yemeği, ortak bir gelecek inşa edecek iki lider olarak, ortak anlayışı gelişterecek bir yemek, daha sonra da bu ortak anlayışa dayalı yarın müzakereler yürür." "Değerli dostum" dediği, BM Genel Sekreteri'nin Kıbrıs Özel Danışmanı Espen Barth Eide'ye de seslenmek istediğini söyleyen Davutoğlu, Eide'nin, BM Genel Sekreteri'nin eski Kıbrıs Özel Temsilcisi Alexander Downer'ın bıraktığı yerden bayrağı aldığını belirtti. Başbakan Davutoğlu, şunları söyledi: "Onu artık nihai hedefe götürme konusunda çabalarınızı artırarak devam ettirmenizde fayda var. Adada daha çok bulunun, taraflar arasında daha çok mekik diplomasisi yapın. BM'yi daha çok devreye sokun. Önümüzde BM Genel Kurulu var, o genel kurulda tarafları bir daha bir araya getirin, gerekiyorsa bir odada günlerce tutun ama artık bu adaya barış, Akdeniz'e barış ve istikrar gelsin." Yunanistan'a da seslenen Davutoğlu, Yunanistan Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Evangelos Venizelos ile geçen sene çok güzel bir girişimde bir arada olduklarını anlattı. Çapraz ziyaretlerle ilk defa 50 yıllık tarihte KKTC müzakerecisinin Atina'yı, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi müzakerecisinin de Ankara'yı ziyaret ettiğini hatırlatan Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu çok güzel bir başlangıçtı. Mümkünse bunu devam ettirelim, seviyesini artıralım. Biz hazırız. Bunu bakan seviyesine çıkarırsanız yine hazırız. Başbakan seviyesine çıkarırsanız yine hazırız. Hangi düzeyde olursa olsun görüşmeye hazırız. Ben görüştüğüm her Yunanistan Dışişleri Bakanına her seferinde çağrıda bulundum. Buradan da söylüyorum, Sayın Yunanistan Başbakanı hazırsa birlikte önce Güney'e gidelim, birlikte çay içelim, sohbet edelim. Sonra Kuzey'e gelelim, yine birlikte olalım. Bu Akdeniz, bir çok medeniyetlerin, bir çok milletlerin ortak denizi olmuştur. Gelin beraber burada barışı inşa edelim." İngiltere, Amerika gibi özellikle müzakere çerçeve belgesi sürecine katkıda bulunmuş müttefik ülkelere de seslenen Davutoğlu, şu değerlendirmelerde bulundu: "Müzakere çerçeve belgesine sahip çıkın. Orada sizin de emeğiniz var. Hepimizin emeği olduğu gibi. O müzakere çerçevesi üzerinde bir barış inşa edelim. Ortadoğu ve çevre bölgeler ciddi krizlerle etnik bunalımlarla çalkalanırken, gelin güzel bir örnek teşkil edelim. Kıbrıs'ta o müzakere çerçeve belgesi üzerine oturmuş ciddi ve zamanlandırılmış, takvimlendirilmiş, yoğun bir müzakereyle barışı inşa edelim. Başka krizlere de örnek teşkil etsin. BM için de aynı çağrı geçerli. Ama bunlar olmayacaksa yapılamayacaksa herkes de dürüstçe pozisyonunu ortaya koysun. Sayın Anastasiadis, bunu yapamayacaksa yapamayacağını söylesin. Ya da diğer aktörler. O zaman da gelin hep beraber, son derece gayri insani şekilde sürmekte olan ambargoları kaldıralım." Kıbrıs Türk halkının üzerinde uygulanan ambargoların hiçbir insani, hukuki, siyasi gerekçesi olmadığını vurgulayan Davutoğlu, ''Eğer böyle bir gerekçe vardıysa o gerekçe 2004'te referandumla ölmüştür. Hala bu ambargonun sürüyor olması hiçbir gerekçeyle izah edilemez. Ya gelin beraber çözümü bulalım, yok çözüm iradeniz yoksa ambargoları kaldırıp gerekiyorsa alternatif çözümler üzerinde birlikte düşünelim'' diye konuştu. Davutoğlu, konuşmasına şöyle devam etti: ''Türkiye kim ne derse desin, kim ne tavır alırsa alsın, bu ziyaretle bir kez daha göstermiş olduğumuz gibi Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin yanındadır. Nasıl Anadolu'nun saf suyu Kıbrıs'a gelmiş ve buradan da gerekirse Rum kesimine de hayat dağıtmışsa Anadolu'dan Kıbrıs'a sadece barış gelir, huzur gelir, istikrar gelir ve dostluk mesajları gelir. Hiçbir zaman da KKTC'yi ve Kıbrıs Türk halkını yalnız ve kaderine terk edilmiş şekilde bırakmayız. Mesajımız budur.'' ''Türkiye'den adaya boru hattıyla gaz getirilecek mi'' sorusu üzerine, su geçişinin, belki de dünyadaki ilk teknolojik uygulamalardan biri olan asma borularla yapılacağını söyledi. Türkiye'nin Kıbrıs'a duyduğu dostluk, muhabbet kadar kadar kudretini de gösterdiğini vurgulayan Davutoğlu, "Eğer bir gün barış olursa aynı boru hattının yanında doğalgaz boru hattı da olur, elektrik boru hattı da olur. Nasıl aziz bildiğimiz suyu, kıskanmayıp Rum kesimine de 'bunu paylaşabiliriz' demişsek doğalgazı da buradan dünyaya pazarlarız, bütün Rum, Türk, herkes bundan istifade eder'' diye konuştu. Üzerinde bütün Kıbrıs Türklerinin de hakkı olan doğalgazın tek taraflı açılmaya, işletilmeye çalışıldığına işaret eden Davutoğlu, Türkiye'nin ise Toroslar'ın, Anadolu topraklarının malı olan, ortağı bulunmayan suyu gönülden Kıbrıs'a gönderdiğini, Rum, Türk ayrımı yapmadan, herkesle paylaştığını vurguladı. Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: "Rumlar ise maalesef bütün uyarılarımıza rağmen 'Gelin bu doğalgaz konusunda, Kıbrıs Türklerinin de hakkı olan doğalgaz konusunda ortak bir komisyon, komite kuralım' diyoruz. 'Hayır' diyorlar. Ama şunu da diyorlar 'Orada Kıbrıs Türklerinin hakkı var' Var da, nerede ortak komite Biz komite falan kurmadan da veriyoruz. Şimdi de söylüyorum eğer barış olursa, bu teşvik edici olacaksa, sorunuz gayet güzel olduğu için bunu da kullanmak istiyorum, barışa teşvik edici olacaksa Türkiye'nin kudreti yeter. Biz oradan borularla önce Türkiye'ye doğalgazı alırız sonra da bütün dünyaya pazarlarız. Başka hayaller peşinde koşup da Türkiye'nin işte rekabet şeylerini gözeterek, Türkiye ile ilgili sanki bir zorluk içine sokulurmuş gibi bir kanaat uyanmasın. Bunu yapmaya hazırız. Elektrik ile de yapmaya hazırız. Çünkü bu bağ devam edecek.'' Davutoğlu, ''Rum kesimiyle barış sağlanması durumunda ilk ziyareti yine Kıbrıs'a yapacak mısınız'' sorusunu ''Kesinlikle" diye yanıtladı. Yakınlaşma kağıtlarına dayalı olarak dönüşümlü cumhurbaşkanlığı uygulanan bir Kıbrıs'tan söz ettiğini dile getiren Davutoğlu, şöyle konuştu: "Bir Türk, bir Rum cumhurbaşkanının olduğu Kıbrıs'tan bahsediyorum. Rum olursa da gelirim ilk ziyareti buraya yaparım, Türk olursa da yaparım. Ama Türkleri böyle bir azınlıkmış gibi, dönüşümlü başkanlıktan feragat ederek... Kıbrıs Devleti'nin başında Türkler ve Rumlar birlikte, iki dost halk olarak temsil bulundururlarsa bakmayız, başında Türk mü var, Rum mu var, bilmeyiz. Mesela Bosna Hersek'te Cumhurbaşkanlığı Konseyinin başında Boşnak mı var, Hırvat mı var, Sırp mı var, bakmayız. Bosna Hersek bizim dostumuzdur, gideriz. Ama herhangi bir ayrımcılığa da izin vermeyiz. İlk ziyareti yapmaktan da zevk duyarız.'' Davutoğlu, ''IŞİD'in KKTC'de faaliyet yapacağı duyumları var. Bunun bir tehdit olduğunu düşünüyor musunuz'' sorusu üzerine şunları kaydetti: ''IŞİD konusunda bölgedeki genel durum herkesçe malum. KKTC'ye dönük bir tehdit olduğuna dair bize herhangi bir bilgi ulaşmış değil. Bundan bağımsız olarak söylüyorum ama KKTC'ye dönük her tehdit Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne dönüktür. Garantörlük anlaşmamız açıktır. Bundan bağımsız söylüyorum. Bu veya benzeri, ne olursa olsun ister asimetrik, ister devlet anlamında KKTC'nin bekası, geleceği, huzuru Türkiye Cumhuriyeti'nin garantisi altındadır. Onu bir kez daha bu vesileyle vurgulayayım.'' Davutoğlu, ''Yeni bir Türkiye dönemi yaşanıyor. KKTC'de de bu yeni Türkiye'ye ayak uyduracak sosyal, ekonomik adımlar atılmalı mı'' sorusuna, ''Kesinlikle. Tarih hızla akarken, uluslararası konjonktür dinamikken, teknoloji bu kadar hızla gelişirken, toplumlar değişirken hiç kimse statik kalamaz, hiçbir toplum statik kalamaz'' yanıtını verdi. Çok ciddi, büyük ekonomik kalkınma hamlelerinin başarıldığını belirten Davutoğlu, yeni hükümet kurulduktan beri acaba daha yeni ne yapılabilir, sistemde aksayan yönler nelerdir, hangi stratejilerle Türkiye daha ileriye götürülür diye tartışıtıklarını belirtti. Davutoğlu, şunları kaydetti: "KKTC de bunun yanında bir de ambargolarla ve diğer faktörlerle, dayanışmayı gerektiren şartlarda yaşıyor. Yenilenmenin gerçekleşmesini biz de bekliyoruz. Sürekli reformlarla. Nedir bu yenilenmenin ana unsurları Siyasi diyaloğun artırılması, farklı siyasi partiler, anlayışlar arasında KKTC demokrasisi çok renkli bir demokrasi. Bundan ben çok hoşnutum. Her geldiğimde de bazen latifeyle de bunları konuşuyoruz. Ama nihayet siyasi diyalog ortamı ve son üç gelişimde ortak yemekte ve toplantıda gördüğüm atmosfer, bu konuda yeni bir Kıbrıs'ın, KKTC'nin doğmakta olduğunun işaretleri. Görüş ayrılıkları masa etrafında konuşulur, siyaseten görüş ayrılıkları devam etse de ortak çıkarlar ve ortak hedefler doğrultusunda bir araya gelinir.'' Ekonomik anlamda KKTC'nin herhangi bir ülke gibi ekonomisini istediği şartlarda geliştirebilecek imkanını bulunmadığını çünkü ambargo olduğunu belirten Davutoğlu, şöyle devam etti: ''Ama bu şu da demek değil, ekonomik rasyonaliteyi uyguladığınızda hiçbir ambargo, bir ülkenin çalışkanlığından daha fazla etkili olamaz. Bir toplum eğrn çalışkansa, hele hele baskı altında onurunu ve bağımsızlığını koruma mücadelesi veriyorsa taştan suyu çıkartır. Bunun örnekleri var. Kıbrıs dolayısıyla 70'li yıllarda ambargo yaşadığımız Türkiye Cumhuriyeti Devleti olarak bütün savunma sanayimizin ana şeyleri o zaman başladı. Ambargo bir gerekçe olsaydı bizim onu yapamamamız lazımdı. Bugün ulaştığımız savunma sanayi teknolojisinin ilk uyarıcı sinyali ambargolar altında, 70'li yıllarda başladı. ASELSAN ve diğerleriyle bakın nerelere geldik. Burada önemli olan Kıbrıs Türk halkının omuz omuza verip rasyonel bir ekonomik yapı kurması. Rasyonel ekonomik yapı demek, etkin ve üretken olabilmek demek.'' Türkiye'nin her zaman Kıbrıs'a destek vermeye devam edeceğinin altını çizen Davutoğlu, şunları kaydetti: ''Ama ekonomik, kendi başında ayakta duracak şekilde ve ekonomik sistem, kendi doğal rasyonalitesi içinde işleyecek şekle getirmek lazım. Su meselesi etrafında açık yüreklilikle konuştuk, biz suyu getirirken herhangi bir beklenti içinde değiliz. 1.3 milyar dolarlık su için yatırım yapıyoruz, bu Türkiye'nin kudretini gösterir. Buradan beklediğimiz en önemli şey barışa katkı yapacak şekilde suyun stratejik değer olarak Kıbrıs'a gelmesi. Su, Kıbrıs'a geldikten sonra 'water management' dediğimiz suyun idaresi konusunda en profesyonelce bir modelin geliştirilmesi ve önümüzdeki dönemlerde bir daha Kıbrıs'ı suya muhtaç bırakmayacak şekilde tedbirlerin alınmasını sağlayacak bir ekonomik rasyonalite gerekli.'' Davutoğlu, Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu'nun, KKTC ekibiyle bir araya gelerek en uygun model etrafında konuşacaklarını kaydederek, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu modelin profesyonelce olması, bu konularda uzmanlaşmış şirketler üzerinden yürütülmesi, fakat bir taraftanda da merkezi yönetime bu yolla ciddi bir vergi kaynağının aktarılması, belediyelerin bütün alt yapılarının bu yolla o şirketler tarafından düzenlenmesi, kanalizasyon, atık su sistemi dahil olmak üzere bütün altyapının yenilenmesi ve belediyelere de bir hisse ile kaynak aktarılması da dahil olmak üzere bir model üzerinde çalıştık, çalışıyoruz. Bunu paylaşacağız karşılıklı olarak bunlar görüşülecek. Herkesi memnun eden bir çözüm bulunacak. Bu bir örnek. Bir kaynağın kullanımı itibarıyla, toplumsal doku itibarıyla da bu yeni Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde, fikir özgürlüğü, her türlü özgürlükler yaşanmakla birlikte, bunu teminat altına almakla birlikte tabi beklediğimiz, arzu ettiğimiz, ortak değerler bilinç etrafından Kıbrıs Türk kimliğinin güçlendirilmesi, herkesin bu kimlik etrafında birlikte hareket edebilmesidir." | 16.09.2014 - 15:40 | Anadolu Ajansı | [] | Davutoğlu'dan Yunan mevkidaşına çağrı | Türkiye | https://www.ntv.com.tr/turkiye/davutogludan-yunan-mevkidasina-cagri,_IvbLXgiZ0qcqI7DAMdw6Q |
FETÖ soruşturması kapsamında KOSGEB çalışanlarına yönelik düzenlenen operasyonda 35 kişi gözaltına alındı. | cumhuriyet.com.tr | Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen FETÖ soruşturması kapsamında 13 ilde eş zamanlı olarak KOSGEB çalışanlarına yönelik operasyon düzenlendi. Düzenlenen operasyonda 35 kişi gözaltına alınarak Ankara'ya getirildi. Zanlılar, Gazi Devlet Hastanesi'ne çıkarılarak sağlık kontrolünden geçirildi. | 20 Eylül 2016 Salı, 10:24 | cumhuriyet | null | KOSGEB'e operasyon: 35 kişi gözaltında | turkiye | http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/turkiye/602458/KOSGEB_e_operasyon__35_kisi_gozaltinda.html |
İngiltere Başbakanı David Cameron ile röportaj yapan İngiliz sunucu mülakat esnasında flörtleştiği iddiası ile eleştiriliyor. | null | İngiltere, 'Good Morning Britain' isimli programın sunucusu 'i konuşuyor. İngiltere Başbakanı ile bir röportaj gerçekleştiren sunucu Daily Mail gazetesi tarafından ti'ye alındı. On yıl boyunca BBC'de çalıştıktan sonra ITV'ye transfer olan sunucunun Cameron'a program boyunca 14 soru sorduğunu bu sorulardan 11'inin aile yaşamı, 2'sinin siyaset ve sadece bir tanesinin 7 hafta sonra gerçekleşecek seçimlerle ilgili olduğunu belirten gazete, Reid'in Cameron'a resmen kur yaptığını iddia etti Haberde görüşlerine yer verilen vücut dili uzmanı Judi James ise Reid'in mülakat sırasındaki hareketlerinin cilveleşmeyi işaret ettiğini belirtti. "Susanna Reid programdaki konuklarıyla flörtleşmesiyle tanınıyor" ifadelerini kullanan gazete, bu durumun bir ilk olmadığını, Reid'in daha önce eski İngiliz futbolcu David Beckham ile de benzer anlar yaşadığı iddiasına yer verdi. Programın bugün ITV'de yayınlanmasının ardından adeta günün olayı olan Reid, sosyal medyanın da en çok konuşulan isimlerinden bir oldu. 45 yaşındaki sunucu geçen sene transfer olduğu ITV'den yaklaşık 150 bin TL aylık maaş alıyor. | 17.03.2015 - 16:42 | ntv.com.tr | ['Yaşam'] | "Başbakan ile en flörtöz röportaj" | Yaşam | https://www.ntv.com.tr/yasam/basbakan-ile-en-flortoz-roportaj,9X1bVgzYfkqrdkNM0fRvaQ |
Kaymakçı Pando, Libreira Pera Kitapçısı başta olmak üzere kentin tarihine tanıklık etmiş birçok mekân artık kullanılamıyor. Beyoğlu’nda ayakta kalan tarihi mekânların sayısı ise artık neredeyse bir elin parmaklarını geçmiyor | null | TARIHE meydan okuyarak kuşaktan kuşağa işletilen birçok mekânın yerinde bugün yeller esiyor. Son olarak tarihe direnen Kelebek Korse de geçtiğimiz gün kepenk kapatma haberleriyle gündeme gelmişti. Sadece Kelebek Korse değil geçmişten günümüze birçok mekân adeta tarihe karıştı. 1 Temmuz 2014’te yürürlüğe giren Borçlar Kanunu kararları sonrası da tarihi mekânların kapanma süreci hız kazandı. Biz de bir bir tarih olan bu değerli mekânları sizler için derledik. Beyoğlu’nda günümüz şartlarıyla mücadele ederek ayakta kalmayı başaran 3 tarihi mekândan biri olan Kelebek Korse de mücadelesini kaybederek geçtiğimiz gün kepenk indirdi. Borçlar Kanunu’nun yürürlüğe girmesi sonrası kira artışı ya da tahliye kararına direnemeyen Kelebek Korse’nin kapanmasından sonra Beyoğlu’nda mücadeleyi sürdüren son 2 tarihi mekân olan Lebon Pastanesi ve Eller Sanat Galerisi’nin de mahkeme süreçleri devam ediyor. Istanbul’da daha önce yıkılan veya tahliye edilen tarihi mekânlardan bazıları ise şöyle; * Dünya Kitabevi, Hachette Kitabevi’nin yerine açılmıştı. Hachette tarihi bir kitabeviydi. Dünya kitabevi de ticari nedenlerden kapanmak zorunda kaldı. Bugün Hachette Kitabevi ile başlayan kitabevi serüveni yerine bir kahve dükkânının açılmasıyla son buldu. * St. Antuan Katolik Kilisesi’nin yanında yıllarca ayakta kalma mücadelesi veren Sel Kitabevi, birkaç yıl önce daha fazla tutunamayarak kapandı. Bugün Sel Kitabevi’nin yerinde bir giyim mağazası yer alıyor. * Beyoğlu’nun en eski kitapçılarından biri olan Librairie de Péra kentsel dönüşüm nedeniyle 2013 yılında kapandı. * Rüya Sineması 1930 yılında Yunan Konsolosluğu’nun hemen arkasındaki boş alana yapıldı. Ilk adı Artistik Sineması’ydı ve yetişkin filmlerinin gösterimiyle biliniyordu. 2010 yılında kapanan sinema binasının yıkılacağı söyleniyor * Inci Pastanesi Beyoğlu Istiklal Caddesi üzerinde 1944 yılında kuruldu. Semtin en ünlü ve tarihi pastanesi olan Inci Pastanesi, Serkildoryan binasının restorasyon edilmesi sebebiyle 2012 yılında kapatılmıştı. Beyoğlu ile özdeşleşen ve profiteroluyla iz bırakan Inci Pastanesi bugün Mis Sokak’taki yeni yerinde hizmet vermeye devam ediyor. * Reboul Eczanesi, Fransız Eczacı Jean Cesar Reboul tarafından Pera Caddesi üzerinde Rumeli Han içerisinde açılmıştı. Bir asra yakın zamandır varlığını sürdüren eczane Rumeli Han’ın el değiştirmesiyle taşınmak zorunda kaldı. * Inci Sineması 2014 yılında yıkıldı. Türk sinemasının seçkin eserlerinin gösterildiği sinemanın yerine bir otel ve birkaç konut yapılıyor. Beşiktaş’ın eski dükkânlarından biri olan Kaymakçı Pando, mülk sahibiyle uzlaşamama nedeniyle dükkânını kapatmak zorunda kaldı. Pando,1895’ten beri aynı dükkânda meşhur Pando kaymağını üretiyordu. Alkazar Sineması 1920’li yıllarda kuruldu. Korku, fantastik, kovboy ve işgal filmleri gibi Avrupa filmleri gösteriminin yapıldığı sinema 2010 yılında kapandı. | 13.12.2015 - 11:59 | haberturk | [] | Tarihi mekanlar bir bir tarih oluyor | Gündem | https://www.haberturk.com/gundem/haber/1166342-tarihi-mekanlar-bir-bir-tarih-oluyor |
Şarkıcı Metin Şentürk'ün de aralarında bulunduğu bir grup tarafından ''Dünya Engelliler Vakfı'' (DEV) kuruldu. | null | Metin Şentürk, Necdet Öztürk, Fulya Şentürk ve Mustafa İlrak tarafından kurulan DEV'de Şentürk başkan ve Öztürk de başkan yardımcısı oldu. Vakfın yönetim kurulunda Şentürk ve Öztürk'ün yanı sıra Fikret İnan, Bilgin Özkaynak, Ercan Saatçi, Mustafa İlbak ve Birol Güven de yer alıyor. DEV; din, dil, ırk, cinsiyet ve engel grubu farkı gözetmeksizin ''haklar temelinde'' insana hizmeti ilke edindi. Projelerle, dünya engellileri adına ''kabul ve ilan edilmiş standartlarda'', ''dünya hareket özgürlüğü'' sloganıyla, dünya engellileri adına ve yararına hizmet edilecek. | 03.03.2010 - 18:01 | null | [] | 'Dünya Engelliler Vakfı' kuruldu | Yaşam | https://www.ntv.com.tr/yasam/dunya-engelliler-vakfi-kuruldu,dnHGqV8zsUKLiInNfZihEA |
Hiper enflasyonla boğuşan ve nakit sıkıntısı çeken Venezuela'da Apure eyaletine bağlı Elorza kasabası, kendi kağıt parasını basmaya başladı. | null | BBC'nin haberine göre, kasaba yönetimi, üstünde bağımsızlık kahramanı Jose Andres Elorza'nın resminin olduğu " " adlı banknotlar basmaya başladı. Yerel yetkililer, basılan paranın, bugün başlayacak kasaba festivali sırasında yöre sakinleri ve ziyaretçilerin alışveriş yapmasını kolaylaştıracağını belirtti. Ülkedeki hiper enflasyonun ve nakit sıkıntısının Elorza'daki ticareti olumsuz etkilediğini söyleyen yetkililer, yeni paranın, banka havalesi yoluyla belediye başkanlığından satın alınabileceğini ifade etti. Elorza'nın Venezuela Birleşik Sosyalist Partisinden Belediye Başkanı Solfreddy Solorzano, halkın harcayacak bolivarı olmadığından bu yola başvurduklarını belirterek "Şimdiden 2 milyar bolivar değerinde satış yaptık." dedi. Yerel iş adamı Canuto García da civardaki kentlerde yapılan festivallerde para akışının sağlanamaması sebebiyle bu fikrin ortaya çıktığını dile getirdi. Yerel yönetim, dışına çıkarken iade edilen her bir Elorza için yüzde 8 komisyon kesiyor. Para birimini iade etmek isteyenler, belediye başkanlığına başvurduklarında ellerindeki paraya denk gelen bolivar miktarı kesinti ile banka hesaplarına aktarılacak. Karaborsada 2 milyar bolivar değerindeki Elorzalar, yaklaşık 9 bin dolara denk geliyor. Elorza, ülkede kendi parasını basan ilk yer değil. Caracas'taki topluluğu, yetiştirdikleri pirincin ticaretini yapmak için "panales" adı verilen banknot piyasaya sürmüştü. Venezuela Devlet Başkanı , aralık ayında, Washington yönetiminin "finansal ablukası" ile mücadele için hükümetinin "petro" adlı kripto para çıkaracağını açıklamıştı. Maduro, geçen ay, ülke televizyonunda yaptığı açıklamada kripto para biriminin ön satışlarının ilk gününde 735 milyon dolar değerinde petro satıldığını bildirmişti. Ulusal petrol, doğalgaz ve maden kaynaklarıyla desteklenen para biriminin ülkenin ekonomik sıkıntılarına çözüm olacağını belirten Maduro, ABD'nin ülkeye uyguladığı ekonomik yaptırımları hatırlatarak, "Petro, Venezuela'nın Superman'e (ABD kastediliyor) karşı ihtiyaç duyduğu kriptonit olacak." demişti. | 19.03.2018 - 15:45 | Anadolu Ajansı | ['Dünya', 'Ekonomi', 'kripto para'] | Venezuela'da bir kasaba kendi parasını bastı | Dünya | https://www.ntv.com.tr/dunya/venezuelada-bir-kasaba-kendi-parasini-basti,8POBhT95GkebxrE_9G0l9A |
Ünlü çizgi karakter Batman'in televizyon dizisinde kullandığı efsanevi arabası Batmobile açık arttırmada 4,2 milyon dolara alıcı buldu. | null | ABD'de bulunan Barrett-Jackson müzayede evi sözcüsü, cumartesi yapılan müzayedede, Batmobile'ı, Arizonalı 56 yaşında iş adamı Rick Champagne'nin aldığını açıkladı. Dizinin yayımlandığı tarihte 10 yaşında olan Champagne, müzayede sonrasında, "Hayallerim gerçek oldu" dedi. Batman'in 1960'larda yayımlanan televizyon dizisinde kullanılan etrafı kırmızı çizgilerle çevrili siyah Batmobile, dizi için George Barris tarafından Ford'un Lincon Futura modelinden modifiye edilmişti. Batmobile'ın, müzayedeye yaratıcısı George Barris tarafından sunulduğu da kaydedildi. | 20.01.2013 - 16:45 | null | [] | Batmobile 4,2 milyon dolara satıldı | Yaşam | https://www.ntv.com.tr/yasam/batmobile-4-2-milyon-dolara-satildi,w096UuXgDUmGD_AG1tD2hA |
PKK'ya ''Silahlı Kürt muhalefeti'' dediği gerekçesiyle yargılanan Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir beraat etti. | null | Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya tutuksuz yargılanan sanık DTP'li Baydemir katılmazken,,avukatı hazır bulundu. Mahkeme heyeti, verdiği kısa aranın ardından sanık Baydemir'in ''yüklenen suç açısından failin kast unsurunun bulunmaması sebebiyle'' beraatına karar verdi. 2007 yılında Roj Tv'de yaptığı açıklamada terör örgütünü ''silahlı Kürt muhalefeti'' diye adlandırdığı gerekçesiyle Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'nca Baydemir hakkında dava açılmıştı. | 17.09.2009 - 14:00 | Anadolu Ajansı | [] | 'Silahlı Kürt muhalefeti' sözüne beraat | Türkiye | https://www.ntv.com.tr/turkiye/silahli-kurt-muhalefeti-sozune-beraat,4LDDe-uRQEigjWGp1SYf4A |
Belarus lideri Lukaşenko, AB Komisyonu Başkanı Barroso'ya çok ağır küfür etti. | null | Avrupa Birliği Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barroso, Çernobil felaketinin 25'inci yılında Ukrayna'daki anma törenlerine Belarus Devlet Başkanı Alexander Lukaşenko'nun davet edilmemesini istedi. Ukrayna, Barroso'nun çağrısına uydu ve Lukaşenko davet edilmedi. Rus RIA Novosti Ajansı'nın haberine göre, Barroso'nun tavrı Belarus liderini fazlasıyla kızdırdı. Ağzından küfür çıkan Lukaşenko, şunları söyledi: "Barroso denen o ... kim olduğunu sanıyor? Bir ara Portekiz'de Barroso diye biri vardı. Sonra onun kıçına tekmeyi basıp Avrupa Komisyonu'na sepetlediler. Törenlere Ukrayna liderliğinin beceriksizliği yüzünden katılmadım. Bazılı çelenk koymaktan hoşlanabilir. Bense bunun bir daha tekrarlanmaması için ne yapılması gerektiğini düşünmeyi tercih ederim." Ukrayna'daki törene Rusya Devlet Başkanı Dimitri Medvedev de katılmıştı. Lukaşenko, Belarus'taki seçimlere hile karıştırarak liderlik koltuğunda oturmak ve ülkeyi demir yumrukla yönetmekle suçlanıyor. | 27.04.2011 - 12:16 | null | [] | Duyanlar kulaklarına inanamadı | Dünya | https://www.ntv.com.tr/dunya/duyanlar-kulaklarina-inanamadi,Ikvxt5QkgUKkqpQEMKGmdg |
ABD, Irak'tan Suriye'deki YPG/PKK'nın kontrol ettiği Deyrizor iline yaklaşık 200 TIR'la yapı malzemesi ve iş makineleri sevk etti. | null | ABD, Irak sınırından Suriye'de terör örgütü YPG/PKK kontrolündeki Deyrizor iline yaklaşık 200 TIR'lık sevkiyat yaptı. Yerel kaynaklardan alınan bilgiye göre, ABD, dün Irak-Suriye sınırındaki Simelka kapısından YPG/PKK bölgesine yaklaşık 200 TIR'la yapı malzemesi ve iş makineleri soktu. Kaynaklar, TIR'ların Deyrizor'daki Ömer petrol sahasına ulaştığını, burayı merkez olarak kullanarak farklı noktalara dağıtım olacağını söyledi. Malzeme ve makinelerin YPG/PKK kontrolündeki yerleşimlerin idari yönetimlerine iletileceği öğrenildi. Kaynaklar, YPG/PKK'nın iş makinelerini tünel kazma faaliyeti için kullanabileceğine dikkati çekti. Örgüt, Türkiye sınırı hattında, batıdan doğuya doğru Münbiç, Aynularab (Kobani), Tel Abyad, Rasulayn, Kamışlı ve Malikiyye'de de söz konusu faaliyetini sürdürüyor. AA, son olarak 15 Nisan'da örgütün kazı çalışmalarını görüntülemişti. YPG/PKK, ABD desteğiyle terör örgütü DAEŞ'i şubat ortasında Deyrizor'dan çıkardıktan sonra, bu kenti de kontrol altına almıştı. Ancak ABD buna rağmen YPG/PKK'ya Hummer marka dört çeker araçlar ve tankerler içeren sevkiyatlarına devam etmiş, son olarak 2 Nisan'da 100 civarı TIR örgütün kontrol bölgesine girmişti. Örgüt halihazırda Suriye topraklarının üçte birini işgalinde tutuyor. | 22.04.2019 - 12:12 | Anadolu Ajansı | ['Dünya', 'DAEŞ', 'Suriye', 'haber', 'ABD', 'YPG'] | ABD'den YPG/PKK'nın kontrolündeki bölgeye yeni sevkiyat | Dünya | https://www.ntv.com.tr/dunya/abdden-ypg-pkknin-kontrolundeki-bolgeye-yeni-sevkiyat,mVEmdmPOy02bEB_N6OIAig |
Düzce'de, bir süredir ağrı çeken genç kızın karnında tespit edilen yaklaşık 20 kilogramlık kitle, ameliyatla alındı. | null | , önceki gün karın ağrısı şikayetiyle kentteki özel bir hastaneye başvurdu. Muayeneyi yapan , genç kızın karnında bir kitle tespit etti. Tetkiklerin ardından ameliyat edilen hastanın karnının sağ tarafından 25 santimetre büyüklüğünde ve yaklaşık 20 kilogram ağırlığında ur çıkarıldı. Özoğlu, uzun süredir karın ağrısı çektiğini belirterek, "Böyle bir şey beklemiyordum. Karnım ağrıyordu bayağıdır. Diğer hastanelerde çok da bir şey anlamadılar. Buraya geldim, tespit ettiler ama ben hiç böyle bir şey beklemiyordum. Normal bir karın ağrısı olduğunu düşünüyordum" dedi. Op. Dr. Altundağ ise "45 dakikalık bir ameliyat gerçekleştirdik. Tahmini olarak 15-20 kilogram ağırlığında bir kist olduğunu tespit ettik. Normalde bunlar iyi huylu olurlar ama bu yaşta çok nadir görülür" diye konuştu. Bu tür vakalara aralıklarla yetişkin kadınlarda rastlandığını dile getiren Altundağ, "Genç kızlarda, hele bu yaşta çok nadir bir durumu bu. Hayati tehlikeyi geçirecek durumlardan dönmüştü, biz de acil olarak ameliyata aldık. Hastamız şu an iyi, ameliyatı başarılı geçti, sıkıntımız yok. Yarın da inşallah evine göndeririz" ifadesini kullandı. | 25.01.2018 - 16:17 | Anadolu Ajansı | ['Genel Sağlık', 'Hastalık', 'Düzce', 'Ameliyat'] | 17 yaşında, karnından 20 kilogramlık ur çıktı | Sağlık | https://www.ntv.com.tr/saglik/17-yasinda-karnindan-20-kilogramlik-ur-cikti,Rzz_-hC5bkqyvpq2qtPJtQ |
ABD'li bilim adamları inşaatını tamamlamak üzere oldukları bir dizi türbin vasıtasıyla Golfstrim'den elektrik sağlamayı planlıyor. | null | Atlantik Okyanusu'ndaki Golfstrim akıntısı, güney yarımkürenin sıcak sularını İngiltere kıyılarına taşıyarak iklimini çok daha ılıman hale getirmesiyle bilinir. Ama yakında Golfstrim bundan daha önemli bir şöhrete sahip olabilir. Okyanusun derinlerinde bir nehir gibi akan su kütlesi, muazzam bir enerji deposu demek. Niagara Şelaleleri'nden akan suyla kıyaslandığında yaklaşık 21 bin kat daha fazla enerji yüklü olan Golfstrim, tahminlere göre Florida eyaletinin elektrik ihtiyacının üçte birini karşılayabilecek potansiyele sahip. Embry-Riddle Aeronautical University öğretim görevlisi Profesör Darris White, ''Golfstrim akıntısının hidrokinetik gücü 1 milyonu aşkın evin elektrik ihtiyacını görür.'' diyor. Söylemesi kolay, fakat bunu başarabilmek için okyanusun 1200 metre derinliğinde akıntının enerjisini elektriğe dönüştürecek türbinleri yerleştirmek gerekiyor. Ancak tek zorluk bu değil. Golfstrim akıntısının hızlandığı ve güçlü aktığı seyir rotası mevsimden mevsime ve hava koşullarına göre değişebiliyor. Dolayısıyla Golfstrim'den tam kapasite enerji sağlayabilmek için hareket kabiliyeti olan ve akıntıyı takip eden türbinler kurmak icap ediyor. Profesör White, bu türbinlerin okyanus dibinde akıntıya göre yönlendirilişini nerede yiyecek varsa topluca oraya meyleden bir balık sürüsüne benzetiyor. Prototipi önümüzdeki 18 ay içerisinde tamamlanacak olan türbinlere, suyun akış yönünü ve hızını saptayacak sensörler takılacak. Aynı zamanda en son iletişim teknolojisi kullanılarak türbinlerin kendi aralarında akıntının yeri ve yönü hakkında 'birbirlerini bilgilendirmesi' planlanıyor. Bu 'dizi türbinler', deniz dibinde belirli bir sahaya demirlemiş halde mi kalacak, yoksa seyyar bir mekanizmayla daha geniş bir bölgede hareket etmesi mi sağlanacak? Bu konular hala karar aşamasında. | 31.08.2010 - 10:41 | null | [] | Golfstrim'den türbinlerle elektrik sağlanacak | Türkiye | https://www.ntv.com.tr/turkiye/golfstrimden-turbinlerle-elektrik-saglanacak,8sREKBMmbk-KONPiwcnTkw |
Trafikten çekilmeleri halinde motorlu taşıt vergisi borçları affedilecek ve piyasa değerinin üzerinde ödeme yapılacak 30 yaş üstü yaklaşık 147 bin hurda araç hala trafikte seyrediyor. | null | Can ve mal güvenliğinin artırılması, enerji tasarrufu sağlanması, çevre kirliliğinin azaltılması ve ekonomik canlılık oluşturulması amacıyla yürürlüğe giren ve 30 Haziran'da başvuru süresi sona erecek uygulamadan bugüne kadar sadece 16 bin 645 taşıt sahibi yararlandı. Ulaştırma Bakanlığı Kara Ulaştırması Genel Müdürlüğünün trafikten çekilmeleri halinde motorlu taşıt vergisi borçlarının affedilmesi ve ortalama 6 bin TL ödeme yapılmasına yönelik düzenlemesinde, hedeflenen araç sayısının sadece yüzde 10'una ulaşılabildi. Uygulamanın yürürlüğe girmesinden bu yana 30 yaş ve üzeri (1979 model ve öncesi) kamyon, çekici, tanker ve otobüsten oluşan 164 bin 24 araçtan sadece 16 bin 645'i trafikten çekildi. Trafikte can ve mal güvenliğinin artırılması amacıyla 2007 yılında yayımlanan ''Bir Kısım Motorlu Karayolu Taşıtlarının Piyasadan Çekilmesine İlişkin Tebliğ'' kapsamında 15 Ocak 2008-31 Ocak 2009 tarihleri arasında hedeflenen 59 bin 442 araçtan da sadece bin 511'i hurdaya çıkarılabilmişti. Bu duruma, araçların Motorlu Taşıtlar Vergisi borçlarının gecikme ceza ve faizlerinin neden olduğu tespit edilince, Maliye Bakanlığınca hurdaya ayrılan araçların bu borçlarının silinmesine yönelik yasal düzenleme yapılmıştı. Bu düzenleme ve Kara Ulaştırması Genel Müdürlüğünce yürürlüğe konulan tebliğle ekonomik ve teknik ömrünü doldurmuş 30 yaş üstü ticari araçların trafikten çekilmesi halinde motorlu taşıtlar vergisi borçları affedilmeye ve ortalama 6 bin TL ödeme yapılmaya başlandı. Teslim takviminde araçlarını teslim edemeyen taşıt sahiplerine de 30 Haziran 2010'a kadar uygulamadan yararlanma imkanı sunuldu. Bu arada her iki düzenleme kapsamında toplam 18 bin 156 hurda araç trafikten çekilirken, bunların 246'sı tanker, 610'u çekici, bin 802'si otobüs ve 15 bin 498'i kamyondan oluştu. | 19.03.2010 - 13:24 | Anadolu Ajansı | [] | 30 yaş üstü aracı olana 6 bin lira | Ekonomi | https://www.ntv.com.tr/ekonomi/30-yas-ustu-araci-olana-6-bin-lira,IcSBys2nXUK7izR8WJSvTQ |
Mayıs ayının ilk on iki gününde medyaya yönelik on iki hak ihlali yaşandı. Bunun son halkası ise cumhuriyet.com.tr Genel Yayın Yönetmeni Oğuz Güven'in gözaltına alınması oldu. | cumhuriyet.com.tr | CHP İstanbul Milletvekili Barış Yarkadaş, "Gazetecilere ve düşünceyi ifade özgürlüğüne yönelik hak ihlalleri hız kesmiyor" dedi. CHP'nin gazeteci kökenli Milletvekili Barış Yarkadaş, Mayıs ayının ilk on iki gününde medyaya yönelik on beş hak ihlali yaşandığını açıkladı. Cumhuriyet.com.tr Genel Yayın Yönetmeni Oğuz Güven'in attığı bir başlıktan dolayı gözaltına alınmasını "son hak ihlali" olarak değerlendiren Yarkadaş, "Gazetecilerin gözaltına alınmadığı gün neredeyse yok gibi..." dedi. Oğuz Güven'in İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı Güvenlik Şube tarafından gözaltına alındığını açıklayan Yarkadaş, gözaltı yöntemini de eleştirdi. Yarkadaş, "Oğuz Güven'le ilgili bir soruşturma varsa, bu savcılığa davet edilip ifadesinin alınması yoluyla yürütülebilirdi" ifadesini kullandı. Yarkadaş, "Ancak ne yazık ki; anlayış değişmiyor ve gazeteciler evlerinden sabahın kör saatinde alınmaya devam ediliyor. Bu yöntem kabul edilemez" dedi. Güven'le ilgili olarak emniyet yetkililerinden bilgi aldığını, Güven'in sağlığı ve moralinin iyi olduğunu öğrendiğini belirten Yarkadaş, "Gazeteciler bu kara tabloyu hak etmiyor" diye konuştu. Yarkadaş, savcıların yandaş medyada yapılan hedef gösterme operasyonları sonrası harekete geçtiğini ve gazetecileri gözaltına aldırttığını da belirtti. CHP'li vekil, "Yandaş medyadaki gazeteci kılıklı trolleri, adeta bir cellat gibi internet başında bekliyor ve infaz edilecek kişileri hedef gösteriyor" dedi. Yarkadaş, savcıların bu baskıya boyun eğmemesi gerektiğini de belirtti. Yarkadaş, Mayıs ayında yaşanan hak ihlallerini ise şöyle sıraladı: İnternet dünyasının online ansiklopedisi konumundaki Wkipedia kapatıldı. Kapatılmaya itiraz reddedildi. Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) üyeliği" suçlamasıyla tutuklu bulunan kapatılan Zaman gazetesi muhabiri Ayşenur Parıldak, adli kontrol şartıyla tahliye edildi. Fakat yapılan itiraz sonrası tekrar tutuklandı. Referandumun hemen ardından üçüncü kez kapatılan ve farklı bir uzantı ile yoluna devam eden REDaktif sitesi dördüncü kez kapatıldı. Suruç katliamı davasını takip eden ETHA Muhabiri Pınar Gayıp gözaltına alındı. Daha sonra serbest bırakıldı. Çağdaş Gazeteciler Derneği Bursa Şube yöneticilerinden, http://www.bursamuhalif.com haber sitesinin editörü Ozan Kaplanoğlu sosyal medya hesabındaki paylaşımlar üzerine tutuklandı. Dünyanın en popüler anlık mesajlaşma ve sohbet uygulaması WhatsApp ile ilgili olarak BTK, resmi Twitter hesabından bir anket açtı. BTK "WhatsApp olmasaydı hangi uygulamayı kullanırdınız?" diye sordu. BTK'nın bu anketi WhatsApp'ın erişime kapatılma girişimi olarak yorumlandı. Türkiye’de yaşayan ve National Geographic için Batman’ın Hasankeyf ilçesinde fotoğraf çeken Fransız gazeteci Mathias Depardon gözaltına alındı. Kapatılan Özgür Gündem gazetesiyle dayanışma amaçlı başlatılan "Nöbetçi Genel Yayın Yönetmenliği" kampanyasına katılan 5 gazetecinin yargılandığı davanın duruşmasında mütalaa veren savcı, 46 yıl hapis cezası talep etti. Duruşmada mütalaasını açıklayan savcı, eski Eş Genel Yayın Yönetmeni Hüseyin Aykol için “terörle mücadele de yer alanları hedef göstermek” gerekçesi ile 3 yıla kadar, “Örgüt propagandası yapmak” gerekçesi ile 13 yıla kadar ceza istedi. Mütalaada gazeteciler Ragıp Duran, Mehmet Ali Çelebi, Hüseyin Bektaş ve Ayşe Düzkan için ise “Örgüt propagandası yapmak” gerekçesi ile 7’şer buçuk yıl ceza talebinde bulundu. Cumhuriyet gazetesi muhabiri Canan Coşkun’a Şanlıurfa Cumhuriyet Başsavcılığı’nın IŞİD’e soğan kamuflajıyla patlayıcı taşınması ile ilgili dava dosyasını haberleştirdiği gerekçesiyle 10 ay hapis cezası verildi. Evrensel gazetesine, yayımladığı bir haber nedeniyle ‘cumhurbaşkanına hakaret’ iddiasından 14 bin lira para cezası verildi. Mahkeme heyeti, söz konusu haberde ‘cumhurbaşkanına hakaret” edildiğini iddia ederek Arif Koşar ve Vural Nasuhbeyoğlu’nun ayrı ayrı 11 ay 20 gün hapis cezası ile cezalandırılmalarına karar verdi. Heyet daha sonra bu cezayı hapis cezasına çevirek Koşar ve Nasuhbeyoğlu’na ayrı ayrı 7’şer bin lira para cezası verilmesini kararlaştırdı. Cumhurbaşkanlığı Hukuk Başdanışmanı Ahmet Karayiğit'in kızı Avukat Sevcan Karayiğit, hakim olarak atanmasına ilişkin onlarca haber linkine erişim engeli kararı aldırttı. 10 Mayıs - Kapatılan TV 10'nun eski Sorumlu Müdürü Nevin Yıldız çocuklarıyla birlikte gözaltına alındı. Yıldız, serbest bırakıldı. Gazeteci Serhat Yaruk, Mersin'de ailesinin kaldığı eve yapılan polis baskınıyla gözaltına alındı. Annesini ziyarete giden Yaruk, saat 04.00'te özel hareket polislerinin aile evine yaptığı baskınla gözaltına alındı. Yaruk’un Van merkezli yürütülen bir soruşturma kapsamında gözaltına alındığı ve bu kentte götürüldüğü belirtildi. Cumhuriyet.com.tr Genel Yayın Yönetmeni Oğuz Güven, attığı bir başlıktan dolayı gözaltına alındı. | 12 Mayıs 2017 Cuma, 12:07 | cumhuriyet | null | Medyaya baskının bilançosu: 12 günde 10 hak ihlali | siyaset | http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/siyaset/739166/Medyaya_baskinin_bilancosu__12_gunde_10_hak_ihlali.html |
Üniversite sınavına bir hafta kala konuşan ÖSYM Başkanı Ünal Yarımağan, kopya çekilmesini önlemek için birçok önlem aldıklarını söyledi. Yarımağan, “Hababam Sınıfı’ndaki gibi kopya çekmeye çalışanlar var” dedi. | null | ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Ünal Yarımağan üniversite giriş sınavıyla ilgili Hürriyet gazetesine açıklamalarda bulundu. Prof. Dr. Yarımağan, kısaca şunları söyledi: “Hababam Sınıfı’nda gördüğümüz bazı örnekleri hayata geçirenler var. Özürlü sınıfına geçmek isteyen veya kafasının içine bir şeyler gizlemek için bantlarla sardıran, üzerine tentürdiyot dökerek kan izlenimi vermek isteyenlerle karşılaştık. Artık kopya büyük ölçüde cep telefonuyla yapılıyor. Büyük çapta, organize kopya girişimi olabiliyor. Bu yüzden sınav salonuna cep telefonlarının kesinlikle alınmamasını istiyoruz. Adayların sınavda kulaklarının açık olmasını, görünmesini çok önemsiyoruz. Kulağını örten bir şey olmamalı. Sınavda türbana da o yüzden karşı çıkıyoruz. Daha rasyonel çözüm, sınav saatlerinde mobil iletişimi durdurmak. Ama bunun imkanı yoktur herhalde. Kopya olaylarını engellemek için elimizden gelen yapıyoruz. İhbarları değerlendiriyoruz. Geçmiş yıllardaki gibi, başarı sıralaması için zor, çok zor, orta zorlukta sorularımız olacak. Adaylar, bunun bir sıralama sınavı olduğunu unutmasın. İkinci sınava girmeyi amaçlayan 180 puanı geçmeli. Bu puanı elde etmek için her testten eşit sayıda olmak koşuluyla, 8’er soru çözmek, yani toplam 32 doğru cevap yeterli. Her aday hangi testten başlayacağını, ne kadar zaman ayıracağını kendine göre planlamalı. Sınavda paniğe kapılmadan bu planı uygulamalı. İlk sorular zorsa, diğerlerine geçsinler. En iyi sonuç için çalışsınlar. Madem ki herkesin yükseköğretim görmesi isteniyor ve gerekiyor. O zaman bunun kolaylaştırılması lazım. Yani, üniversiteye sınavsız girilebilmeli. Lisans düzeyinde adı birbirinden farklı 400’e yakın program var. Bunların bazıları sınavsız olabilir. Başta açıköğretim olmak üzere örgün eğitim programlarının bazıları sınavsız olmalı. Oralara lise diplomasına sahip herkes gidip kaydını yaptırabilmeli. Her üniversite 10 programını sınavsız hale getirse sistem hayata geçebilir. Çok talep olan hukuk, tıp, mühendislik programları dışındaki alanlara sınavı kaldırarak, sınava giren sayısını her yıl azaltabiliriz. Bu stresten artık kurtulalım.” | 05.04.2010 - 10:35 | null | [] | Yarımağan: Hababam sınıfı kopyacıları var | Türkiye | https://www.ntv.com.tr/turkiye/yarimagan-hababam-sinifi-kopyacilari-var,JJyE8RiSvESQIXfRfYy32A |
Sanatçı Nazan Öncel, çocukların cinsel istismara uğraması ve hayatlarını kaybetmesine tepki gösterdi. Öncel, “Artık tek bir şey istiyorum şu hayattan; çocuklar ölmesin” dedi. | null | paylaştığı bir video ile çocuk istismarına yönelik açıklamalarda bulundu. 62 yaşındaki şarkıcı, aileleri daha dikkatli olmaya davet ederek şunları söyledi: “Anneler çocuklarını sokaklara bıraktıkları zaman çok dikkatli olmaları gerekiyor. Gerektiği yerde onları korkutmadan tehlikeyi anlatmamız, öğretmemiz lazım. Gerektiği zaman bağırmalarını da öğretmemiz lazım. Bunlar bizim vazifemiz. Önce kendimiz öğreneceğiz sonra onlara öğreneceğiz ki koruyabilelim. Bunlar bizim anne, baba, birey olarak sorumluluğumuz. Çare mi? Değil ama tedbir için şart. Artık tek bir şey istiyorum şu hayattan; çocuklar ölmesin.” (@nazanoncel)'in paylaştığı bir gönderi ( ) | 10.07.2018 - 13:08 | null | ['Televizyon', 'Yaşam', 'magazin', 'Cinsel istismar'] | Nazan Öncel: Tek bir şey istiyorum şu hayattan | Yaşam | https://www.ntv.com.tr/yasam/nazan-oncel-tek-bir-sey-istiyorum-su-hayattan,_044HxFPLESkZ-UFpc5p-g |
SON DAKİKA HABERİ: Ankara'nın Polatlı ilçesindeki Sakarya Kışlası'nda eğitim atışı sırasında kaza yaşandı, 5 askerin yaralı olduğu öğrenildi. MSB'den yapılan açıklamada, "Topçu ve Füze Okulu Komutanlığında icra edilen ağır silah eğitim atışı esnasında meydana gelen kazada 5 kahraman silah arkadaşımız yaralanmıştır" denildi. Cumhurbaşkanı Erdoğan Topçu ve Füze Okulu Komutanlığındaki kazayla ilgili Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar ve Ankara Valisi Vasip Şahin'den bilgi aldı. | null | haberi! Ankara'nın Polatlı ilçesindeki eğitim atışı sırasında kaza yaşandı, 5 asker yaralandı. Cumhurbaşkanı Erdoğan Topçu ve Füze Okulu Komutanlığındaki kazayla ilgili Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar ve Ankara Valisi Vasip Şahin'den bilgi aldı. Milli Savunma Bakanlığı'nca (MSB) Ankara'nın Polatlı ilçesinde bulunan Topçu ve Füze Okulu Komutanlığında, ilk bilgilere göre, icra edilen ağır silah eğitim atışı esnasında meydana gelen kazada, 5 askerin yaralandığı ve kaza hakkında inceleme başlatıldığı bildirildi. Bakanlığın internet sitesinden Polatlı ilçesindeki Topçu ve Füze Okulu Komutanlığı'nda meydana gelen patlamaya ilişkin yazılı açıklama yapıldı. Açıklamada, şu bilgilere yer verildi: "Polatlı'da bulunan Topçu ve Füze Okulu Komutanlığında, ilk bilgilere göre, icra edilen ağır silah eğitim atışı esnasında meydana gelen kazada beş kahraman silah arkadaşımız yaralanmıştır. Kaza sonucunda yaralanan kahraman silah arkadaşlarımız süratle hastaneye tahliye edilmiş ve tedavilerine başlanmıştır. Kaza hakkında inceleme başlatılmıştır." Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Polatlı Topçu ve Füze Okulu Komutanlığında meydana gelen kazaya ilişkin Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar ve Ankara Valisi Vasip Şahin'den bilgi aldı. Cumhurbaşkanlığı kaynaklarından alınan bilgiye göre, Akar ve Şahin, Polatlı'daki Topçu ve Füze Okulu Komutanlığında icra edilen ağır silah eğitim atışı esnasında meydana gelen kazaya ilişkin Erdoğan'a bilgi verdi. Ankara Valisi Vasip Şahin, Ankara'nın Polatlı ilçesindeki Topçu ve Füze Okulu Komutanlığında meydana gelen kazada yaralanan askerler hakkında bilgi aldı. Polatlı'daki Topçu ve Füze Okulu Komutanlığında icra edilen ağır silah eğitim atışı esnasında meydana gelen kazada yaralanan askerlerden bazıları Bilkent Şehir Hastanesinde tedavi altına alındı. Vali Şahin, Ankara Emniyet Müdürü Servet Yılmaz ile birlikte hastaneye gelerek, yaralı askerler hakkında yetkililerden bilgi aldı. Vasip Şahin, daha sonra hastaneden ayrıldı. | 20.02.2019 - 19:13 | Anadolu Ajansı | ['Gündem', 'son dakika', 'son dakika haberleri', 'haber'] | SON DAKİKA: Ankara'da kışlada eğitim atışı sırasında kaza: 5 asker yaralı | Türkiye | https://www.ntv.com.tr/turkiye/son-dakika-ankarada-kislada-egitim-atisi-sirasinda-kaza-5-asker-yarali,z8eizpAOG0KkOCtDOfkkAQ |
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Bugün Türkiye'nin geçmişini tartışan değil, mevcut sorunların çözümü ve geleceğin inşası konusunda irade ortaya koyacak bir koalisyon hükümetine ihtiyaç var. Böyle bir uzlaşma sağlanamadığı takdirde her zaman ifade ettiğim gibi çözüm merci neresidir? Yine millettir" dedi. | null | İstanbul Üniversitesi (İÜ) İlahiyat Fakültesinin iftar programına katılan Erdoğan, fakültenin aslında çok önemli bir geleneğin temsilcisi olması hasebiyle gönüllerde özel bir yere sahip olduğunu, 2. Abdülhamit tarafından kurulmuş olmasının çok değerli ve anlamlı olduğunu anlattı. Okulun Cumhuriyet döneminde de uzun süre tek dini ihtisas merkezi olarak faaliyet göstermesini anlamlı bulduğunu vurgulayan Erdoğan, 1933'te diğer dini eğitim kurumlarıyla birlikte kapatılan okulun yaklaşık 60 yıl sonra 1992'de yeniden ihya edildiğini, bugünkü hüviyetini kazanmasının ise ancak 2007'de mümkün olabildiğini belirtti. Erdoğan, 140 kişilik öğretim kadrosu, 5 bin lisans ve lisans üstü öğrencisiyle faaliyetini yürüten ilahiyat fakültesinin ihyasında emeği geçenlere şükranlarını sunarak, Fatih'te kurulması planlanan yeni külliyeyle ilgili çalışmaların süratle neticelenmesinden de memnuniyet duyacağını ifade etti. Coğrafyamızın geçtiğimiz 2 yüzyılda yaşadığı derin sarsıntıların en çok hissedildiği alanların başında inanç kurumlarının geldiğini dile getiren Erdoğan, şöyle devam etti: "Kimi zaman yozlaşma, iç çürümeyle ama çoğu defa dışarıdan yapılan saldırılarla zayıflatılan, hırpalanan inanç, özellikle inanç kurumlarımız milletimize hak ettiği hizmetleri sunmaktan alıkonulmak istendi. Ülkemizde Batılılaşma çabaları uzun süre bilinçsizce ve hatta sadece hevese, tercümeye dayalı şekilde yürütülmeye çalışıldı. Öyle ki Batı'nın idari ve hukuki birimleriyle birlikte dini anlayışı da adeta hazır bir gömlek gibi milletimize giydirilmeye çalışıldı. Buna karşılık milletimiz doğrudan varlığına saldırı olarak gördüğü bu tür girişimlere karşı koydu, elindeki mevcut imkanlarla inancını korumaya aldı. Hani biz sürekli milli irade, mille irade diyoruz ya, işte o mili iradenin sesine sonuna kadar kulak tıkamanın mümkün olmadığının en bariz örneği ülkemizde inanç kurumları alanında yaşanan gelişmelerdir. Ezanın aslına döndürülmesi, imam hatip okullarının açılması ve ilahiyat fakültelerinin yaygınlaşması başta olmak üzere bu yöndeki gelişmelerinin hepsinin gerisinde milletin talebi, milletin ısrarı vardır." Ezanın Türkçe'den aslına çevrildiğinde milletin yaşadığı sevince ilişkin hatıraları başka bir yerde de anlattığını anımsatan Erdoğan, bir şehirde aynı vaktin ezanının, ezana hasret kalınması nedeniyle defalarca okutulduğunu dile getirdi. İstanbul'da da müezzinlerin ezanı birbirlerinden devralarak okuduklarını, şehri adeta bir ezan çemberine aldıklarını ifade eden Erdoğan, "Sadece bir ezan meselesi milletin gönül dünyasında, inanç dünyasında ne kadar derin izler bırakıyor" dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, aynı durumun imam hatipler için de geçerli olduğunu belirterek, bu okulların kuruluşunun önü açıldığında Anadolu'nun dört bir yanında ak sakallı mübarek insanların kapı kapı dolaşıp yardım topladığını anlattı. İmam hatiplerin sadece sıradan bir okul olarak asla görülemeyeceğini vurgulayan Erdoğan, bu kurumların sınıflarda verilen, kitapların içinde tanımlanan hizmetlerin yanında asıl ders aralarında, derslerden sonra akşam pansiyonlarda yapılan sohbetlerin oluşturduğu iklim bakımından da önemli olduğunu kaydetti. Erdoğan, bu okulların inşası ve yaşamaları için gecelerini gündüzlerine katarak çalışan o piri fanilerin herhangi bir eğitim kurumu değil bir medeniyet inşa ettiklerinin bilinciyle hareket ettiklerini belirterek, ilahiyat fakültelerinin de aynı şekilde herhangi bir eğitim kurumu olmalarının ötesinde milletin kalbine hitap eden, manevi dünyasını doyuran çeşmeler olarak hizmet verdiklerini ve bunun devam ettiğini söyledi. İmam hatip mezunu olarak bu eğitim kurumlarının genç dimağlara, gönüllere nasıl bir etki yaptığını çok iyi bildiğini, maziden atiye giden yolda gençlerin beden ve zihinleriyle birlikte kalplerinin de sağlıklı şekilde gelişmesini sağlamak için bu okullara ihtiyaç olduğunu dile getiren Erdoğan, i. "Tabelasının altından bile geçmek çok şey kazandırıyor" dedi. Erdoğan, bunun için bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da imam hatiplilere veya imam hatiplerde ya da ilahiyat fakültelerinde yürütülen hizmetlere her türlü desteği vermeyi sürdüreceklerini ifade etti. "BİZ MİLLETİMİZLE HEP GÖNÜL GÖNÜLE BİR İLİŞKİ İÇİNDE OLDUK" Milli irade kavramının, çok sık vurgu yaptığı ve ifade ettiği bir kavram olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: "Bizim milletimizle ilişkimiz hayatımızın hiçbir döneminde araçsal olmadı. Biz milletimizle hep yüz yüze, gönül gönüle bir ilişki içinde olduk. Hayatımızı, milletimize hizmete adadığımız için milletimiz de geçtiğimiz her mücadelede sağ olsun bize destek verdi. Son olarak geçtiğimiz yılın 10 Ağustos'unda yapılan Cumhurbaşkanlığı seçiminde yüzde 52'lik bir oranla şahsımı bu makama layık gördü. Tabii doğrudan halkın oylarıyla seçilmiş ilk cumhurbaşkanı olarak görev yapmak, üzerimizdeki sorumluluğu arttırıyor. Kendimizi, ülkemizin ve milletimizin hiçbir meselesinin dışında tutmaya hakkımız olmadığını çok iyi biliyoruz. Anayasa'nın verdiği yetkiler çerçevesinde ve milletimizin desteğinden aldığımız güçle, ülkemize hizmet etmenin çabası içindeyiz. Bu çerçevede 7 Haziran seçimleri sonrası ortaya çıkan tablonun bu nezaketi de dikkate alarak Türkiye'yi bu süreçten en sağlıklı şekilde çıkarmayı hedefleyen bir yol izliyoruz." "TÜM PARTİLERE SORUMLULUK DÜŞÜYOR" Seçim sonrasında meclisin toplanması, milletvekillerinin yemin etmesi, meclis başkanının seçilmesi, son alarak meclis başkanlık divanının oluşumunun yakından takip edildiğini ifade eden Erdoğan, bu dönemde meclise giren partilerin koalisyon ihtimalleriyle ilgili görüşlerinin olgunlaşmaya başladığının, dolaylı da olsa görüşlerin, niyetlerin, şartların şekillendiğinin görüldüğünü anlattı. Dün teamüllere uygun olarak en çok oy alan partinin genel başkanı ve mevcut Başbakan Ahmet Davutoğlu'na hükümeti kurma görevini verdiğini hatırlatan Erdoğan, şöyle devam etti: "Sayın Davutoğlu'na yapacağı hükümet kurma görüşmelerinde şimdiden başarılar diliyorum. Temennim, Türkiye'nin içinde bulunduğu şartların hassasiyetine uygun şekilde yeni hükümetin bir an önce kurulmasıdır. Bu konuda tüm partilere sorumluluk düşüyor. Bugün tüm Türkiye'nin geçmişini tartışan değil, mevcut sorunların çözümü ve geleceğin inşası konusunda irade ortaya koyacak bir koalisyon hükümetine ihtiyaç var. Böyle bir uzlaşma sağlanamadığı takdirde, her zaman ifade ettiğim gibi çözüm merci neresidir? Yine millettir. Millete gidilecek, 'Madem ki siz parlamentoda bu işi çözemediniz, o zaman millet olarak biz çözeceğiz' diyecek." "KENDİLERİNCE ALGI OPERASYONU YAPIYORLAR" Cumhurbaşkanlığı görevini üstlendiği günden bu yana yaptığı her şeyin Anayasa ve millete olan taahhütlerine uygun olduğunu belirten Recep Tayyip Erdoğan, şu ifadeleri kullandı: "Şahsımla ve cumhurbaşkanlığı makamıyla ilgili olarak ortaya atılan iddialar, iftiradan, yalandan ve yanlıştan ibarettir. Cumhurbaşkanı olarak hukukun dışına çıkan en küçük bir tasarrufum, en küçük bir adımım, en küçük bir girişimim olmadı, olmayacaktır. Ortaya atılan iddiaların bir kısmı, Türkiye'nin Cumhurbaşkanını doğrudan halkın seçmesiyle birlikte yeni bir döneme girdiğini göremeyenlerin, anlayamayanların hezeyanlarından ibarettir. Cumhur ile başkanın, Beştepe'deki külliyede birleşmesinden rahatsız olanlar, sürekli akıl ve izan sınırlarını zorlayan yalanları gündeme getirerek kendilerince algı operasyonu yapıyor. Ne yapsalar boş. Bugün, işte milletin Beştepe Millet Camii'nde cuma namazını kılışı çok anlamlıydı. İçerisiyle, dışarısıyla tıklım tıklım, millet orada bir araya gelmiştir. Hiçbir iftira, hiçbir saldırı bizi kırk yıldır yürüdüğümüz milletimize hizmet yolundan alıkoyamayacak. Allah ömür verdikçe, bu yolda yürümeye devam edeceğiz." Erdoğan, hizmet mücadelesinin itici gücünün eğitim olduğunu dile getirerek, imam hatip liseleri ile ilahiyat fakültelerinde ciddi öğretmen ve öğretim üyesi açığı bulunduğuna dikkati çekti. Bir an önce mezuniyetlerin sağlanıp, bu açıkların kapatılması gerektiğini ifade eden Erdoğan, "Eskisi ile mukayese edildiğinde, imkanlarımız çok arttı. Günlük meşgalelerin, günlük gailelerin ve günlük siyasetin ötesinde düşünmemiz, hareket etmemiz gerekiyor. Bu hizmetlerde herhangi bir aksama, herhangi bir kesinti ortaya çıktığında diğer işlerin altı zaten boşalmış demektir. Biz temeli güçlü tutacağız, zemine sahip çıkacağız ki üstündeki bina sağlam olsun. Çatı aktarılır, duvar tamir edilir, kapı pencere değiştirilir ama temel çürürse, üzerindeki hiçbir şeyin önemi kalmaz. Eğitim hizmetleri bizim için işte bu temeldir. Eğitim hizmetlerinde en küçük bir aksamaya, gerilemeye izin vermeyeceğiz. Aileden başlayarak, ana sınıfından, ilkokulundan, ortaokulundan, lisesinden, yüksekokulundan, fakültesinden, yüksek lisans ve doktorasına kadar eğitimin hiçbir kademesini boş bırakmayacağız" diye konuştu. İstanbul Üniversitesi İlahiyat Fakültesinin hızla kendi alanında bir marka olma yolunda ilerlediğini belirten Erdoğan, bu fakültede hoca ve öğrenci olarak bulunanlardan eğitim davasına çok ciddi katkı vermelerini beklediğini sözlerine ekledi. | 10.07.2015 - 23:56 | null | ['Türkiye'] | Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan koalisyon mesajı | Türkiye | https://www.ntv.com.tr/turkiye/cumhurbaskani-erdogandankoalisyon-mesaji,CZsh8DquRkKTAgRDWHlKqA |
İstanbul'da 13 yıl önce bir otomobil galerisinde bir kişiyi öldüren 2 kişi yakalandı. | null | İstanbul Etiler'de, 13 yıl önce bir otomobil galerisine, daha önceki bir husumete dayalı olarak "barış görüşmesi" için giden iki grup arasında yeniden çıkan silahlı çatışmada 1 kişi ölmüş, 3 kişi de yaralanmıştı. Oto galerisinde yaşanan kanlı çatışmanın failleri olarak aranan Günay B. ve kardeşi Yılmaz B. adlı zanlıların Bakırköy'de bir evde kaldıkları ihbar edildi. Zanlıların adreslerine baskın düzenleyen polis, cinayetin faili olarak aranan 2 kişiyi yakalayarak tutukladı. Zanlıların kaldıkları evde yapılan aramalarda, sırtında ve göğsünde ''polis'' yazan 1 yelek, 1 kurşun geçirmez çelik yelek, 2 Glock tabanca, 2 uzun namlulu silah dipçiği ve sahte kimlikler ele geçirildi. | 09.10.2018 - 11:44 | NTV Haber | ['Türkiye', 'Polis Adliye', 'İstanbul'] | Etiler'de 13 yıl önce işlenen cinayet çözüldü | Türkiye | https://www.ntv.com.tr/turkiye/etilerde-13-yil-once-islenen-cinayet-cozuldu,kKROVyvmvkGEXf-vxOOwCQ |
Çağlayan Adliyesi'nde açılan 3 yeni özel yetkili mahkemenin nasıl işleyeceği netleşti. İstanbul Özel Yetkili Başsavcıvekili Fikret Seçen, 'Beşiktaş'taki İstanbul Adliyesi, elindeki dava dosyalarını eritene kadar, yeni davalar Çağlayan'da açılacak' dedi. Böylece iş yükü azalacak, Ergenekon ve Balyoz gibi davalarda çok tartışılan tutukluluk süreleri de kısalacak. | null | Hakim ve Savcılar Yüksek Kurulu'nun (HSYK) son kararnamesiyle kurulan 3 yeni özel yetkili mahkeme, çalışmalarını Beşiktaş'taki İstanbul Adliyesi'nde yer olmadığı için Çağlayan Adliyesi'nde yürütecek. Ancak 6 özel yetkili mahkemenin Beşiktaş'ta, 3'ünün de Çağlayan'da bulunması 'Kopukluk olabilir' endişesi yaratıyordu. Avukatlar, 'Yeni kurulan mahkemeler nöbetçi olduğunda ne yapacağız? Hangi adliyeye gideceğiz' diye yakınırken, cevap İstanbul Özel Yetkili Cumhuriyet Başsavcıvekili Fikret Seçen'den geldi. Akşam gazetesine konuşan Seçen, 15 Ağustos'ta devreye giren yeni sistemle tutukluluk süreleri tartışılan birçok davada, yargılama sürecinin hızlanacağını söyledi. İstanbul Adliyesi'ndeki 6 özel yetkili mahkemede, aralarında Ergenekon, Balyoz, Poyrazköy ve Dink cinayeti gibi yaklaşık 600 büyük dava bulunuyor. Başsavcıvekili Seçen, bundan sonra açılacak tüm davaların yeni kurulan 3 mahkemeye gönderileceğini belirterek, şöyle dedi: 'Beşiktaş'taki mahkemelerde bulunan dosya sayısıyla eşitlenene kadar, var olan herhangi bir dosyayla birleştirme talebi olmayan bütün davalar yeni mahkemelere açılacak. Bu da en az bir yıl sürecek. Bu süreçte de var olan mahkemelerdeki davalar eritilecek. Büyük davalarda hızla ilerleme kaydedilecek. İş yükü hafifleyecek. Yargılamalar hızlanacak.' Yeni açılan 15, 16, ve 17. Ağır Ceza Mahkemeleri'nin nöbetçi olduğunda uygulanacak işleyişe de değinen Seçen, şu bilgileri verdi: 'Nöbetçi, Çağlayan'daki 3 mahkemeden biri olduğunda nöbetçi hakim, Beşiktaş'taki İstanbul Adliyesi'ne gelecek. Gözaltında gelip tutuklanma talebiyle mahkemeye sevk edilenler veya rutin evrak işlemleri için Çağlayan'a gitme zorunluluğu olmayacak. Nöbetçi hakim, Beşiktaş'a gelecek ve bir hafta boyunca bu adliyede görev yapacak. Nöbeti bittiğinde tekrar Çağlayan'a dönecek.' Nöbetçi hakimin kararlarına yapılacak itirazlar için de avukatların Çağlayan'a gitmesine gerek olmayacağını kaydeden Seçen, ekledi: Avukatlar dilekçelerini Beşiktaş'taki adliyede herhangi bir mahkemeye verebilir. Evrakları biz Çağlayan'daki ilgili mahkemeye göndereceğiz. 15 Ağustos'tan itibaren açılan bütün davaların yeni mahkemelere gönderildiğini ifade eden Seçen, 'Her gün Beşiktaş'tan kurye çıkıyor. Benim onayladığım dosyalar, o kuryeyle Çağlayan Adliyesi'ne gönderiliyor' diye konuştu. Çağlayan'da özel yetkili mahkemeler için ayrılan duruşma salonlarının yeteri kadar büyük olmadığını üzülerek anlatan Seçen, 'Sanık sayısı fazla olan ya da katılımın çok olacağı duruşmalar, maalesef Çağlayan'da yapılamayacak. Bu tür büyük davaların duruşmaları ya Beşiktaş'taki duruşma salonunda ya da Silivri Cezaevi'ndeki salonda yapılacak' dedi. Özel yetkili mahkemeler için yeni bir bina yapıldığını da hatırlatan Savcı Seçen, taşınana kadar sistemin bu şekilde işleyeceğini ifade etti. Bu durumda son dönemde Türkiye gündemine oturan 'Şike' soruşturması sonucu açılacak dava da yeni kurulan 3 mahkemeden birinde görülecek. Ancak, sanık sayısının fazlalığı nedeniyle duruşmaları ya Beşiktaş'ta ya da Silivri'de yapılacak. Savcıların görev değişiklikleriyle ilgili olarak ise Seçen, 'Bazı savcılar 9 yıldır aynı mahkemede duruşma savcısı olarak görev yapıyordu. İş değişikliği iyi oldu. Bir yerde uzun süre çalışınca rutine bağlanıyor. Değişiklik iyidir, işleri hızlandırır' dedi. | 22.08.2011 - 08:49 | null | [] | Uzun tutukluluk süreleri kısalacak | Türkiye | https://www.ntv.com.tr/turkiye/uzun-tutukluluk-sureleri-kisalacak,vvhrVQ3Nv0WirviI4mSpIg |
FETÖ/PDY bünyesinde faaliyet gösterdiği gerekçesiyle Kaynak Holding'e yönelik yürütülen soruşturma kapsamında, "ByLock" kullandığı tespit edilen 102 şüpheli hakkında gözaltı kararı verildi. Şüphelilerin yakalanması için İstanbul merkezli 24 ilde operasyon başlatıldı | null | haberi! Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı'nca Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) bünyesinde faaliyet gösterdiği gerekçesiyle Kaynak Holding'e yönelik yürütülen soruşturma kapsamında, FETÖ'nün şifreli haberleşme programı "ByLock"u kullandığı tespit edilen 102 şüphelinin yakalanması için 24 ilde operasyon başlatıldı. Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı Örgütlü Kaçakçılık ve Mali Suçlar Soruşturma Bürosu'nca Kaynak Holdinge yönelik FETÖ/PDY soruşturması kapsamında, holdingden ele geçirilen dijital materyallerin incelemesinde, 110 şüphelinin örgütün şifreli haberleşme programı "ByLock" kullandığı tespit edildi. Savcılık, 110 şüpheliden 8'nin FETÖ/PDY soruşturmaları kapsamında tutuklu olduğunu belirlerken, 102 şüpheli hakkında ise gözaltı kararı çıkardı. Şüphelilerin yakalanmaları için İstanbul merkezli 24 ilde operasyon başlatıldı. Operasyon kapsamında adreslerinde arama yapılan çok sayıda şüphelinin gözaltına alındığı bildirildi. | 20.10.2017 - 16:00 | DHA | ['Gündem', 'son dakika', 'FETÖ', 'son dakika haberleri', 'haber'] | Kaynak Holding'e FETÖ operasyonu | Türkiye | https://www.ntv.com.tr/turkiye/kaynak-holdinge-feto-operasyonu,5N6IUhkdcEinJKCCUuts5A |
Prof. Dr. Mustafa Özdoğan, "Kanser artık grip gibi bir hastalık, cümlesi de bu açıklamaların başında geliyor" dedi | DHA | Kanserle ilgili son yıllarda yapılan açıklamaların toplumda yanlış algılara neden olabildiğini belirten Prof. Dr. Mustafa Özdoğan, "Kanser artık grip gibi bir hastalık, cümlesi de bu açıklamaların başında geliyor" dedi. DHA'nın haberine göre; Prof. Dr. Mustafa Özdoğan, kanserle ilgili bilinçli ya da bilinçsiz yorumlar yapılmasının yanlış algılara neden olduğunu, bu tip açıklamaların kanseri ya olduğundan daha fazla önemsiz algılatmaya doğru ittiğini ya da sağlıklı birinin aşırı paniklemesine ve sürekli korku içinde yaşamasına neden olduğunu söyledi. Prof. Dr. Mustafa Özdoğan, son yıllarda kanser konusundaki açıklamalarda 'bilgi kirliliği'nin fazla olduğunu, insanların internetten aldığı bilgileri tedavi süreçlerine dahil edebildiğini aktardı. Toplumda pek çok kişinin kanser kelimesinden etkilenerek, bunu iki farklı şekilde yaşamlarına yansıttığını dile getiren Prof. Dr. Özdoğan, "Kanser grip gibi bir hastalık,cümlesi iki nedenden dolayı probleme yol açıyor. Birincisi, bir grup insan 'Kanser olduğundan çok daha fazla sıklaştı' mesajı alıp çok fazla kaygı yaşıyor. Bir grup da 'Kanser o kadar da fazla ciddi bir hastalık değilmiş' mesajını alarak, birtakım kanser belirtileri olsa bile daha geç doktora gidiyor ya da kanser tanısı aldığında alkalin diyeti gibi bazı yöntemlerle kanseri kendisi tedavi etmeye çalışıyor. Bu durum giderek artıyor" diye konuştu. Kanserin, bu alandaki profesyoneller tarafından, bilimin ışığında ve güncel tedavilerin doğru hastaya doğru şekilde uygulandığı bir sistemle kontrol altına alınabileceği bir hastalık olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Özdoğan, şöyle konuştu: "Sadece kanser profesyonelleri ki, bu kişiler gerçekten toplumu düşünen, koruyan insanlardır ve bu konuda da onların açıklamaları dikkate alınmalıdır. Kanser tedavisinde gelişmeler var ve bu doğru tedavinin doğru hastayla buluşturularak yapılması ile sonuca ulaşılabilir. Kanser grip gibi bir hastalık değil, çok fazla türü ve çok fazla alt grubu var. Her hastada farklı seyir gösteriyor. Bu ayrıntılar göz ardı edilmemeli. Yemeklerine zerdeçal koyarak kanserden korunmaya ya da kanserden iyileşmeye çalışan insanlar görüyoruz. Bu, özellikle tedavi sürecindeki hastalar için kaygı verici bir durum. Buna son verilmesi, hastanın doktorunun yönlendirmesi ile hareket etmesi ya da toplumun kanserden korunmada doğru söylemleri dikkate alması gerekiyor." Kansere bağlı ölümlerin yüzde 50'sinin nedeninin sigara olduğu hatırlatan Prof. Dr. Mustafa Özdoğan, şu mesajları verdi: "Artık bu biliniyor, o zaman sigara içilmemeli. Sağlıklı beslenmeli. Tuz tüketimini azaltıp egzersiz yapılmalı. Şekerin kansere neden olduğu yönündeki açıklamalar sürekli gündeme geliyor. Şeker mesajları verirken şeker düşmanlığı yaratıldığını görüyoruz. İnsanın canı sütlaç yemek isteyebilir. Bunu yemesine engel bir durum yok. 'Bunu da yemeyin' derseniz o zaman yaşam kalite bozukluğuna yol açarsınız. İnsan bir kadayıf yemek isteyebilir. Lütfen bunu yiyin. Önemli olan bütün aldığınız kalori miktarının sizi aşırı kilo almaya götürmemesi. Bu nedenle şeker düşmanlığı yapmanın da doğru olmadığını düşünüyorum. Tıpkı bir ekmek düşmanlığı yaratmak gibi. Tam tahıl ekmeği rahatlıkla tüketilebilecekken, ekmek düşmanlığı yaparak yanlış mesaj verildiğini düşünüyorum. Bu kez insanların hayatında panik yaratılıyor. Mesajlar net olmalı." Kanserin önlenebilir bir hastalık olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Özdoğan, "Erken tanı konulabilen, düzenli takipleri olan kanserler var ki bunlar; kadında rahim ağzı, meme, kalın bağırsak, erkekte prostat ve 30 yılın üzerinde sigara içmiş olanlarda yılda bir kez akciğer taraması. Bunun dışında diğer kanser türleri içinse erken belirtiler önemli. Örneğin bir mide şikayetiniz varsa yıllarca mide ilaçları kullanmayın. Doktorunuza sorun. Endoskopi yaptırın. Öksürüğünüz varsa lütfen konu komşudan öğrendiğiniz ilaçları kullanmayın. Cildinizdeki benlerde bir renk ve şekil değişikliği varsa, kanama varsa bir an önce doktora gidin" uyarısında bulundu. İnsanların en önemli sorunlarının, kendilerini ciddiye almamaları olduğunu ifade eden Prof. Dr. Özdoğan, "Şikayet varsa bunun için mutlaka bir uzman görüşü alınmalı. Makat bölgesinde kanaması olan ancak utandığı için doktora gitmeyen bir kişi erken tanı şansını da kaybedebiliyor. Oysa doktoruna danışsa, kolonoskopi ile erken evrede bir kolon kanseri varlığı ortaya çıkacak ve tedavisi, hastalık yayılmadan yapılabilecek. Bu bulguları, öncü şikayetleri doğru değerlendirmek önemli" diye konuştu. | 30.03.2018 - 17:57 | haberturk | ['kanser', 'dr. mustafa özdoğan', 'kanser artık grip gibi'] | 'Kanser artık grip gibi oldu' cümlesi yanlış! | Sağlık | https://www.haberturk.com/kanser-artik-grip-gibi-oldu-cumlesi-yanlis-1899060 |
Tel Aviv'deki Türk Büyükelçiliği'nin bulunduğu binanın otele dönüştürüleceği belirtildi. | null | Tel Aviv'deki Türk Büyükelçiliği'nin bulunduğu bina otel olacak. İsrail'in önde gelen ekonomi dergisi Globes, "Geçen yıl büyükelçilik binasını eski sahibinden satın alan Yunan asıllı İsrail vatandaşı Dorit Meir'in, otel için gerekli izni aldığını yazdı. Projeye göre kentin en işlek caddelerinden Hayarkon'da bulunan 3 katlı elçilik binası, 6 kata çıkarılacak ve 58 odalı bir otel olacak. Türkiye'nin Tel Aviv Büyükelçiliği'nin, bu gelişmenin ardından yeni bir yer arayışına girdiği belirtiliyor. Tel Aviv'deki Büyükelçilik, geçen hafta Türkiye'ye sığınmak isteyen bir Filistinli'nin bir görevliyi rehin almaya çalışmasıyla gündeme gelmişti. | 27.08.2010 - 15:26 | NTV Haber | [] | Türk Büyükelçiliği binası otel olacak | Dünya | https://www.ntv.com.tr/dunya/turk-buyukelciligi-binasi-otel-olacak,kspeIYytcEWbSTQWHfoRDQ |
Mavi Marmara'yı organize eden İHH Genel Başkanı, özür için ne dedi? | null | Mavi Marmara gemisinin Gazze'ye gidişini organize eden İHH'nin Genel Başkanı Bülent Yıldırım İsrail'in Türkiye'den özür dilemesini değerlendirdi. "Türkiye'nin onurlu duruşundan dolayı gururluyuz" diyen Yıldırım, şöyle devam etti: "Bu siyasi ve diplomatik bir başarıdır. Özür çok önemlidir. Tazminat çok önemlidir. Biz ablukanın da kalkmasını istiyoruz. Abluka kalkana kadar küresel mücadele sürecek." Mavi Marmara Gemisi'ne düzenlenen saldırıda oğlu Furkan Doğan'ı kaybeden baba Ahmet Doğan, İHH Kayseri Şubesi'nde gazetecilere yaptığı açıklamada, İsrail'in geç de olsa ''insanlık suçu işlediğini kabul ettiğini'' söyledi. Mavi Marmara Gemisi'nde yola çıkanların Gazze'deki ambargoyu kırmayı amaçladıklarını belirten Doğan, şunları kaydetti:''Şayet İsrail, bizim baştan beri söylediğimiz üç şartı kabul etmişse, Mavi Marmara, o gemide yolculuk yapanlar ve şehit olanlar amacına ulaşmış demektir. Furkan da o geminin parçası olarak Gazze'ye uygulanan insanlık dışı ambargoyu kırmak, yıkmak, ortadan kaldırmak için uğraşıyordu. O yolda da şehit olmuşlardı. Eğer İsrail, Gazze'ye ambargoyu da kaldırmışsa,Mavi Marmara ve şehitler amacına ulaşmış demektir. Gazze'deki ambargo kalkmadan, şayet sadece özür dileme ve tazminat kabul edilmişse, şartların kabul edildiği anlamına gelmez. Tek başına özür ve tazminatın hiçbir anlamı yok. Bizim şartlarımızın en önemlisi de Gazze'ye ambargonun kaldırılması. Furkan ve diğer şehitlerimiz de esas itibari ile 'ambargoyu kırma konusunda amaçlarına ulaşmıştır' diyebiliriz.'' Mavi Marmara'daki baskını bir kurşun yarasıyla atlattığını anlatan Hüseyin Mutlu, şöyle devam etti: ''Bu gelişme İsrail ile bugüne kadar yapılan anlaşmazlıkların olumlu bir değişimi olarak görülebilir. Neticede o geminin aslına uygun olarak görevini yerine getirebilmiş olması, Filistin, Gazze halkının İsrail hegemonyasından, onların egemenliğinden kurtulup kendi bağımsızlığına kavuşmasıyla mümkün olacaktır.'' Hamas Meclis Grubu Sözcüsü Salah Berdevil, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ''Türkiye, Filistin halkının desteklenmesi konusunda çok seçkin bir tutum izliyor. Umarız ki Türkiye, bu duruşunu daha fazla artırarak, İsrail'in Kudüs'ü Yahudileştirmesinin önüne geçilmesi ve Batı Şeria'daki yerleşim birimlerinin durdurulması için çaba harcar'' dedi. Fetih hareketi liderlerinden Yahya Rabah, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ''İsrail'in özrü Türkiye'nin diplomatik zaferidir. Bu özür, Türkiye'nin, Filistin halkının ve davasının yanında olmasının da zaferidir'' dedi. Mavi Marmara Gemisi'neİsrail askerlerinin saldırısında yaralanan Osman Çalık, ''İsrail'den tazminat alabilirsek alacağım paranın tek kuruşuna dokunmadan Filistin devletine kendim götürüp vereceğim'' dedi. Saldırıda yaralanan Mehmet Ali Zeybek de İsrail'in Türkiye'den özür dilemesine ilişkin, ''Tazminatı alırsam Gazze'deki mağdur insanlara kendi elimle vermeyi düşünüyorum'' diye konuştu. Saldırıda yaralananlardan merkez Sur ilçesinde esnaflık yapan Ayetullah Tekin ise İsrail'in özür dilemeye zaten mahkum olduğunu belirterek, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a bu konudaki hassasiyeti nedeniyle teşekkür etti. Saldırıda hayatını kaybeden Ali Haydar Bengi'nin eşi Saniye Bengi de Başbakan Erdoğan'a teşekkür etti. Saldırısında yaralananlardan Hüseyin Mutlu, ''İsrail'in özür dilemesi güzel bir başlangıç olabilir ama oradaki Filistin'in kendi başına, kendi hürriyetine kavuşmuş bir sıfatta var olmasıyla ancak bu iş neticelenmiş olacaktır'' dedi. Cevdet Ökenek de ''Bizim için önemli olan Filistin'de yaşayan kardeşlerimizin özgür olmasıdır'' dedi. Mehmet Tunç da yaklaşık 3 yıl geçtiğini belirten Tunç, ''Aslında bu özür daha önceden olmalıydı. Çok gecikmiş bir özür'' dedi. Saldırıdan yara almadan kurtulan İHH Şanlıurfa Şube Başkanı Behçet Atila, İsrail'in şu ana kadar herhangi bir konuda özür dilediğini hatırlamadığını aktararak, ''İsrail'e özür diletmek bile başlı başına bir olay. İsrail, çok kibirli ve kendini beğenmiş bir ülke. Bildiğim kadarıyla bugüne kadar herhangi bir ülkeden hiçbir konuda resmi olarak özür dilemiş değil. Bu tavırları Türkiye'nin gücünü gösteriyor. İsrail'in geri adım attığını gösteriyor'' diye konuştu. Saldırısından yara almadan kurtulan İnsan Hak ve Hürriyetleri İnsani Yardım Vakfı (İHH) gönüllüsü Salih Merdivan DE (48),İsrail'in yenilgiyi kabul ettiğini ifade eden Merdivan, ''İsrail yaptığı zulmü gördü ve özür diledi. Bu Müslümanların şükretmesi gereken bir manzaradır. Biz Allah'a şükrediyoruz. Bizi böyle bir ikramla karşılaştırdığı için'' dedi. Gazze'ye yardım götüren Mavi Marmara gemisine düzenlenen saldırı sırasında gemide bulunan İnsan Hak ve Hürriyetleri (İHH) İnsani Yardım Vakfı gönüllüsü Mehmet Vural, İsrail Hükümeti'nin özür dilemesinin Türkiye'nin onurlu duruşunun bir neticesi olduğunu söyledi. Manisa'nın Saruhanlı ilçesine bağlı Azimli köyünde yaşayan evli ve 5 çocuk babası Vural, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Mavi Marmara baskını nedeniyle İsrail Hükümeti'nin Türkiye'den dilediği özrün yeterli olmadığını belirtti. Bu özrün kendileri için bir zafer olmadığını ancak buna ''küçük başarı'' denilebileceğini ifade eden Vural, İsrail'in Gazze'deki askeri ablukasını da kaldırması gerektiğini savundu. Vural, şöyle konuştu: ''Özür olayı Türkiye'nin onurlu duruşu neticesinde gerçekleşmiş bir meseledir. İsrail özür diledi, tazminat ödeyeceğini ve ambargoyu kaldıracağını ifade etti. Ancak askeri ablukadan bahsetmedi. Bu bizim için bir zafer değildir ama başarıdır. Bir mücadelenin neticesidir. İsrail, özür diledi veya tazminat ödeyecek diye biz bu mücadeleden vazgeçecek değiliz. Biz yine mücadele edeceğiz. Gazze ve Filistin özgür olana kadar mücadelemiz devam edecektir. İsrail'in böyle beklenmedik bir anda özür dilemesi bizde soru işaretleri oluşturdu. İsrail'in bu özrü hangi niyetle yaptığını anlamaya çalışıyoruz. İHH gönüllüleri olarak asıl dileğimiz Mescid-i Aksa ve Kudüs'ün özgür olmasıdır. Sadece ambargo ve ablukanın kaldırılması da yeterli değildir. Kudüs'ün sahibi Filistin'dir. Kudüs, Filistin ve Müslümanların oluncaya dek bu mücadelemiz devam edecek. Özür ve tazminat yeterli değil. Şu anda gasbedilmiş bir ülke var. Burada her gün insanlar ölüyor. Kendi ülkelerinde insanlar aç bırakılıyor, işkenceler çekiyor, en kötüsü de çocuklar ölüyor. Bu insanlar özgür olmadığı sürece biz bu yoldan dönmeyeceğiz.'' Gazze'ye filolar ve konvoylarla ileriki dönemlerde tekrar yardım malzemeleri götürülmesinin planlandığı bilgisini veren Vural, gelecek yıl Filistin'e doğru bir yürüyüş tertip edilebileceğini anlattı. Vural, İsrail'den tazminat olarak kendisine verilmesi muhtemel parayı ise Filistinli çocuklara bağışlayacağını da sözlerine ekledi. | 22.03.2013 - 19:40 | haberturk | ['bülent yıldırım', 'ihh'] | "Gururluyuz" | Polemik | https://www.haberturk.com/polemik/haber/829835-gururluyuz |
Aktris, altı yaşındaki oğlu Pax’ın bile mutfakta kendisinden daha becerikli olduğunu söyledi. | null | 35 yaşındaki aktris bu açıklamayı Amerika’daki Vogue dergisinin Aralık sayısında yaptı. Derginin kapağında yıldız siyah korse üzerine beyaz ceket giymiş halde poz veriyor. Angelina dergide eşi Brad Pitt ve altı çocuklarıyla ev hayatlarının çeşitli yönlerini anlatıyor ve bu arada Pax’in yemek yapmak konusunda kendisinden daha becerikli olduğuna da değiniyor. The Tourist filminde oynayan aktris ilk evlat edindiği çocuk olan dokuz yaşındaki oğlu Maddox’un onun üzerine titrediğini ve duygularını son derece iyi sezdiğini de söylüyor. Maddox ünlü annesinin mutfakta pek becerikli olmadığını bilse de, kahvaltı için bir şeyler pişirirken ‘Çok iyi!’ diyerek onu yüreklendirmeye çalışıyormuş. Angelina dört yaşına gelmiş en büyük biyolojik çocuğu Shiloh’tan da bahsediyor. Her zaman erkeksi bir kız olan Shiloh’un ağabeylerinin izinden gitmeye istekli olduğunu, kısa süre önce ölü bir kuş bulduğunu ve onu evde beslemek için izin istediğini söylüyor. | 12.11.2010 - 12:32 | null | [] | Angelina Jolie çok kötü bir aşçı | Yaşam | https://www.ntv.com.tr/yasam/angelina-jolie-cok-kotu-bir-asci,JO5u9gNvw0GSIPLDPRKVTw |
Bilim insanlarının yaptığı yeni bir araştırma, bazı kuşların insanların ses ve yüzlerini tanıyabildiğini ortaya koydu. | null | İngiltere’nin Lincoln ve Avusturya’nın Viyana Üniversitesi’ndeki hayvan davranışı uzmanları, iki ayrı çalışmada güvercinleri ve kargaları inceledi. Araştırma sonucunda, güvercinlerin insanların yüz özelliklerini inceleyerek, tanıdık ve tanıdık olmayan yüzleri ayırt edebildikleri anlaşıldı. Avian Biology Research dergisinde yer alan araştırmaya göre, araştırma ekibi, güvercinlere fotoğraflar göstererek tanıdıkları ve tanımadıkları cisimler arasındaki farklılıkları anlayabildiklerini fark etti. Güvercinlere, nesnelerin ardından insan yüzlerine ait fotoğraflar gösterildi. Fotoğraflardan biri, kuşları eğiten kişilerden birine aitken, diğeri önceden görmedikleri birine aitti. Eğitmenin ilgilendiği kuşların yer aldığı ilk grup gösterilen yüzü tanırken, önceden eğitim almamış ikinci grup yüzü tanımadı. Böylece, güvercinlerin yüz özelliklerini tespit ettikleri insanları diğerlerinden ayırabildikleri ortaya çıktı. Lincoln Üniversitesi’nden araştırmaya katılan Anna Wilkinson, “Güvercinlerin sahip olduğu gelişmiş algı yeteneği, onların insanları tanımakla kalmadıklarını, aynı zamanda kim olduklarını da bildiklerine de işaret etti. Bu hayatta kalmalarında önemli bir özellik olarak ortaya çıkıyor” dedi. Kargalar üzerinde geçmişte yapılan bir araştırmada, bu kuşların kendi türleri arasında daha yakın oldukları kuşların seslerini daha iyi ayırt edebildiği anlaşılmıştı. | 26.06.2012 - 11:18 | null | [] | İnsanların yüzlerini tanıyorlar | Türkiye | https://www.ntv.com.tr/turkiye/insanlarin-yuzlerini-taniyorlar,BRxBnj_Dg02P90JDTZkTWA |
Hesap işletim ücreti nasıl geri alınır?.. Bankalardan hesap işletim ücretini almak için dilekçe örneği... Danıştay, bankaların "hesap işletim ücreti" almasını düzenleyen yönetmelik hükmünü iptal etti. Tüketici Başvuru Merkezi Derneği Genel Başkanı Avukat İbrahim Güllü, "tüketici hakları fırsatçıları"na dikkat çekti. | null | Danıştay'ın Hesap İşletim Ücretini (HİÜ) İptal Kararını değerlendiren , "tüketici hakları fırsatçıları"na dikkat çekti. Güllü, yaptığı açıklamada, “Danıştay 15. Dairesi, bankaların Hesap İşletim Ücreti almasını düzenleyen yönetmelik hükmünü iptal etti. Böylece tüketici açısından geçmişe dönük 10 yıllık süreçte ödemiş oldukları hesap işletim ücretlerinin iadesinin yolu açılmış oldu. sonucunda tüketici hareketi büyük bir kazanım sağlamıştır. Bu sayede milyonlarca insan 10 yıllık süreçte ödemiş oldukları milyarlarca lirayı geri alma imkanına sahip olmuştur” dedi. Milyonlarca mağdur tüketiciyi ilgilendiren bu konuda piyasaya dolandırıcıların çıkarak fırsat avcılığı yapacağını ileri süren Güllü, "TBM Onursal Başkanı Aydın Ağaoğlu’nun girişimleri ve açmış olduğu dava ile başlayan, bugün de Danıştay kararı ile büyük bir müjde alan tüketiciler gelinen noktada kazanç fırsatçılarına dikkat etmelidir. Geçmişte örneklerini fazlasıyla gördüğümüz, halen de sürdürülen kart aidatının, kredi dosya masrafının geri alınmasını sağlamak için tüketicilere hizmet veriyormuş gibi gösterip tüketiciyi dolandıran fırsatçıların yeniden ortaya çıkması kuvvetle muhtemeldir. Hatta bir kısmı, kendilerinin tüketici derneği olduğunu iddia edecek ve muhtemelden öte kesinlikle çıkacaklardır. Bu düşüncemizden ötürü, ortaya çıkmasını beklediğimiz bu dolandırıcıların, bedel karşılığı gönderecekleri birkaç boş dilekçe örneği ile yine tüketicileri mağdur etme ihtimaline karşılık uyarıyoruz. Daha önce yapılan savcılık soruşturmasında, kredi dosya masrafının iadesine yönelik dolandırıcılık faaliyetinde bulunanlardan sadece birisinin çağrı merkezine günde ortalama iki bin talep geldiği, 1200 net satışın gerçekleştiği ve 89 lira bedelle gönderilen boş dilekçe karşılığında hergün ortalama 106 bin, aylık yaklaşık üç milyon lira hasılat sağlandığı ortaya çıkmıştı. Pirince giderken evdeki bulgurdan da olmamak için tüketicimiz uyanık olmalıdır. Bu fırsatçı ve dolandırıcılara itibar etmemelidirler" dedi. Tüketicilerin, bu konuda hiç kimseyi aracı kılmasına ya da hizmet almasına gerek olmadığını söyleyen Güllü, “Yapılması gereken son derece basit ve kolaydır. Tüketici geçmişe dönük 10 sene içinde hesap işletim ücreti kesilmişse, yazılı şekilde bankalardan dekontlarını isteyerek bu kesintilerin iadesini talep etmelidir. Bankaların olumsuz cevap vermeleri ya da cevap vermemeleri halinde Tüketici Hakem Heyetlerine, internet üzerinden veya dekontlarıyla bir dilekçe ile ilçe kaymakamlıklarına giderek başvurmalıdır” dedi. | 30.07.2018 - 15:59 | DHA | ['Türkiye', 'Ekonomi', 'Editörün Seçimi', 'banka'] | Hesap işletim ücreti nasıl geri alınır? (Vatandaş bankadan parasını nasıl geri alacak?-Dilekçe örneği) | Ekonomi | https://www.ntv.com.tr/ekonomi/hesap-isletim-ucreti-nasil-geri-alinir-vatandas-bankadan-parasini-nasil-geri-al,uK5ryA1m3EO8mZV7aDaY_Q |
Son olarak Arif V 216 filmine imza atan Cem Yılmaz‘ın yeni filmi iki filmi izleyiciye bir arada sunan Karakomik Filmler'in ilk fragmanı yayımladı. | null | 'ın son projesi 'in ilk fragmanı yayımlandı. Dört farklı hikayeyi kapsayan, her biri yaklaşık bir saatlik iki ayrı hikayeden oluşan Karakomik Filmler 1 ve Karakomik Filmler 2, iki ay arayla vizyona girecek. Karakomik Filmler'in 60 dakikalık ilk bölümü 2 Arada'da tüm hikaye arabalı bir vapurda geçiyor. Cem Yılmaz bu bölümde, Ayzek isimli bir çaycıyı oynarken ona Zafer Algöz, Ozan Güven, Cemre Ebuzziya ve Cem Davran eşlik ediyor. Serinin ikinci 60 dakikalık filmi Kaçamak'ta, kafadarın çıktıkları detoks tatilinde başlarına gelen komik olayları anlatıyor. Cem Yılmaz, Zafer Algöz, Necip Memilli ve Özkan Uğur başrolde bulunuyor. | 29.12.2018 - 01:39 | ntv.com.tr | ['Yaşam', 'Film', 'Sanat', 'sinema', 'Cem Yılmaz'] | Cem Yılmaz'ın yeni projesi Karakomik Filmler'den ilk fragman geldi! | Sanat | https://www.ntv.com.tr/sanat/cem-yilmazin-yeni-projesi-karakomik-filmlerden-ilk-fragman-geldi,d5LjOT1sn02vfp9KQZiHpQ |
Ankara'da 9 kişinin öldüğü Yüksek Hızlı Tren (YHT) kazası ile ilgili soruşturma kapsamında hazırlanan bilirkişi raporu tamamlandı. Raporda, kazanın 3 ana nedenden kaynaklandığı belirtilirken, 9 üst düzey yönetici kusurlu bulundu. | null | Ankara- Konya seferinin yapıldığı YHT ile raylarda kontrol için bulunun kılavuz trenin çarpışması sonucu meydana gelen kazayla ilgili Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yürütülen soruşturmada oluşturulan bilirkişi heyeti, raporunu tamamladı. Eskişehir Teknik Üniversitesi Raylı Sistemler Programı öğretim üyelerinden oluşan 3 kişilik bilirkişi heyeti, 13 Aralık 2018 tarihindeki kazayla parorunu savcılığa gönderildi. 12 sayfalık raporda, kazaya 'hızlı tren kazası' demenin doğru olmadığı belirtilerek, 'konvansiyonel (geleneksel) hatta 110 kilometre hızla hızlı tren setinin yaptığı bir kaza' tanımlaması kullanıldı. Demir yollarında Trenlerin Merkezden İdaresi Sistemi (TMİ), Trenlerin Sinyallerle İdaresi Sistemi (TSİ) ve Avrupa Demiryolu Trafik Yönetim Sistemi-Avrupa Tren Kontrol Sistemi (ERTMS-ETCS) kullanılarak, taşımacılık yapıldığı vurgulandı. Raporda, kazanın 3 'kök' nedeninin bulunduğu, birinci 'kök' nedeninin, hattın eksikleri olduğu halde işletmeye açılması olduğu belirtildi. Ankara- Sincan hattında kullanılması planlanan trafik yönetim sisteminin 'ETCS/ERTMS' olduğuna dikkat çekilerek, yolun, imalat tamamlanmadan proje kapsamı bitmeden ve gerekli zaman tanınmadan işletmeye açıldığı kaydedildi. Raporda, "Ankara-Sincan hızlı tren hattını imalatı tamamlanmadan, ETCS/ERTMS sistemi gerekleri olmadan işletmeye açtığı için TCDD Genel Müdürü İsa A. kusurludur. Kazanın birinci 'kök' nedeni, hattın eksikleri olduğu halde açılması, diğer bir ifadeyle hattın açılması için acele edilmesidir" denildi. TCDD hatlarının yarıdan fazlasında trafiğin Trenlerin Merkezden İdaresi Sistemi (TMİ) ile yönetildiği, yönetmeliklere ve uluslararası talimatlara uyulduğu sürece YHT setlerinin sinyalsiz hatlarda işletilmesinin mümkün olduğu belirtildi. Raporda, şunlar kaydedildi: "Ancak yeni geliştirilen trafik yönetim sisteminin söz konusu düzenlemelere uygun olması zorunluluktur. Yanlış bir trafik yönetim sistemi kurulması kazanın ikinci 'kök' nedenidir. Hattın erken açılmasından kaynaklı ETCS/FRTMS ile yönetilemeyeceğinden, bunun yerine Genel Müdür Yardımcısı Ali İhsan U, TCDD Genel Müdürlüğü Daire Başkanı Mükerrem A. imzalı yazı ile yeni trafik yönetim sistemi kurulmuştur. Bu sistem daha önce uygulanan bir sistem değildir. Olası riskleri bilinmemektedir ve literatürde karşılığı yoktur. Bunun uluslararası düzenlemelerde ve uluslararası demiryolu ağında karşılığı bulunamamıştır. Yeni bir trafik yönetim sistemi kurulması emniyet açısından büyük bir değişikliktir. Bu nedenle, Ali İhsan U. ve Mükerrem A. ile Trafik ve İstasyon Dairesi Başkanlığı Şube Müdürü Recep K. kusurludur." Yeni trafik yönetim sisteminin birçok değişikliğe de tabi tutulduğunun anlaşıldığı belirtilen raporda, "Hattın açılması kararı ile ilgili yapılması gereken ilk risk analizi yapılmamıştır. Eğer hattın ETCS/FRTMS olmaksızın işletmeye açılması ile ilgili bir risk analizi yapılsaydı muhtemelen açılmaması yönünde karar verilecek ve bu başlık altında sonradan yapılması gerektiği düşünülen hiçbir risk analizine gerek kalmayacaktı" tespitinde bulunuldu. Raporda, 6 Aralık 2018 tarihli yazı ile trenlerin Ankara batıda bulunan makasların elle tanzim edilerek, kabul ve sevk edilmesinin talep edildiği ve bunun onaylandığına dikkat çekildi. YHT manevralarının doğudan batıya kaydırılmasından 4 gün sonra kazanın meydana geldiği belirtilerek, şöyle denildi: "YHT manevraları doğuda yapıldığı zamanlarda doğrudan etkili en az 3-4 kişinin kusuruyla kaza olma riski varken, batıda yapılmaya başlayınca bu sayı 1-2 kişiyi düşmüştür. Değiştirme nedeniyle kazaya neden olan manuel olarak kullanılan M74 makası, manevraların doğudan batıya alınmasıyla çok önemli hale gelmiştir. Manevraların doğudan batıya alınması kazanın üçüncü 'kök' nedenidir. Bu kararın alınmasında sorumluluğu bulunan TCDD Genel Müdür Yardımcısı İsmail Ç, 8'inci Bölge Müdürü Duran Y, 8'inci Bölge Servis Müdürü Ünal S, 8'inci Bölge Servis Müdür Yardımcısı V. Ergün T. kusurludur." Soruşturma kapsamında 3 tutukludan 1'i olan, tren teşkil memuru (makasçı) Osman Yıldırım'ın, hat-1'den vermesi gereken yolu hat-2'den vermesi nedeniyle kusurlu olduğu belirtildi. Sinyalsiz işletmecilik yapılan hatlarda, makasın, istasyonun hangi yoluna düzenlendiğini gösteren makas feneri olması gerekirken, Ankara- Sincan hattında makas feneri bulunmadığına değinildi. Raporda, "Kamera görüntülerinden Osman Yıldırım'ın makasa uzaktan baktığı ve doğru yolda olduğunu düşünerek geri döndüğünün kanaati oluşmuştur. Kazada ölen makinist Adem Yaşar'ın, hat-1'den gitmesi gerekirken hat-2'den gittiğinin farkında olmaması ya da bunu önemsememesi kazaya neden olmuştur. Adem Yaşar, 6 dakika boyunca yanlış hattan gittiğini fark etmemesi, fark etse bile bunu önemsemeyerek treni durdurmaması nedeniyle kusurludur" denildi. Yönetmelikte; YHT hattında 2 makinist bulunması gerektiği, trende ise makinistler Adem Yaşar, kazada ölen Hulusi Böler ve Ahmet Turan Demir'in bulunduğu, görevli olmamasına rağmen Hulusi Böler'in trende olduğu, görevli olan Ahmet Turan Demir'in ise trende bulunmadığı belirtilerek, "Böler ve Demir'in kusurlu olup olmadığı adli makamların taktirine bırakılmıştır" denildi. Makasçı Osman Yıldırım'a, işbaşı eğitimi verilmeden işbaşı yaptırıldığı için Ankara Gar Müdürü Talip Ü. ve Müdür Yardımcısı Vekili Kadir O.'nun kusurlu olduğu da raporda belirtildi. Emniyet yönetim sisteminin doğru çalışmadığı için TCDD Genel Müdürlüğü EKAY Daire Başkanı Tuna A.'nın da kusurlu olduğu vurgulandı. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturmada, tren teşkil memuru (makasçı) Osman Yıldırım, hareket memuru Sinan Yavuz ve kontrolör Emin Ercan Erbey mahkemece tutuklanırken, TCDD 8'inci Bölge Müdürü Duran Y., YHT Gar Müdür Yardımcısı Kadir O. ve YHT Gar Bölge Müdürlüğü Trafik ve İstasyon Yönetimi Servis Müdürü Ünal S.'nin de şüpheli sıfatıyla ifadeleri alınmıştı. | 04.07.2019 - 12:19 | DHA | ['Türkiye', 'Ankara', 'tren kazası'] | Ankara'daki tren kazasında 3 sebep (9 üst düzey yönetici kusurlu) | Türkiye | https://www.ntv.com.tr/turkiye/ankaradaki-tren-kazasinda-3-sebep-9-ust-duzey-yonetici-kusurlu,oNWYYkhBgUCapjfd9pkp7g |
Yılbaşı özel çekilişinde büyük ikramiyenin isabet ettiği biletlerden birinin Mersin'deki seyyar bir bayiden satın alındığı belirlendi. Bileti satan bayi, talihliye hayırlı olsun ve ekledi: "Umarım beni de görür." | null | Milli Piyango'nun yılbaşı özel çekilişinde büyük ikramiyenin isabet ettiği çeyrek biletlerden birinin Mersin'de seyyar bir bayi tarafından satıldığı belirlendi. Kentte uzun yıllardır bilet satıcılığı yapan Halil Bal, gazetecilere yaptığı açıklamada, Muğla'dan 19 Aralık 2012'de getirilen 16 bin biletin bayilere dağıtıldığını, sattığı biletlerden birine de büyük ikramiyenin isabet ettiğini söyledi. Genellikle Mersin Otogarı civarında bilet sattığını, ikramiyenin denk geldiği bileti de kime sattığını bilemediğini ifade eden Bal, ''Mersin'e genellikle başka illerden alınan biletler sayesinde büyük ikramiye uğruyor. Geçen yıl da Adana'da çıkan bilet yine Mersin'de satıldı. Milli Piyango İdaresi'nin Mersin'deki şubesi kapandığı için Adana ve Muğla'dan biletlerimiz geliyor. Talihliye hayırlı olsun diyorum ve umarım beni de görür'' dedi. | 03.01.2013 - 02:47 | Anadolu Ajansı | [] | 'Talihli umarım beni de görür' | Türkiye | https://www.ntv.com.tr/turkiye/talihli-umarim-beni-de-gorur,KJZtHeUutU2NoHHadRRofQ |
Spor Toto Süper Lig ekiplerinden Torku Konyaspor'da basın sözcüsü Ahmet Baydar, sezon sonunda sözleşmesi bitecek olan Aykut Kocaman'ın 2 yıl daha görevine devam edeceğini açıkladı. | null | Baydar, yaptığı açıklamada, teknik direktör ile görüşmelerin olumlu sonuçlandığını ifade etti. Kocaman ile yeniden sözleşme imzaladıklarını belirten Baydar, "Teknik direktörümüz Aykut Kocaman 2 yıl daha 'a hizmet edecek. Bu durumdan oldukça mutlu olduk. Atılan imza başarılarımızın da devamını getirecektir. Geldiği günden bu yana yakalanan başarıda önemli bir pay sahibi olan Aykut hocamıza ve camiamıza yeni sözleşmenin hayırlı olmasını temenni ediyor ve kendisine başarılar diliyorum" diye konuştu. | 09.03.2016 - 15:03 | Ntvspor | ['Spor', 'Futbol'] | Aykut Kocaman 2 yıl daha Konya'da | Spor | https://www.ntv.com.tr/spor/aykut-kocaman-2-yil-daha-konyada,h1Xxthq7f0GvyL0HjlZX6w |
Üvey teyzesine tecavüze kalkıştı | null | Şikayet üzerine tutuklanan şüpheli S.B. hakkında, 'Çocuğun nitelikli cinsel istismarına teşebbüs' suçlamasıyla 15 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan iddianameye göre, 20 yaşındaki S.B., geçen Nisan ayında ziyaret amacıyla kısa süre önce evlendirilen 18 yaşındaki üvey teyzesi H.T.'nin evine geldi. Üvey teyzesiyle kahvaltı yapan H.T. iddiaya göre bir süre sonra H.T.'ye "Gel yanımda otur. Sana sarılıp birşeyler anlatmak istiyorum" dedi. H.T.'nin teklifi redderek başka yere oturması üzerine ısrarını sürdüren S.B.'nin, "Öz teyzem değilsin. Senden hoşlanıyorum. Bir defa birlikte olabiliriz" dedi. Şüphelinin ısrarı üzerine genç kadının kıyafet değiştirmek için yatak odasına gittiği belirtilen iddianamede, S.B.'nin de peşinden yatak odasına gittiği kaydedildi. İddianameye göre, yatak odasına giden S.B. üvey teyzesine, "Seninle birlikte olmak, seni öpmek istiyorum. Kocan yakışıklı değil, seni hak etmiyor" diyerek saldırmaya başladı. İddiaya göre, S.B., üvey teyzesinin kıyafetlerini zorla çıkarmaya çalışırken H.T. kurtulmak için uzun süre boğuştu. İddianamede, boğuşma sırasında evdeki kedinin şüphelinin üzerine atladığı, mağdurun bundan yararlanarak kaçıp evdeki eşyaları üvey yeğeni S.B.'ye fırlattığı, evin dış kapısını açıp, bağırarak yardım istediği şüphelinin bu sırada evden dışarı çıktığı yer aldı. İddianamede, evden çıktıktan bir süre sonra dönen S.B.'nin üvey teyzesi H.T.'nin boğazını sıkarak, "Seninle birlikte olmadan bu evden çıkmam. Senin tadına bakmadan ölmeyeceğim" dediği kaydedildi. H.T.'nin 'Polis imdat' telefonunu araması ve komşuların gelmesi üzerine şüphelinin kaçtığı belirtilen iddianamede, hastaneye sevk edilen kadının bilek, kol ve sırtında yaralanmaların tespit edildiği vurgulandı. Cumhuriyet Savcısı Ömer Yurdusev, hazırladığı iddianamede güvenlik kuvvetlerinin sürdürdüğü aramalarda kaçan şüphelinin bir süre sonra yakalanarak tutuklandığı belirtilirken şu ifadeler yer aldı: "Şüphelinin kendisiyle cinsel ilişkiye girmekte rızası bulunmayan 15-18 yaş aralığındaki mağdura cebir kullanarak cinsel ilişkiye girmeye çalışmaktan ibaret eylemleri mağdurun aşırı direnci, evcil hayvanın saldırısı etkisi ve komşuların olay yerine gelmesi gibi dış etkenler nedeniyle son bulması karşısında 'Çocuğa karşı cinsel istismara teşebbüs' suçunu oluşturmaktadır." Savcı Yurdusev'in hazırladığı iddianamede, saldırıya maruz kalan kadının 18 yaşında olduğu hatırlatıldı, TCK ve Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi'ne de dikkat çekildi. İddianamede, şöyle denildi: "Sözleşmenin 1'inci maddesine göre daha erken yaşta reşit olma durumu hariç, 18 yaşına kadar her insan çocuk sayılır. TCK'nin 6'ncı maddesindeki tanıma göre çocukluk 18 yaşın doldurulmasına kadar devam eder. O halde 18 yaşın içinde bulunan kimse çocuk sayılır. Birinci yaşın 1'inci doğum gününün doldurulmasıyla kutlandığı göz önüne alınırsa, 18'inci yaş gününün kutlanması ve 19 yaşından gün alınmasıyla çocukluk sona erer. Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi'nin aksine TCK ile çocuğun 18 yaşını doldurmadan reşit olmasına değer verilmemiştir. Kişi evlenme veya mahkeme kararı ile reşit olsa bile 18 yaşını doldurmadığı sürece çocuk sayılır." İddianamenin Diyarbakır Ağır Ceza Mahkemesi'nce kabul edilmesinin ardından sanık S.B.'nin yargılanmasına önümüzdeki günlerde başlanacak. | 13.08.2014 - 13:12 | haberturk | ['diyarbakır', 'tecavüz', 'cumhuriyet savcısı ömer yurdusev'] | 'Evin kedisi tecavüzü önledi' | Gündem | https://www.haberturk.com/gundem/haber/979697-evin-kedisi-tecavuzu-onledi |
4. Levent-Hacıosman metrosunun Atatürk Oto Sanayi Sitesi-Seyrantepe istasyonları arasında test sürüşü yarın başlıyor. | null | Toplam uzunluğu 8 bin 120 metre olan 4.Levent – Hacıosman arasındaki ana hattın; 4.Levent ile Atatürk Sanayi Sitesi arasındaki 5,5 kilometrelik kısmı 30 Ocak 2009’da hizmete açıldı. Çalışmaları devam eden Atatürk Sanayi Sitesi ile Hacıosman arasındaki kısmın uzunluğu ise 2 bin 620 metre; A.O. Sanayi Sitesi istasyonundan yan kol ile ayrılan Sanayi–Seyrantepe hattının uzunluğu ise bin 670 metre. Hat tamamlanınca Yenikapı-Hacıosman arasında yaklaşık 22 kilometrelik aktarmasız bir metro sistemi oluşacak. Seyrantepe - Sanayi arası ise sadece 2 dakika olacak. Metro hattında Sanayi, İTÜ- Ayazağa, Atatürk Oto Sanayi, Darüşşafaka, Hacıosman, Seyrantepe-Stadyum olmak üzere toplam 6 adet istasyon bulunuyor. Maç günlerinde ise Taksim istikametinden direkt Seyrantepe’ye aktarmasız direkt seferler düzenlenebilecek. Darüşşafaka hattının test sürüşü Aralık ayında ve Taksim-Atatürk Oto Sanayi arasında kesintisiz işletme Ocak-Şubat 2010'da gerçekleştirilecek. Şubat 2010'da Seyrantepe İstasyonu yolculu işletmeye alınacak, Mayıs 2010'da Darüşşafaka İstasyonu'nun açılışı yapılacak, Ekim 2010'da Hacıosman test sürüşü başlayacak, Kasım veya Aralık 2010'da ise Hacıosman İstasyonu'nun açılışı yapılacak. 4.Levent- Hacıosman metro hattının toplam maliyeti ise 487 milyon 300 bin euro. - İstasyon ve 2 bin 300 araçlık otopark - Stadyum bağlantısı ve TEM geçiş tünelleri - Trenler için triyaj alanı (atölye depo-parklanma yapısı) - Metro hattının (Yenikapı-Hacıosman) sinyalizasyon ve kontrol merkezi Kompleksin yapısal sistemi, statik açıdan üst yapıda ilave kullanımları sağlayacak şekilde dizayn edildi. 59 bin metrekarelik bir alana oturtulan bu yapıda TEM’den otoparka direkt giriş sağlanarak gerçekleştirilecek olan park et-git sistemi için önemli bir merkez oluşturulacak. 4.Levent-Hacıosman metro hattını tamamladığında; Seyrantepe’den metroya binen bir yolcu için yolculuk süreleri şöyle olacak: - 4.Levent: 4 dakika - Taksim: 16 dakika - Şişhane: 19 dakika - Yenikapı: 24 dakika - Otogar: 42 dakika - Havalimanı: 55 dakika - Olimpiyat Stadı: 65 dakika - Üsküdar: 36 dakika - Kadıköy: 42 dakika - Kartal: 71 dakika | 05.11.2009 - 11:14 | null | [] | Seyrantepe metrosu için gözler 6 Kasım'da | Ekonomi | https://www.ntv.com.tr/ekonomi/seyrantepe-metrosu-icin-gozler-6-kasimda,3uGTI4Ez9USGWPRz9xKC_g |
Diyabakır'da akaryakıt kaçakçılarına karşı operasyon düzenleyen polis, bir yanlış anlama sonucu HDP Eş Genel Başkanı Demirtaş'ın evine gitti. | null | Diyarbakır'da akaryakıt kaçakçılarına yönelik operasyon düzenleyen polis, HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın evine gitti. Kısa süre sonra ihbarın yanlış anlaşıldığı ortaya çıktı. 9 Mayıs'ta bir kişi, polise, kaçakçılık suçundan aranan bir şüphelinin bulunduğu binayı ihbar etti. Polisi arayan kişi, daire numarasını bilmediği için şüphelinin, Demirtaş’ın evinin olduğu kattaki komşu dairede kaldığını söyledi. Ancak ihbarı alan polis, bu bilgiyi ekibe yanlış aktardı. Adres olarak Demirtaş'ın oturduğu evi gösterdi. Eve giden polisler kapıyı çaldığında adresin yanlış olduğunu anladı. Bu sırada HDP lideri de evdeydi. İhbarı alan çağrı merkezindeki polis, valilik emri ile görevden uzaklaştırıldı. | 12.05.2015 - 18:24 | Anadolu Ajansı | ['Gündem', 'Türkiye', 'Halkların Demokratik Partisi', 'Selahattin Demirtaş', 'Genel'] | Polis yanlış anlaşılma sonucu Demirtaş'ın evine gitti | Türkiye | https://www.ntv.com.tr/turkiye/polis-yanlis-anlasilma-sonucu-demirtasin-evine-gitti,WjTqPHqtwUyPLYkLYQO3DA |
Bursaspor Teknik Direktörü Ertuğrul Sağlam, ''Sezonu bitirdikten sonra Şampiyonlar Ligi'ne katıldığımızda, şehir ve yönetim desteğini takımın başarı seviyesine çıkaramazsak, o vizyona ulaşamazsak, durumumuz Sivasspor'dan çok farklı olmaz'' dedi. | null | İzmir Gücü Spor Vakfı'nın, Türk Ekonomi Bankası (TEB) ve İzmir Ticaret Odası (İZTO) Eğitim ve Sağlık Vakfı sponsorluğunda düzenlediği yarışmanın, Mart ayı jüri toplantısına katılan Sağlam, yaptığı konuşmada, bir tören nedeniyle bulunduğu Karabük'te, kentteki şampiyonluk havasını teneffüs ettiklerini, Bucaspor'un yakaladığı başarı sayesinde İzmir'de de benzer bir hava olduğunu söyledi. Sağlam, Bucaspor Teknik Direktörü Özcan Kızıltan'ın yıllarca Türk futboluna hizmet eden, değerli ve başarılı bir teknik adam olduğunu, kendisini bir ağabey olarak sevdiğini belirterek, ''Gelecek sezon inşallah Süper Lig'de birlikte mücadelemizi veririz'' dedi. Herkesin Bursaspor'a övgüler yağdırdığını ve ''devrim yaptılar'' gibi söylemlerde bulunduğunu belirten Sağlam, ''Bizim oyuncularla konuştuğumuz bir mevzu var. Yakaladığımız başarının takdir edilmesi gerekiyor. Bu başarıyı sezon sonunda taçlandırmadıktan sonra bunun hiçbir anlamı yok. Ne sevinecek, ne gururlanacak halimiz var. Bu başarıyı sezon sonuna kadar sürdürerek, Trabzonspor'dan sonra devrim oluşturmak istiyoruz. Anadolu'dan başka bir şampiyon çıkarmak için gerekli sorumluluğu ve fedakarlığı göstereceğiz'' diye konuştu. Yakaladıkları başarıda en büyük pay sahibinin futbolcular olduğunun altını çizen Sağlam, ''Çok düzgün bir oyuncu grubumuz var. Diğer şampiyonluk mücadelesi veren ekiplerin kalite ve yetenek düzeyinin altında, ama kişilik ve karakter yapısı olarak çok üst düzeyde. Takımda olayı sahiplenme çok üst düzeyde. Bu da kalite düzeyindeki dezavantajı ortadan kaldırdı ve bizi daha avantajlı hale getirdi. Futbolcularımı tebrik ediyor ve hepsine teşekkür ediyorum'' dedi. ''MUTLU SONA ULAŞACAĞIZ'' Bu sezon devre arasında takıma takviye yapmayı düşündüklerini ancak ekonomik şartlar nedeniyle bunu bilinçli olarak yapmadıklarını kaydeden Sağlam, ''Hiçbir oyuncumuzu bırakmayalım dedik ve mali külfet çıkarmak yerine, büyük fedakarlıkla mücadele eden oyuncularımızın ekonomik sıkıntılarını gidermenin bize daha fazla katkı sağlayacağını düşündük'' dedi. Sağlam, Buraspor'un başarısının tesadüf olduğu yorumlarını şiddetle kınadığını belirterek, ''Bu Bursaspor'un ürettiği başarıya ve oyuncularımıza çok büyük haksızlıktır. Sezon sonunda işin nasıl olacağını göreceğiz. Anadolu'nun her yerinde sporseverlerimizin ilgisi bize güç veriyor. Bizden beklentisi olan insanları mahcup etmeyeceğiz, mutlu sona ulaşacağız. Bundan herkes emin olabilir'' şeklinde konuştu. ANADOLU DEVRİMİ Sezon sonunda şampiyonluğu elde etmeleri durumunda bunun bir ''Anadolu devrimi'' olacağını kaydeden Sağlam, ''Bunun temelini Sivasspor atmıştır. Ürettiğimiz başarıdan sonra Gaziantepspor, Ankaragücü, Eskişehirspor ve başka takımlar da kendi içlerinde 'neden biz de yapamayalım'ı düşüneceklerdir'' diye konuştu. Sağlam, yeni yayın ihalesinin bütün kulüplere büyük katkı sağlayacağını, ekonomik olarak biraz rahatlayacak kulüplerin kendi elindeki önemli futbolcuları diğer kulüplere vermeyeceğini ifade etti. ''Sercan'ı ne pahasına olursa olsun bırakmadık'' diyen Sağlam, ''Bursaspor olarak ekonomik sıkıntı yaşıyoruz, ama zirvedeki takımların oyuncumuzu istediği şartlarda alamayacağı mesajını verdik. Bu psikolojik olarak güçlü olmamızı sağladı. Elinizdeki değeri vermediğiniz zaman hem zayıflamıyorsunuz, hem de rakibi güçlendirmiyorsunuz'' dedi. Beşiktaş'ta futbol oynamış birçok futbolcunun menajer ve teknik direktör olarak görev yaptığının hatırlatılması üzerine Sağlam, ''Bunda en önemli etken Süleyman Seba'dır. Kendisi ameliyat oldu, geçmiş olsun dileklerinde bulunuyorum. Beşiktaş'taki düzgün yapıdan ve bu insanları Türk futboluna eğitmiş biri olarak Türk futboluna emeklerinden dolayı teşekkür etmek istiyorum'' ifadelerini kullandı. BURSASPOR TARAFTARI Sağlam, Bursaspor taraftarının zamanında çok agresif, takıma zarar verebilen bir yapısının bulunduğunu, ancak son 4 maçlık periyotta kendilerine yakışan bir tablo çizdiklerini söyledi. Bursa'da oynadıkları son 4 maçta, müsabakalarda geriye düşmelerine rağmen bir küfür bile duymadığını dile getiren Sağlam, ''Lider takımın lider taraftar çizgilerini çok güzel şekilde devam ettiriyorlar'' dedi. SİVASSPOR'UN DURUMU Bursaspor olarak çok önemli bir başarıya imza attıklarını anlatan Sağlam, ''Biz göreve gelirken 3,5 yılın sonunda zirveye oynayan bir takım oluşturalım istedik. Ancak şartlar, oyuncuların aldığı sorumluluk, bu başarıyı biraz daha erken üretmemize ve kovalamamıza neden oldu. Sezonu bitirdikten sonra Şampiyonlar Ligi'ne katıldığımızda, şehir ve yönetim desteğini takımın başarı seviyesine çıkaramazsak, o vizyona ulaşamazsak, durumumuz Sivasspor'dan çok farklı olmaz. Şehri bu işin içine katamazsak, desteğini yukarılara çekemezsek, Sivasspor'dakinden çok farklı şeyler olmayacaktır. Bu yönde çalışmalara başladık'' şeklinde konuştu. A MİLLİ TAKIM A Milli Takımı'nın başına Hiddink'in getirilmesinin ardından herkesin oluşturulan ekibe destek vermesi gerektiğini vurgulayan Sağlam, ''Dünya Kupası'na katılamamak üzücü, ama bunu bir iş kazası olarak değerlendirip geleceğe bakmak lazım. Avrupa Şampiyonası'na katılıp yakaladığımız başarıyı tekrar etmek adına oluşuma herkesin destek vermesi gerekiyor'' dedi. | 06.04.2010 - 13:39 | null | [] | Sağlam'dan vizyon uyarısı | Spor | https://www.ntv.com.tr/spor/saglamdan-vizyon-uyarisi,Ng07FDKep02Vz0hPt5-ZtQ |
Ankara Kızılay'da gerçekleşen bombalı saldırının ardından Ankara Numune Hastanesine taşınan yaralıların listesi ortaya çıktı. | cumhuriyet.com.tr | Ankara Kızılay'da Güvenpark'ta bulunan otobüs duraklarının olduğu bölgede yaşanan şiddetli bir patlama sonrasında hastanelerde alarm durumuna geçildi. Doktorlar ve sağlık çalışanları hastanelerin kapılarına çıkarak yaralıları bekledi. yaralılar Ankara'daki 10 ayrı hastaneye kaldırıldı. Öte yandan Ankara Kızılay'da gerçekleşen saldırının ardından Numune'ye taşınan yaralıların listesi ortaya çıktı. | 13 Mart 2016 Pazar, 20:43 | cumhuriyet | null | Ankara Numune’deki yaralıların listesi | turkiye | http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/turkiye/497354/Ankara_Numune_deki_yaralilarin_listesi.html |
Anadolu Ajansı'nın haberine göre, ABD, Menbiç'te 2 üs kuruyor. Üslerden biri Fırat Kalkanı bölgesiyle cephe hattına 4, diğeri 8 kilometre uzaklıkta. | null | ABD, Suriye'nin kuzeyinde Fırat Nehri'nin batı yakasında terör örgütü YPG/PKK işgalinde bulunan Menbiç ilçesinde iki üs inşa ediyor. Anadolu Ajansı'nın haberine göre, ABD, ilçenin kuzeyinde Dadat köyünün güneydoğusunda gözlem noktası olarak kullandığı bir alanı genişleterek üsse çeviriyor. ABD ordusu bu amaçla bölgeye çok sayıda inşaat malzemesi ve iş makinası yönlendirdi. Söz konusu üs, Fırat Kalkanı Harekatı bölgesi içindeki Cerablus ilçesi ile Menbiç cephe hattını birbirinden ayıran Sacu Çayı'na 8 kilometre uzaklıkta. ABD, diğer üssü, cephe hattına 4 kilometre uzaklıkta inşa ediyor. Buradaki üs noktası Dadat köyünün güneyine denk düşüyor. Nuaymiye isimli bir çiftliğe yerleşen ABD unsurları, alanı üsse çevirmek için çalışma yürütüyor. Tamamlanması halinde Nuaymiye, Fırat Kalkanı unsurlarına en yakın ABD üssü olacak. Türkiye'nin Fırat Nehri'nin batısındaki Menbiç'e yönelik operasyon işaretlerinin artmasının ardından, ABD ordusu önceki gün bölgedeki güçlerini takviye etmişti. Bölgeye, zırhlı araçların bulunduğu konvoyla 300 kadar ABD askeri gelmişti. ABD güçleri, Fırat Kalkanı bölgesi ile YPG/PKK arasında cephe hattını oluşturan Fırat Nehri'nin kolu Saçu Çayı boyunda haftalık devriyeleri günlük sıklıkla yapmaya başlamıştı. Halihazırda ABD'nin, muhaliflerin kontrolündeki Fırat Kalkanı bölgesiyle sınır hattında Tuhar, Hilvanci ve Dadat olmak üzere 3 gözlem noktası bulunuyor. YPG/PKK, Halep iline bağlı Menbiç ilçesini Ağustos 2016'da ABD'nin desteğiyle terör örgütü DAEŞ'ten alarak işgal etmişti. Terör örgütü DAEŞ'e karşı mücadele bahanesiyle YPG/PKK'ya desteğini sürdüren ABD, ilçe merkezinin DAEŞ'in temizlenmesinin ardından YPG/PKK'nın ilçeden çıkacağı konusunda Türkiye'ye garanti vermiş ancak bunu yerine getirmemişti. | 03.04.2018 - 13:08 | Anadolu Ajansı | ['Dünya', 'Amerika', 'Türkiye', 'Ortadoğu', 'Suriye'] | ABD Menbiç'te iki üs kuruyor | Dünya | https://www.ntv.com.tr/dunya/abd-menbicte-iki-us-kuruyor,77IH8WEy8kOWdsk-uPIIkg |
Bilge Köyü'nde 2009 yılında 7'si çocuk 44 kişinin öldürülmesi ile ilgili dava Yargıtay'ın kararı bozması üzerine Çorum Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam ederken, cezaevinde intihar eden Süleyman Çelebi'nin ölmeden önce yazdığı mektup ortaya çıktı. | null | Mardin'in Mazıdağı İlçesi Bilge Köyü'nde 4 Mayıs 2009 tarihinde akşam saatlerinde 7'si çocuk 44 kişinin öldürüldüğü, 3 kişinin yaralandığı olayla ilgili sanıklar güvenlik nedeniyle Çorum Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılandı. Yerel mahkeme 2010 yılı Nisan ayında olayın planlayıcısı olan tutuklu sanıklar "Şıh Mehmet" lakaplı Mehmet Çelebi (45), kardeşi Abdülhakim Çelebi (35), Mehmet Emin Çelebi (37), Mehmet Sait Çelebi (42), Ömer Çelebi (44) ve Süleyman Çelebi'nin (46) her birine 44'er kez ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası verdi. Diğer tutuklu 2 sanıktan "Şıh Mehmet"in oğlu M.Ş.Ç.'ye, 18 yaşından küçük olduğu için 44'er kez 15'er yıl hapis, evinde el bombası ve fişek bulunan Ahmet Çelebi'yi de toplam 15 yıl hapis cezasına çarptırdı. Kararın ardından dosya Yargıtay'a gönderildi. Bu sırada geçtiğimiz Ocak ayında, Sincan 1 Nolu F Tipi Cezaevi'nde kalan katliam sanıklarından Süleyman Çelebi, cezaevindeki banyonun penceresine çamaşır ipiyle asılı bulundu. Geride bir not bırakan Çelebi'nin intihar ettiği açıklandı. Cezaevinde intihar eden 12 çocuk babası Süleyman Çelebi'nin bozuk Türkçe ve el yazısıyla yazdığı üç sayfalık mektubunda dönemin Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı H.T.B.'yı suçladığı ortaya çıktı. Kendisinin olay yerinde olmadığını yazan Çelebi, akrabası olmayan tanığı olduğunu ancak B.'nin onu dinlemediğini ileri sürerek beddua etti. Çelebi, "12 nüfusum var onların vebalini Allah senden sorsun" diye yazdı. Mektubun son kısımlarında ise savcıya hitap eden Çelebi, "Savcım ben bu olayı görmedim. Bu olayda yer almadığıma dair şahidim bile vardı. Zaten ailemde tüm bunları biliyor. Sayın savcım ben suçsuzum. Yine diyorum ben olay yerine hiç gitmedim. Ağır Ceza başkanı Mazıdağı'ndaki oturan Vahit Doğan'ı dinlememiştir" diye yazdı. Mektup, Süleyman Çelebi'nin intiharıyla ilgili dosya ile birlikte Bilge Köyü katliamı dosyasının içine kondu. Mardin'in Mazıdağı İlçesi'ne bağlı Bilge Köyü'nde 44 kişinin öldürülmesi ile ilgili dosyayı inceleyen Yargıtay, 'Şıh Mehmet' lakaplı Mehmet Çelebi'ye verilen 44 ömür boyu hapis cezasının 43'ünü onarken, eşiyle ilişkisi olan Fesih Çelebi'yi öldürdüğü için olan cezasını bozdu. Yargıtay sanığın çocuklarına DNA testi yapılması gerektiğini belirterek dosyayı yerel mahkemeye gönderdi. Bozmadan sonraki ilk duruşma geçen ay yapıldı. | 04.06.2012 - 20:55 | null | [] | Bilge katliamında intihar mektubu | Türkiye | https://www.ntv.com.tr/turkiye/bilge-katliaminda-intihar-mektubu,N6nnss8uSkK2IwhciAyCiA |
Galatasaray Kulübü, Yunan golcüsü Kostas Mitroglou'nun PSV Eindhoven'a kiralandığını açıkladı. Yeni transferlerden Nijeryalı Valentine James Ozornwafor'un da Almeria'ya kiralanması konusunda görüşmelere başlandığı duyuruldu. | null | Galatasaray, Kostas Mitroglou'nu Hollanda ekibi PSV Eindhoven'a kiraladı. Sarı-kırmızılı kulüp, PSV'nin bu transfer için 1 milyon 250 bin Euro ödeyeceğini duyurdu. Oyuncunun ise Galatasaray'dan 1 milyon 950 bin Euro alacağını açıklandı. Galatasaray'da yeni transferlerden Nijeryalı genç savunma oyuncusu Valentine James Ozornwafor'un İspanyol ekibi Almeria'ya kiralanması konusunda da görüşmeler başladı. Galatasaray Sportif AŞ'den Borsa İstanbula gönderilen ve Kamuyu Aydınlatma Platformunda (KAP) yer alan açıklamada, "Profesyonel futbolcumuz Valentine James Ozornwafor'un 2019-2020 futbol sezonu sonuna kadar Union Deportiva Almeria Kulübüne geçici transferi konusunda görüşmelere başlanmıştır." denildi. | 21.08.2019 - 23:55 | ntv.com.tr | ['Futbol', 'Türkiye', 'Spor', 'Hollanda', 'Galatasaray', 'Transfer'] | Galatasaray, Mitroglou ve Ozornwafor'u kiraladı | Spor | https://www.ntv.com.tr/spor/galatasaray-mitroglou-veozornwaforu-kiraladi,bz3knvST5E2FNDoZbG3kzg |
Göçmen kuşlar Çoruh Vadisi'nde mola verdi... | null | Kafkaslar ve daha kuzey bölgelerde artan soğuk hava nedeniyle güneydeki sıcak bölgelere göçe başlayan kuşlar, dinlenmek için dünyanın en önemli kuş göçü yolları üzerinde bulunan Çoruh Vadisi'nde konaklıyor. Bayburt Orman ve Su İşleri Şube Müdür Vekili Alparslan Katırcı, kuzey yarım kürede soğukların artmasına paralel olarak ılıman iklime sahip güney kesimlere doğru göç eden yaban kuşlarının dinlenmek, barınmak ya da üremek için Türkiye'deki sulak alanları tercih ettiğini söyledi. Bu alanlardan birinin de Bayburt'tan geçen Çoruh Nehri'nin çevresi olduğunu ifade eden Katırcı, ''Dünyanın önemli kuş göçü yolları arasında bulunan Çoruh Vadisi bugünlerde çok sayıda göçmen kuşa ev sahipliği yapıyor. Vadi bu tarihlerde daha çok ördek ve balıkçılları ağırlıyor. Göçmen kuşlar Çoruh Vadisi'nde renkli görüntüler oluşturuyor'' dedi. Katırcı, Çoruh Vadisi'nin her yıl Ocak ve Şubat aylarında göçmen kuşlara ev sahipliği yaptığını belirterek, ''Sibirya ve Almanya'nın üst kısımlarından gelen çok sayıda göçmen kuş, Türkiye'nin önemli sulak alanlarına göç etmeye başladı. Göç yolundaki Çoruh Nehri misafirlerine yaklaşık 2 aylığına ev sahipliği yapıyor'' diye konuştu. Çoruh Nehri'nin bulunduğu vadinin kuşlar açısından önemine değinen Alparslan Katırcı, şöyle konuştu: ''Çoruh Vadisi, Kafkasya ile Anadolu arasında süzülerek göç eden yırtıcı kuşlar ile diğer göçmen kuşlar için çok önemli bir otoyol vazifesi görüyor. Ayrıca bölgede sadece bu yöreye özgü ya da nadir görülen birçok kuş türü mevcut. Çoruh Vadisi'nde 188 tür saptandı. Bunların 81'i vadiye özgü tür iken, vadide üreyen ve daha sonra güneye doğru yoluna devam eden 55 göçmen türü var, burada üremeden, vadiyi sadece geçiş için kullanan 52 tür bulunuyor.'' | 07.01.2013 - 13:53 | Anadolu Ajansı | [] | Göçmen kuşlar mola verdi | Türkiye | https://www.ntv.com.tr/turkiye/gocmen-kuslar-mola-verdi,mJgamZpJOkeoj86YvZjifw |
Siemens banka kurmak için lisans başvurusu yaptı. | null | Avrupa'nın en büyük mühendislik şirketi Siemens risklerini yönetebilmek ve finansal hizmetler birimindeki ürün portföyünü genişletebilmek amacıyla bankacılık lisansı başvurusunda bulunduğunu açıkladı. Şirket tarafından yapılan yazılı açıklamada, gerekli lisansın alınması için ülkenin finans piyasalarının denetim organı olarak çalışan BaFin'e yapılan başvurunun değerlendirilmekte olduğu belirtildi. Açıklamada, "Siemens lisanslı bir banka yardımıyla finansal hizmetler birimindeki ürün portföyünü genişletmeyi, grup içinde finansmana esneklik katmayı ve risk yönetimini etkili kılabilmeyi amaçlamaktadır" denildi. Şirketin mali işlerinden sorumlu üst düzey yönetici Joe Kaeser ise Süddeutsche Zeitung gazetesinde yer alan söyleşisinde, küresel finansal krizin ardından Siemens'in finans kuruluşlarından bağımsız hareket etmek istediğini kaydetti. | 28.06.2010 - 19:08 | Reuters | [] | Siemens banka kurmak için başvurdu | Ekonomi | https://www.ntv.com.tr/ekonomi/siemens-banka-kurmak-icin-basvurdu,Mz0aH6HHN0SBTppVYotvjg |
Milli Güvenlik Kurulu, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün başkanlığında toplandı. | null | Çankaya Köşkü'nde saat 13.30'da başlayan olağan toplantıda, hükümetin başlattığı demokratik açılım çalışmalarının da kurul gündemine gelmesi bekleniyor. İçişleri Bakanı Beşir Atalay'ın bugüne dek yaptığı görüşmeler doğrultusunda edindiği izlenimi kurul üyeleri ile paylaşabileceği belirtiliyor. Ancak bu konudaki somut adımların ekim ayında yapılacak MGK'da ele alınması bekleniyor. Demokratik açılımla ilgili somut projelerin ise ocak ayından sonra hayata geçmesi planlanıyor. Bu rada 30 Ağustos'ta emekliye ayrılacak olan Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Metin Ataç ve Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Aydoğan Babaoğlu MGK'ya son kez katılıyorlar. | 20.08.2009 - 10:48 | NTV Haber | [] | MGK'da Kürt açılımı da konuşulacak | Türkiye | https://www.ntv.com.tr/turkiye/mgkda-kurt-acilimi-da-konusulacak,SRVXQnrfjk2mswH6SqaRRQ |
Eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın "terör örgütü yöneticiliği" suçundan yargılandığı davada tahliye talebi reddedilerek tutukluluk halinin devamına karar verildi. | null | Eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın "terör örgütü yöneticiliği" suçundan yargılandığı davada tutukluluk halinin devamına karar verildi. Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü'ndeki salonda görülen davaya Edirne Cezaevi'nde tutuklu olan Demirtaş katılmazken avukatları, yakınları ve bazı HDP milletvekilleri salonda hazır bulundu. İddia makamının "atılı suçları işlediğine dair kuvvetli suç şüphesinin bulunduğu" ve "kaçma şüphesinin varlığı" yönündeki görüşüne katılmadıklarını beyan eden sanık avukatları, Demirtaş'ın tahliye edilmesini istedi. Taleplerin dinlenmesinin ardından ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, gizli tanık Mercek'in dinlenmesi için yazılan müzekkere cevabının Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'ndan sorulmasına ve Demirtaş'ın TBMM'de yaptığı konuşma dökümlerinin istenmesine hükmetti. Dava dosyasına eklenen belgelere karşı savunmasını hazırlaması için gelecek celseye kadar sanığa süre verilmesini kararlaştıran heyet, sanık avukatlarının tahliye talebini reddederek Demirtaş'ın tutukluluk halinin devamına karar verdi. Davanın görülmesine 28 ve 29 Ağustos'ta devam edilecek. | 18.07.2018 - 12:03 | Anadolu Ajansı | ['Türkiye', 'Selahattin Demirtaş', 'hdp'] | Demirtaş'ın tahliye istemine ret | Türkiye | https://www.ntv.com.tr/turkiye/demirtasin-tahliye-istemine-ret,IsNop7-KTkyfSHona8ML4A |
Fransa Cumhurbaşkanı Macron'un 3 aylık makyaj gideri olarak Elysee Sarayı'na 26 bin euro'luk fatura gönderildiği ortaya çıktı. | null | Fransa'da Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un özel makyözünün, üç aylık makyaj bedeli olarak 26 bin euro tutarında faturayı Cumhurbaşkanlığı Sarayı Elysee'ye gönderdiği açıklandı. Le Point dergisinde yer alan habere göre, Macron'un makyaj işlemlerini yapan Natacha M. isimli kişi, Elysee Sarayı'na 10 ve 16 bin euro tutarında iki ayrı fatura gönderdi. Faturuların Elysee Sarayı tarafından doğrulandığı bildirilirken, önceki Cumhurbaşkanı François Hollande'ın aksine Macron'a özel makyöz ve kuaför istihdam edilmediği, bu hizmetlerin dışarıdan karşılandığı kaydedildi. Hollande döneminde Elysee Sarayı'nda istihdam edilen makyöze aylık 6 bin, kuaföre ise 10 bin euro maaş verildiği ortaya çıkmıştı. | 24.08.2017 - 16:35 | Anadolu Ajansı | ['Dünya', 'Emmanuel Macron', 'Fransa'] | Macron'a 26 bin euro'luk makyaj faturası | Dünya | https://www.ntv.com.tr/dunya/macrona-26-bin-eurolukmakyaj-faturasi,5fDfDB9-UUCqbIh1LPpRpw |
Türk Telekom, Türkiye’nin dört bir yanını limitsiz internetle buluşturmaya hazırlanıyor. Yeni uygulama öncesinde müşterilerini limitsiz paketlere taşımak için hazırlıklarını tamamlayan Türk Telekom, 1 Ocak’tan itibaren tüm müşterilerine limitsiz internet deneyimi yaşatacak. | null | Türk Telekom, limitsiz internet uygulamasını 1 Ocak’tan itibaren başlatmaya hazırlanıyor. Ocak ayında tüm internet paketlerini limitsiz internete geçirecek olan Türk Telekom’un müşterileri uygulamadan avantajlı çıkacak. Türkiye’nin dört bir yanındaki abonelerini yeni yılda limitsiz internetle buluşturacaklarını belirten Türk Telekom Pazarlama Genel Müdür Yardımcısı Hakan Dursun, “1 Ocak’tan itibaren Evde İnternet ve İşte İnternet limitsiz paketlerimizi güncelleyerek, hem yeni hem de mevcut müşterilerimizi limitsiz paketlere geçireceğiz. Yeni müşterilerimize, ayda sadece 59,90 TL’den başlayan giriş fiyatlarıyla limitsiz paket seçenekleri sunacağız. Yeni dönemde yeni müşterilerimiz farklı hız seçeneklerine sahip limitsiz paketlerimizden dilediklerini seçebilecekler. Mevcut müşterilerimizi de ek hiçbir ücret ödemeden limitsiz paketlere geçirmiş olacağız” dedi. Yeni uygulamanın resmi olarak yürürlüğe girmesiyle birlikte tüm paketlerini limitsiz internete geçireceklerini aktaran Dursun, uygulamadan müşterilerin avantajlı çıkacağını söyleyerek şöyle konuştu: “Ocak ayında başlayacak yeni uygulama ile birlikte Türkiye’nin dört bir yanında hizmet verdiğimiz milyonlarca sabit internet abonemizin internet deneyimlerini iyileştirmeyi amaçlıyoruz. Tüm bu avantajlar sayesinde müşterilerimizin internet deneyimini büyük ölçüde iyileştirmiş ve onlara daha hızlı ve kapsamlı bir internet erişimi sağlamış olacağız”. Türk Telekom’un gelişimi hakkında da bilgi veren Hakan Dursun, Türk Telekom’un 178 yıldır bu ülkenin hizmetinde olduğunu, 33 binden fazla çalışanıyla entegre bir operatör olarak toplam 44,7 milyon müşteriye sahip büyük bir aile olduğunun altını çizdi. Türkiye’nin dört bir noktasında tüketicinin yanında olan Türk Telekom’un yılın ilk 9 ayında 15 milyar TL’nin üzerinde gelir sağlayarak son 10 yılın en yüksek gelir artış oranını elde ettiğini de vurgulayan Dursun, 2005’ten bu yana ülke hazinesine sağladığı 85,8 milyar TL katkı ile Türk Telekom’un Türkiye için çok önemli bir değer olduğunu ifade etti. Konuşmasında, internetin yaygınlaşmasının Türk Telekom’un en büyük önceliklerinden olduğunu, bu amaçla 2005’teki özelleştirmeden bu yana 33,2 milyar TL yatırım yaptıklarını kaydeden Dursun, teknoloji ve altyapı yatırımlarına son hız devam ettiklerini belirtti. Dursun, köklü ve güçlü bir marka olarak “Ülkemizin her iline, ilçesine, kasabasından köyüne gidiyoruz. Çünkü biz Türk Telekom’uz, çünkü biz Türkiye’yiz. Türkiye’deki hanelerin yüzde 90’ından fazlasına interneti götürdük. Bu oran AB ülkeleri seviyesinde. Altyapımızla ülkemizi dijitalleştiriyor, akıllı şehirler oluşturuyoruz. Türkiye’nin en büyük 500 şirketinin tamamına hizmet götürüyoruz” dedi. Dünya liginde üst sıralara gelebilmek için Türkiye’nin fiberleşmesini önemsediklerini belirten Hakan Dursun, Türk Telekom’un 10 yıl önce 117 bin km olan fiber ağını 10 yılda 2 kattan daha fazla artırarak 274 bin km’ye çıkarttıklarını söyledi. Dursun sözlerine şöyle devam etti: “Fiber yatırımlarımızı ayrım yapmadan tüm illerimize yapıyoruz. Şu an itibarıyla 17,9 milyon haneye fiber hizmetimizi götürdük. Ülkemizin yaklaşık yüzde 80’ini fiberleştirdik. Van’ın, Siirt’in, Diyarbakır’ın, Hakkari’nin fiberleşme oranı yüzde 85’lerin üzerinde. Fiberleşmeyle birlikte Türkiye’de internet hızlarını katladık, katlamaya da devam edeceğiz” dedi. Fiberleşme oranının Batı Avrupa’da yüzde 70, Amerika’da ise yüzde 65 olduğunu hatırlatan Dursun, Türk Telekom’un altyapı kalitesinin pek çok ülkenin üzerinde olduğunu da ifade etti. “Türkiye’de internet erişiminin yaygınlaşması ve internet okuryazarlığının artması için çalışan Türk Telekom, 10,6 milyon haneye ve işyerine hizmet veriyor. Son 12 ayda 1,2 milyon yakın yeni hane ve işyerini internetle tanıştıran Türk Telekom sayesinde geçen sene yüzde 48 olan internet penetrasyonu bir senede yüzde 53’ü aştı. Hedefimiz bu rakamı yüzde 70’lere çıkarmak. İnternetin yaygınlaşmasının yanında daha çok kullanılmasını da teşvik ediyoruz. Türk Telekomluların 2014’te 35 GB olan aylık ortalama internet kullanımı, 2018’de 90 GB’a yükselmiş durumda. Yani kullanımı neredeyse 3’e katlamış bulunuyoruz” dedi. | 04.12.2018 - 16:41 | null | ['Teknoloji', 'Ekonomi', 'Türk Telekom'] | Türk Telekom’dan kotasız internet adımı (Milyonlarca aboneyi ilgilendiriyor) | Teknoloji | https://www.ntv.com.tr/teknoloji/turk-telekomdan-kotasiz-internet-adimi-milyonlarca-aboneyi-ilgilendiriyor,t4DxotIP2E2Bxb2qajkVOg |
Başbakan Erdoğan, Didim D-Marin'in açılışında kendisine mektup veren küçük kız ve ailesiyle igili açıklamalarda bulundu. Erdoğan, "Babası Kürt kökenli ancak biz bunu sormuyoruz" dedi. | null | Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Doğuş Grubu yatırımı olan Didim D-Marin'in açılış töreninde kendisine mektup veren küçük kız çocuğu ve ailesiyle ilgili açıklamalarda bulundu. İstanbul Belediyesi'nin iftar yemeği sonrası konuşan ve 19 Ağustos'taki açılış töreninde kendisine mektup veren kız çocuğunu hatırlatan Erdoğan, "Burada Ferit Bey'i görüyorum. Geçenlerde marinasını açmaya gittik. Yanımıza bir yavrumuz geldi ve gözleri yaşlı şekilde bir mektup uzattı. 4 yaşındaki kuzeni bir kuyuya düşmüş ve İzmir 9 Eylül Üniversitesi Hastanesi'nde yatıyormuş. Sonradan öğrendim ki, babası da yanlışlıkla kezzap içmiş ve iç organları zarar görmüş; sıkıntıları var... Ferit Bey yanımda oturuyordu ve 'şu mektuba bir bak, ellerinden öper. Bu hayırı sen hallet' dedim ve mektubu verdim. Sağlık Bakanı'nı da aradım ve kendisi hastaneyle temasa geçti. Ferit Bey'i de ben takip ettim. 'Ne yaptınız?' diye sordum. Sağolsun bu yavrumuza yapılması gereken hayırı en güzel şekliyle yaptılar. O yoksul aileyi barınacakları bir eve sahip kıldılar. Adamcağızı da sağolsunlar işe aldılar" dedi ve konuşmasını 'demokratik açılım'a bağladı: "Bu vatandaşımız da bir Kürt kökenli vatandaşımız. Sen Kürt müsün, Laz mısın, Çerkes misin? diye sormuyorum. Kendisini insan olduğu için seviyorum; farkımız bu. Bunu yapmaya çalışıyoruz." | 04.09.2009 - 23:50 | null | [] | 'Kürt müsün, Laz mısın diye sormuyoruz' | Türkiye | https://www.ntv.com.tr/turkiye/kurt-musun-laz-misin-diye-sormuyoruz,K7ce691ME0-gEAtbYJME9g |
Kanser nedeniyle alınan meme yerine karın bölgesindeki yağ dokusundan meme oluşturuluyor. Aynı anda gerçekleştirilen ameliyattan sonra hastalar memelerinin kaybolmadığını görüyorlar. | null | Süleyman Demirel Üniversitesi (SDÜ) Tıp Fakültesi Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Turgut Ortak, kanser tedavisi nedeniyle memelerini kaybeden kadınların psikolojik sorunlar da yaşamaya başladığını hatırlattı. Plastik cerrahi alanında uygulanan bazı tekniklerle kadınların yeniden memeye kavuşabildiklerini söyleyen Ortak, bu durumdaki kadınlara, ''gereksiz yere kendinizi üzmeyin, psikolojinizi bozmayın'' tavsiyesinde bulundu. Meme kanseri tedavisine yönelik cerrahi yaklaşımların son yıllarda değişkenlik kazandığını vurgulayan Doç. Dr. Ortak, ''önceden meme kanseri tedavisinde öncelikle bütün meme dokusu alınıp, kanserin tekrarlamadığından emin olunduğu zaman, yani iki, üç yıl beklenmesi gerektiği yönünde bir inanış vardı. Son yıllarda yapılan değerlendirmeler sonucunda bu beklemenin çok yararı olmadığı ortaya konuldu'' dedi. Tedavi için memesi alınan kadının ameliyattan uyandıktan sonra meme dokusunun yerinde olmadığını görmesinin büyük bir yıkıma neden olabildiğine işaret eden Ortak, yeni tekniklerle bunun da önüne geçilebildiğini söyledi. Kanserli bölgenin alınmasının hemen ardından, aynı seansta yeni meme oluşturulabildiğini vurgulayan Ortak, ''hastalarımız uyandığında göğüslerinin kaybolmadığını görüyor; hem kanserden kurtuluyorlar hem de göğüsleri yerinde kalıyor. Göğüslerini kaybeden kadınlar, kendilerine karşı güvensizlik hissederler. Bu yöntem ile vücutlarında bir eksikliğin olmadığını görüyorlar ve daha huzurlu yaşıyorlar'' diye konuştu. Yeni yapılan memenin karın bölgesinden sağlanan yağla oluşturulduğunu ifade eden Doç. Dr. Ortak, böylece karın bölgesinde oluşan fazla yağ dokusunun da bu şekilde değerlendirildiğini ifade etti. Ortak, şöyle konuştu: ''Meme dokusundaki kanserli bölgenin temizlenmesi yönünde yapılan ameliyatın özelliğine göre değişik yöntemler var. Ancak en yaygın olarak ve en doğal olarak kullandığımız, karında, özellikle doğum yapmış hanımlarda göbek ve kıllı bölge arasındaki karın estetiğinde kaldırıp attığımız yağ dokusunu, karın bölgesindeki bir kasla birlikte, alınmış olan meme dokusunun yerine yenisini oluşturmak üzere kullanıyoruz. Bu şekilde zaten büyük çoğunluğu yağ dokusundan oluşan meme dokusuna en doğal ve en yakın dokuyu getirmiş oluyoruz. Hastalar memesi alınacak şekilde ameliyata giriyorlar, onkologlar bu kanserli meme dokusunu aldıktan sonra işlemlerini bitiriyorlar ve biz devreye giriyoruz. Onkologların operasyonunun ardından 1 ile 2,5 saat süren bir ameliyatla karın bölgesindeki fazla yağ dokusunu meme oluşturmak üzere kullanıyoruz.'' Hastaların bu şekilde aynı dokuya sahip bir memeyle karşılaştıklarını ve bu nedenle eksik bir organlarının bulunmadığını hissettiklerini belirten Ortak, psikolojisi, ruhsal durumu, kendine olan güveni düzelen kadının hastalığın artık ölümcül olmadığına da kanaat getirdiğini kaydetti. Erkeklerin de meme kanseri olabildiğini hatırlatan Turgut Ortak, erkeklerde de meme dokusu bulunduğunu ve her iki cinsiyette de meme kanserinin görülebileceğini ifade belirtti. Erkeklerde memenin küçük olması dolayısıyla kanserin geç fark edildiğini işaret eden Ortak, bu durumun hastalığın seyrini olumsuz etkilediğini ve ölümcül olabildiğini sözlerine ekledi. | 03.10.2009 - 11:48 | Anadolu Ajansı | [] | Hem kanser hem meme ameliyatı | Sağlık | https://www.ntv.com.tr/saglik/hem-kanser-hem-meme-ameliyati,ir7oNYY94UyYlY7zJN_9Sg |
Meteoroloji vatandaşları kuvvetli sağanak yağışa karşı uyardı. | cumhuriyet.com.tr | Yağışların, akşam saatlerinden sonra Adana’nın doğu ilçeleri, Osmaniye çevreleri ve Hatay’ın kıyı ilçelerinde yerel olarak kuvvetli olmak üzere genellikle yağmur ve sağanak, gece saatlerinde İç Anadolu’nun kuzeydoğusunun yükseklerinde karla karışık yağmur ve kar şeklinde olması bekleniyor. Bu sabah ve gece saatlerinde Doğu Karadeniz’in iç kesimleri ile Doğu Anadolu’nun kuzey ve doğusunda buzlanma ve don olayı ile birlikte iç ve doğu bölgelerde yer yer pus ve sis hadisesi görüleceği tahmin ediliyor. Hava sıcaklığı, kuzey ve iç kesimlerde 2 ila 4 derece azalacak. Rüzgar ise genellikle güney ve güneybatı, kuzeybatı kesimlerde kuzeydoğu yönlerden hafif ara sıra orta kuvvette esecek. Yağışların, akşam saatlerinden sonra Adana’nın doğu ilçeleri, Osmaniye çevreleri ve Hatay’ın kıyı ilçelerinde yerel olarak kuvvetli olması beklenirken Meteoroloji yağış anında kuvvetli rüzgar, su baskını, yıldırım, ulaşımda aksamalar gibi yaşanabilecek olumsuzluklara karşı dikkatli ve tedbirli olunması gerektiğini bildirdi. MARMARA: Parçalı ve çok bulutlu, güney ve doğusunun aralıklı yağmur ve sağanak yağışlı geçeceği tahmin ediliyor. EGE: Çok bulutlu, bölge genelinin yağmur ve sağanak yağışlı geçeceği tahmin ediliyor AKDENİZ: Parçalı ve çok bulutlu, bölge genelinin sağanak yağışlı geçeceği tahmin ediliyor. Yağışların akşam saatlerinden sonra Adana’nın doğu ilçeleri, Osmaniye çevreleri ve Hatay’ın kıyı ilçelerinde yerel olarak kuvvetli olması bekleniyor. İÇ ANADOLU: Parçalı ve çok bulutlu, Çankırı dışında bölge genelinin yağmur ve sağanak yağışlı, gece saatlerinde kuzeydoğusunun yükseklerinin karla karışık yağmur ve kar yağışlı geçeceği tahmin ediliyor. BATI KARADENİZ: Parçalı ve çok bulutlu, Düzce, Zonguldak, Bartın ve Sinop çevrelerinin aralıklı yağmur ve sağanak yağışlı geçeceği tahmin ediliyor. ORTA VE DOĞU KARADENİZ: Parçalı ve çok bulutlu, bölge genelinin aralıklı yağmur ve sağanak yağışlı geçeceği tahmin ediliyor. Bu sabah ve gece saatlerinde Doğu Karadeniz’in iç kesimlerinde buzlanma ve don olayı ile birlikte yer yer pus ve sis hadisesi bekleniyor. DOĞU ANADOLU: Parçalı ve çok bulutlu geçeceği tahmin ediliyor. Bu sabah ve gece saatlerinde kuzey ve doğusunda buzlanma ve don olayı ile birlikte yer yer pus ve sis hadisesi bekleniyor. GÜNEYDOĞU ANADOLU: Parçalı bulutlu, öğle saatlerinden sonra Gaziantep ve Kilis çevrelerinin sağanak yağışlı geçeceği tahmin ediliyor. Bu sabah ve gece saatlerinde yer yer pus ve sis hadisesi bekleniyor. İSTANBUL: Parçalı ve çok bulutlu.(11) ANKARA: Parçalı ve çok bulutlu, hafif yağmur ve sağanak yağışlı.(12) İZMİR: Çok bulutlu ve sağanak yağışlı.(15) ADANA: Parçalı ve çok bulutlu, aralıklı sağanak yağışlı gececeği tahmin ediliyor. Yağışların akşam saatlerinden sonra doğu ilçelerinde yerel olarak kuvvetli olması bekleniyor.(19) ANTALYA: Parçalı ve çok bulutlu, aralıklı sağanak yağışlı.(18) ESKİŞEHİR: Parçalı ve çok bulutlu, hafif yağmur ve sağanak yağışlı.(11) SAMSUN: Parçalı ve çok bulutlu, aralıklı yağmur ve sağanak yağışlı. (12) TRABZON: Parçalı ve çok bulutlu, aralıklı yağmur ve sağanak yağışlı.(14) ERZURUM: Parçalı ve çok bulutlu.(3) DİYARBAKIR: Parçalı bulutlu.(15) | 1 Mart 2015 Pazar, 12:41 | cumhuriyet | null | Dikkat.. Meteoroloji uyardı | turkiye | http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/turkiye/224219/Dikkat.._Meteoroloji_uyardi.html |
Türkiye, Rusya ve İran Dışişleri Bakanlarının Kazakistan'ın Astana kentinde bir araya geleceği belirtildi | HABERTURK.COM | İstanbul'da Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve İran Cumhurbaşkanı Ruhani arasında yapılması planlanan zirveden iki hafta önce üç ülkenin dışişleri bakanlarının Kazakistan'ın Astana kentinde bir araya geleceği belirtildi. Ayrıntılar geliyor... | 19.02.2018 - 17:17 | haberturk | [] | Türkiye, Rusya, İran dışişleri bakanları Astana'da toplanacak! | Dünya | https://www.haberturk.com/turkiye-rusya-iran-disisleri-bakanlari-astana-da-toplanacak-1844673 |
Demir Grup Sivasspor'da Teknik Direktör Tamer Tuna ile yollar ayrıldı. Tamer Tuna, hocaların ve kulüplerin bazen değişime ihtiyacı olabileceğini belirtirken, Başkan Mecnun Otyakmaz ise "Stattaki atmosfer negatife dönmüştü. Kan değişikliğine ihtiyaç duyduk" dedi. | (DHA) | Spor Toto Süper Lig'in ilk 11 haftasında istediği sonuçları alamayan ve düşme hattının üzerinde bulunan Demir Grup Sivasspor'da Teknik Direktör Tamer Tuna dün akşam yönetimle yaptığı toplantının ardından karşılıklı anlaşarak görevinden ayrıldı. Kırmızı-beyazlı ekibin ligin 12. haftasında oynayacağı Beşiktaş maçı öncesi görevinden ayrılan Tuna takımın başında son kez antrenmana çıktı. Antrenman öncesi futbolcularla vedalaşan Tuna daha sonra basın mensupların açıklamalarda bulundu. Tuna, "Sivasspor sezon başından itibaren açıkçası 11 haftalık süreçte futbol anlamında ya da oyun anlamında buradaki felsefe ve kulüp anlayışı olarak oldukça iyi bir seviyede futbol oynadı. Yaptığımız çalışmalar, istikrarlı görüşler ve fikirler bazen ayrılsa da hem karakter olarak hem yapı olarak iyi bir yerde görev aldım. Dünkü maçın öncesinde de takımın menfaati, Sivasspor'un menfaati adına bazı fikirlere sahiptik. Sezon başından gelen kendi anlayışımız ve bazı planlamalarla ilgili bir noktadaydık. Ama futbolun Türkiye'deki gerçekleri sonuç ya da taraftar mutluluğu memnuniyeti, dün yaşadığımız son iki dakikalık süreçteki memnuniyetsizlik, mutsuzluk, hem Sivasspor'un geleceği ve bugünden itibaren yaşayacakları dönem adına hem de kendi mutluluğum ve huzurum adına fikir alışverişi yaptık. Başkanımın, benim ve yönetimin bu konuda neler yapabileceğimizle ilgili ortaya çıkan, aslında bugüne kadar verdiğim mücadele ve vermek istediğim mücadele ile düşündüklerimle ilgili bazı görüşlerde bulunduk" dedi. Bazen sonuç almak için diğer menfaatleri veya artıları düşünmek gerektiğini ifade eden Tuna, "Bu menfaatlerin içinde burada değişime ihtiyaç olduğunu öngördük. Oldukça iyi bir çalışma anlayışı ve Sivasspor'un ekonomik anlamda potansiyeli, tesisleşmesi, yapısı, şehrin bana verdiği destek, takıma olan inançları, takımın aslında 11 haftanın tüm coşkusu kendi düşünce ve felsefe anlayışımla ilgili bir plandı. Ama futbol böyle. Bazen hocaların ve kulüplerin değişime ihtiyacı olabiliyor. Bugünkü karar benim ve Sivasspor'un geleceği adına önemli" diye konuştu. Kulüp Başkanı Mecnun Otyakmaz ise çok üzgün olduğunu belirterek, "Hep Sivasspor'da uzun vadeli projeler yapmaya arzu ettim. Bu projelerden bir tanesi de Tamer hocamızdı. Geçmiş yıllarda bir birliktelik yaşamıştık. Kendisi yakından tanıdığımız karakterini, futbol anlayışını, hedeflerini ideallerini bildiğimiz bir arkadaşımız. Onunla belki bu hayallerimi gerçekleştirebilirim diye düşünmüştüm. Uzun vadeli projelere imza atar, Türk futboluna hep birlikte hizmet ederiz diye düşünmüştüm. Ama maalesef futbol sonuç odaklı bir oyun ne kadar iyi şeyler yaparsak yapalım, sonunda eğer arzu ettiğiniz sonuca ulaşamıyorsanız kimseyi memnun edemiyorsunuz. Kendiniz de mutsuz oluyorsunuz. Dolayısıyla bir mutsuzluk süreci gündemdeydi. Daha fazla sıkıntılı süreçlere meydan vermemek için hem hocamızın kariyeri açısından hem Sivasspor'un menfaati açısından oturup konuştuk. Kan değişikliğinin iyi olacağı bir karar ortaya çıktı. Karşılıklı olarak tamamıyla her şey konuşuldu. Hem hocamıza hem de bize yakışır şekilde son antrenmanımızı hep birlikte yapıp arkadaşlarla vedalaşıp bu açıklamayı yapma zarureti doğdu" ifadelerini kullandı. Dün akşam oynanan Atiker Konyaspor maçındaki taraftarın tepkisinin sorulması üzerine konuşan Başkan Otyakmaz, "Taraftar sonuç odaklıdır, günceldir. Hemen gördüğüne göre yorum yapar. O andaki adrenalinle birlikte daha uzun vadeli düşünemez. Burada bizim dikkatimizi çeken stattaki pozitif atmosferin ortadan kalkıyor olmasıydı ve sıkıntılı olan oydu. Yoksa taraftar bugün tepki gösterir yarın alkışlar omuzlara alır. Stattaki negatif atmosfer bizi mutsuz etti. Taraftar da bu durumdan mutsuz. Şimdi onlara yeni bir ortam sağlamak gerekiyor. Hem kulübümüz hem de hocamız için daha iyi olacağını düşünüyorum" şeklinde konuştu. | 6 Kasım 2018 Salı, 13:07 | cumhuriyet | null | Sivasspor'da Tamer Tuna istifa etti | futbol | http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/futbol/1132754/Sivasspor_da_Tamer_Tuna_istifa_etti.html |
İzmit'te, 26 yaşındaki Fethullah Üçüncü, Fethullah Gülen ile aynı ismi taşımamak için ismini değiştirmek amacıyla mahkemeye başvurdu. Fethullah Üçüncü, Fethullah Gülen ile aynı ismi taşımaktan utandığını ifade etti. | DHA | İzmit'te çay ocağı işleten, evli 2 çocuk babası Fethullah Üçüncü, Kocaeli Adliyesi'ne gelerek Asliye Hukuk Mahkemesi'ne ismini değiştirmek için dilekçe verdi. Arkadaşlarının ismi nedeniyle kendisi ile dalga geçtiğini söyleyen Fethullah Üçüncü, isminin 'Halil Efe Üçüncü' olarak değiştirilmesini talep etti. Fethullah Üçüncü, Fethullah Gülen ile aynı ismi taşımak istemediğini belirterek, "15 Temmuz günü Fethullahçı terör örgütünce ülkemizde kalkışılan darbe girişimi nedeniyle ülkemizi ele geçirmeye teşebbüs eden terörist başı ile aynı ismi taşımak istemiyorum. Bundan sonra aynı ismi taşımak vicdanen beni rahatsız edecek. Bu nedenle terör örgütü elebaşı olan Fethullah Gülen ile aynı ismi taşımak istemediğimden dolayı ismimin 'Halil Efe Üçüncü' olarak değiştirilmesini istiyorum" dedi. | 18 Temmuz 2016 Pazartesi, 16:19 | cumhuriyet | null | Fethullah ismini değiştirmek için mahkemeye başvurdu | turkiye | http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/turkiye/569727/Fethullah_ismini_degistirmek_icin_mahkemeye_basvurdu.html |
HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, Çipras ile görüştü. Yüksekdağ, Çipras'ın "Çizginizde ısrar etme azminiz hayranlık duyduğumuz bir duruş" dediğini açıkladı... | null | Resmi görüşmeler için ankara'ya gelen Yunanistan Başbakanı Aleksis Çipras, HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ ve HDP heyeti ile görüştü. Basına kapalı gerçekleşen ve 1 saat 15 dakika süren görüşmenin ardından açıklama yapan Yüksekdağ, parti heyetleri arasında verimli bir görüşme gerçekleştiğini kaydetti. Çipras'la karşılıklı planlamalar çerçevesinde bir araya geldiklerin belirten Yüksekdağ, "Bizlerin Yunanistan Hükümeti ve Syriza ile ilişkisi, sadece bu görüşmeden ibaret değildir. Bizler aynı zamanda, Syriza'yı sınırın ötesindeki kardeş partimiz olarak gördük ve değerlendirdik" dedi. Syriza ile gerek muhalefet döneminde gerekse de hükümet görevini aldıkları dönemde karşılıklı dayanışma ve işbirliği içerisinde hareket etmeyi esas aldıklarını anlatan Yüksekdağ, şunları kaydetti: "Bu daha önceye dayanan dayanışma temelli ilişkilerimizden ötürü, oldukça samimi, açık, doğrudan bir görüşme gerçekleştirdiğimizi söyleyebilirim. Gündeme getirilen konular, bölgede Ortadoğu'dan Balkanlar'a kadar alanda, bir bölgesel barış sürecinin geliştirilmesiydi. Sayın Çipras da bölgesel barışın geliştirilmesi noktasındaki dileklerini ve çabalarını dile getirdi. Bizler de bu konuda Türkiye'deki bir muhalefet partisi olarak gösterdiğimiz çabayı ve bölgesel barış siyasetimizi kendileriyle paylaştık." Mültecilerin ve göç sorununun insanlık trajedisine dönüştüğünü bildiren Yüksekdağ, mülteciler ve göç sorunu çözümünün bölgede bir barış siyasetinin geliştirilmesiyle mümkün olacağını savundu. Çipras'ın Suriye'de ve Türkiye'de bir "barış zemininin" oluşturulmasının önemli olduğuna vurgu yaptığını belirten Yüksekdağ, "Çipras'ın vurguladığı noktalardan birisi de aynı zamanda Türkiye'de Kürt sorununda çözüm ve demokratikleşme sürecinin ve müzakere sürecinin yeniden başlatılması vurgusu oldu. Bunu aynı zamanda hükümetle ve Başbakan'la yaptıkları görüşmede de dile getirdiğini ifade etti. Bunu sadece Türkiye'de barış çabası ve siyaseti olarak değil, Suriye'de Ortadoğu'da ve Balkanlar’a kadar uzanan bir alanda barış ve demokratik bir siyasetin geliştirilmesi ihtiyacı olarak tarif ettik karşılıklı" diye konuştu. Yüksekdağ, şöyle devam etti: "İki ülke arasındaki dayanışmanın, işbirliğinin geliştirilmesi ve Ortadoğu'dan Balkanlar'a Türkiye'den Yunanistan'a bir kardeşlik köprüsünün oluşturulması temelinde işbirliğimizi ve birlikte çalışma çizgimizi geliştirme yönünde karşılıklı bir irade ortaya koyduk. Görüşme sonunda kendileri bizleri parti heyetimizi eş genel başkanlarımızı Yunanistan'a, Atina'ya davet ettiler. Bundan sonraki dönemde iki parti ve iki ülke arasındaki ilişkileri sistematik bir biçimde sürdürme kararlılığımızı ifade ettik." Çipras'ın HDP'nin siyasi çizgisine olan hayranlığını da dile getirdiğini belirten Yüksekdağ, "Sayın Çipras, Türkiye'de çok zorlu bir demokrasi mücadelesi yürütülüyor. Bu kadar zorlu koşullarda sizlerin bu direnme azmini ve çizginizde ısrar etme azmini göstermiş olmanız bizim ilham aldığımız ve hayranlık duyduğumuz bir duruş diye ifade etti. Biz tabi kimsenin gerek Çipras gerekse de başka bir siyasetçinin hayranlığını uyandırma kaygısı ile değil Türkiye'de gerçek anlamda demokratik yaşamı oluşturulması kaygısı ile mücadele ediyoruz. Sayın Çipras'ın sözleri siyasi nezaket" ifadelerini kullandı. | 19.11.2015 - 10:01 | Anadolu Ajansı, DHA | ['Siyaset', 'Dış Politika', 'Türkiye'] | Çipras, Ankara'da Figen Yüksekdağ ve HDP heyeti ile görüştü | Türkiye | https://www.ntv.com.tr/turkiye/cipras-ankarada-figenyuksekdag-ve-hdp-heyeti-ilegorustu,ZIdgm-Twd0C3wkpFVCCGVw |
Kocaeli'de, kredi notu düşük olan ve bankadan kredi almakta zorlanan insanları kredi verme vaadiyle dolandıran 22 kişi, Kocaeli ve İstanbul'da düzenlenen operasyonla gözaltına alındı. | null | Gebze Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yürütülen soruşturma kapsamında Kocaeli Emniyet Müdürlüğü Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, kredi notu düşük insanlara kredi verme vaadi ve konteyner satışı ile ilgili görüşme yaparak dolandırıcılık yaptıkları belirlenen kişileri takibe aldı. Polis bugün, Kocaeli ve İstanbul'da operasyon düzenledi. 22 kişi gözaltına alınırken, yapılan aramalarda 28 cep telefonu, 1 hard disk, 22 sim kart, 8 hafıza kartı, 4 flash bellek, ayrıca bir miktar uyuşturucu madde olduğu değerlendirilen madde ele geçirildi. 3 kişinin yakalanması için çalışmalar devam ediyor. | 26.07.2019 - 15:33 | DHA | ['Türkiye', 'Kocaeli', 'haber'] | Kredi dolandırıcılarına operasyon: 22 gözaltı | Türkiye | https://www.ntv.com.tr/turkiye/kredi-dolandiricilarina-operasyon-22-gozalti,_QVpuERyYUS-8Q9aRG5MrA |
Hindistan'ın kuzeyinde 26 kişinin daha sahte içkiden öldüğü bildirildi. | null | Emniyet yetkilisi Ashok Kumar, başkent Yeni Delhi'nin 306 kilometre doğusunda Uttar Pradeş eyaletinde 26 kişinin sahte içkiden hayatını kaybettiğini açıkladı. Hindistan'ın Uttarakhand eyaletinde de sahte içki tüketen 13 kişi yaşamını yitirmişti. Polisin sahte içki sattığından şüphelenilen 8 kişiyi gözaltına aldığı, yerel yönetimlerin 12'si polis 35 kamu çalışanını görevden uzaklaştırdığı belirtildi. | 09.02.2019 - 11:16 | Anadolu Ajansı | ['Dünya', 'Hindistan', 'haber', 'alkol'] | Hindistan'da sahte içkiden ölümler artıyor | Dünya | https://www.ntv.com.tr/dunya/hindistanda-sahte-ickiden-olumler-artiyor,1TpHnW23zUifZNTqL29VkQ |
Sağlık Bakanlığı, tartışmalı iki doku nakli operasyonuna imza atan Hacettepe Üniversitesi’nin kompozit doku nakli ruhsatını iptal etti. Bakanlık, Akdeniz Üniversitesi'ne ise uyarıda bulundu. | null | Sağlık Bakanlığı Kompozit Doku Nakli Komisyonu, Akdeniz Üniversitesi, Hacettepe Üniversitesi ve Gazi Üniversitesi’nde gerçekleştirilen yüz ile çift kol ve çift bacak nakillerini masaya yatırdı. Kompozit Doku Nakli Komisyonu, Gazi Üniversitesi ve Akdeniz Üniversitesi'ndeki yüz nakillerin kriterlere uygun olduğunu bildirdi. Komsiyon, Hacettepe Üniversitesi'nde yapılan yüz nakli ile çift kol ve bacak naklinin kriterlere uygun olmadığına karar verdi. Kararı oybirliğiyle alan komisyon, Hacettepe Üniversitesi'nin Kompozit Doku Nakli Ruhsatı'nı iptal etti. Kararda, "Yüz naklinin endikasyona uygun olmadığı, ekstremite naklinin ise endikasyon dışında olduğu tespit edildi" denildi. Komisyon ayrıca Akdeniz Üniversitesi'nde yapılan kol ve bacak nakli operasyonununda bacak naklinin kriterlere uymadığı gerekçesiyle üniversiteyi uyarma kararı aldı. Hacettepe Üniversitesi'nde geçtiğimiz ay gerçekleştirilen iki ayrı operasyonda Cengiz Gül adlı hastaya yüz nakli yapılmıştı. Dünyada ilk kez gerçekleştirilen çift kol ve çift bacak naklinde ise Şevket Çağlar isimli hasta hayatını kaybetmişti. | 23.03.2012 - 15:43 | null | [] | Hacettepe'ye iptal, Akdeniz'e uyarı | Sağlık | https://www.ntv.com.tr/saglik/hacettepeye-iptal-akdenize-uyari,O2W7BmxvjEu0QGsjCMi3Mg |
Konya'da düzenlenen 'FETÖ' operasyonunda gözaltına alınan 68 askerden 36'sı tutuklandı. 32 askerin ise 'itirafçı' olduğu ve adli kontrol şartıyla serbest bırakıldığı açıklandı. | (DHA) | Konya merkezli 7 ilde düzenlenen operasyonda gözaltına alınan 68 askerin sorgusu tamamlandı. Tamamı muvazzaf olan askerlerden 36’sı tutuklandı. Askerlerden 32’si de ‘etkin pişmanlık’ hükümlerinden yararlanıp itirafçı olmaları üzerine adli kontrol kararıyla serbest bırakıldı. Konya Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talimatıyla, Türk Hava Kuvvetleri’nde görevli 62, Deniz Kuvvetleri’nde görevli 4, Kara Kuvvetleri’nde görevli 2, Jandarma Genel Komutanlığı’nda 2 olmak üzere; 2 albay, 7 yüzbaşı, 36 üsteğmen, 3 teğmen ve 22’si astsubay toplam 70 kişi hakkında yakalama kararı verildi. Bunun üzerine geçen 10 Ekim günü, Konya merkezli aralarında İstanbul, Ankara, İzmir, Kayseri, Eskişehir ve Yalova’nın da bulunduğu 7 ilde eşzamanlı operasyon düzenlendi. Operasyonda 68 asker gözaltına alındı, 2 kişi ise aranıyor. | 22 Ekim 2017 Pazar, 20:39 | cumhuriyet | null | Konya'da 'FETÖ' soruşturması kapsamında 36 asker tutuklandı | turkiye | http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/turkiye/850573/Konya_da__FETO__sorusturmasi_kapsaminda_36_asker_tutuklandi.html |
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'nın hazırladığı ''Türk Gıda Kodeksi Buğday Unu Tebliği'' taslağına göre, ekmeklik buğday ununda kepek miktarı daha da artacak. | null | Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, ''Türk Gıda Kodeksi Buğday Unu Tebliği'' taslağını hazırlayarak ilgili kamu, kurum ve kuruluşları ile üniversitelerin görüşüne açtı. Taslağa göre, ekmeklik buğday unlarında Tip 550, 650 ve 850 tanımları kaldırılırken, ekmeklik buğday unu tek grupta tanımlandı. Ekmeklik buğday ununda kül miktarı kuru maddede en az 0,70, en çok 0,90 olarak belirlendi. Bu şekilde ekmek yapımında kullanılan unun kepek miktarı arttırılmış olacak. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'nın 4 Ocak 2012 tarihinde yayımlanan ''Türk Gıda Kodeksi Ekmek ve Ekmek Çeşitleri Tebliği'' ile ekmekteki kepek oranı artırılmış ve kepek oranı en az yüzde 0,65 en çok yüzde 1,1 olarak belirlenmişti. | 15.10.2012 - 12:59 | Anadolu Ajansı | [] | Ekmekteki kepek artacak | Sağlık | https://www.ntv.com.tr/saglik/ekmekteki-kepek-artacak,bVX3jHK4DEm-bzB5AyEBgA |
Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Ban Ki-mun, KKTC Cumhurbaşkanı Akıncı ile telefonda görüştü | AA | BM Genel Sekreteri , KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ile telefonda görüştü. KKTC Cumhurbaşkanlığından alınan bilgiye göre, Ban, Akıncı'yı telefonla arayarak, Kıbrıs'ta devam eden müzakere sürecine verdiği desteği yineledi. Cumhurbaşkanı Akıncı da BM Genel Sekreterine, İsviçre'nin Mont Pelerin kasabasındaki Kıbrıs müzakerelerine ilişkin bilgi vererek, Türk tarafının yapıcı tutumunu ve attığı olumlu adımları anlattı. Görüşmede, Akıncı ayrıca Ban'a müzakerelerdeki Kıbrıs Türk tarafının 2016 yılı çözüm hedefini ve kararlılığını yineledi. Kıbrıs'ta müzakereler, KKTC Cumhurbaşkanı Akıncı'nın göreve gelmesinin ardından Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri'nin Kıbrıs Özel Danışmanı Espen Barth Eide'nin arabuluculuğunda 15 Mayıs 2015'te yeniden başlamıştı. Taraflar, 20-21 Kasım'da İsviçre'nin Mont Pelerin kasabasında yürütülen müzakerelerden de sonuçsuz ayrılmıştı. | 23.11.2016 - 22:46 | haberturk | ['ban ki-mun', 'mustafa akıncı'] | Ban Ki-mun, Mustafa Akıncı ile telefonda görüştü | Gündem | https://www.haberturk.com/gundem/haber/1327878-ban-ki-mun-mustafa-akinci-ile-telefonda-gorustu |
Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar, Irak'ın başkenti Bağdat'a gitti. Orgeneral Akar, Irak Savunma Bakanı İrfan el-Hiyali ve Iraklı mevkidaşı Osman el-Ganimi ile görüşme gerçekleştirdi. | null | haberi! Genelkurmay Başkanı Orgeneral , Irak'a sürpriz bir ziyaret gerçekleştirdi. Irak'ın başkenti Bağdat'a giden Orgeneral Akar, Iraklı mevkidaşı Osman el-Ganimi tarafından resmi törenle karşılandı. Orgeneral Akar, Bağdat'taki Savunma Bakanlığı'nda düzenlenen resmi karşılama töreninin ardından Irak Savunma Bakanı İrfan el-Hiyali ile görüştü. Ardından Akar ve beraberindekiler, Irak Genelkurmay Başkanı Ganimi ile heyetler arası görüşme gerçekleştirdi. Türkiye ve Irak yönetimi PKK ile mücadelede işbirliği konusunda mutabakat sağlamıştı. Akar'ın ziyaretinin de bu amaçla olduğu belirtiliyor. | 01.03.2018 - 16:58 | NTV Haber, Anadolu Ajansı | ['Gündem', 'Türkiye', 'son dakika', 'Irak', 'son dakika haberleri', 'haber', 'Hulusi Akar'] | Genelkurmay Başkanı Org. Hulusi Akar'dan Irak'a sürpriz ziyaret | Türkiye | https://www.ntv.com.tr/turkiye/genelkurmay-baskani-org-hulusi-akardan-iraka-surpriz-ziyaret,HFaZeFTVN0ut7RHFMENWCQ |
İsrail ordusunun, inşaat malzemesi taşıyan araçların Gazze'ye girişine izin verdiği bildirildi. | null | Malzemelerin militanlarca kullanılabileceği endişesiyle şimdiye kadar yalnızca uluslararası projelerde kullanılan malzemelerin ithal edilmesine izin veren İsrail'in, özel mülkiyetli fabrikaların onarımında kullanılacak inşaat malzemelerini taşıyan iki kamyona bugün giriş izni verdiği kaydedildi. Kamyonların girişi Filistinli yetkililer tarafından da doğrulanırken, İsrailli askeri yetkililer, gelecek günlerde daha fazla sayıda aracın girişine izin verileceğini belirtti. | 17.11.2011 - 10:00 | Anadolu Ajansı | [] | İsrail'den inşaat malzemelerine izin | Dünya | https://www.ntv.com.tr/dunya/israilden-insaat-malzemelerine-izin,SFN7aSGoVU2ltl4Ig4-tsg |
Antalyaspor Teknik Direktörü Bülent Korkmaz, son dakikada gelen gole üzüldüklerini kaydetti | null | Spor Toto Süper Lig’in 8. haftasında , sahasında ağırladığı Galatasaray’a 1-0 mağlup oldu. Karşılaşmanın ardından düzenlenen basın toplantısında konuşan Korkmaz, oyuncularını mücadelelerinden dolayı kutladığını söyledi. Futbolcularının sahada ellerinden geleni yaptığını dile getiren Korkmaz, “Sadece gol olmadı. Son dakikada gelen gol ve bizim adımıza kaçan goller bizleri üzdü. Hücumda maalesef hamle yapacak oyuncular olmadığı için iyi savunma yönünü yapmaya çalıştık. Ama dediğim gibi son dakikada gelen gol bizleri üzdü. Mücadeleye devam" dedi. Bir gazetecinin sorusu üzerine, VAR sisteminin iyi işlediğini sözlerine ekleyen Bülent Korkmaz, “Hakemler artık sonucu etkileyecek hareketleri VAR ile çözmeye çalışıyorlar. Bizim aleyhimize verilen penaltıyı VAR sistemi ile öğrendik. Bu sistem şu an için doğru işliyor" diye konuştu. | 06.10.2018 - 22:30 | haberturk | ['bülent korkmaz', 'antalyaspor', 'galatasaray'] | Bülent Korkmaz: “Son dakikalarda gelen gol bizleri üzdü” | Futbol | https://www.haberturk.com/bulent-korkmaz-son-dakikalarda-gelen-gol-bizleri-uzdu-2170615-spor |
Dışişleri Bakanlığı, "Bosna Kasabı" Ratko Mladic'e müebbet hapis cezası verilmesi kararına ilişkin, "Kararın, Bosna Hersek’te ve bölgede toplumsal barış ve uzlaşıya hizmet etmesi, ayrıca dünyanın başka yerlerinde ne yazık ki devam etmekte olan krizlerde benzer suçların tekrarlanmaması için örnek oluşturması ümit edilmektedir" ifadesi kullanıldı. | null | Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan yazılı açıklamada, Eski Yugoslavya Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin (ICTY), Mladiç’i, Bosna Hersek savaşı sırasında 1992-1995 yıllarında işlediği soykırım suçu, insanlığa karşı suçlar, savaş hukuku ihlalleri ve diğer suçlarından ötürü ömür boyu hapis cezasına mahkum ettiği hatırlatıldı. ICTY'nin Mladiç kararının, Bosna Hersek’te insanlığa karşı işlenmiş olan hiçbir suçun, bu konuda münhasıran yetkili mahkemelerce cezasız bırakılmayacağının ortaya konması açısından önemli olduğuna dikkati çekilen açıklamada, "Kararın, Bosna Hersek’te ve bölgede toplumsal barış ve uzlaşıya hizmet etmesi, ayrıca dünyanın başka yerlerinde ne yazık ki devam etmekte olan krizlerde benzer suçların tekrarlanmaması için örnek oluşturması ümit edilmektedir" ifadesine yer verildi. "Bosna kasabı" olarak bilenen eski Sırp komutan Mladic hakkında ICTY, soykırım dahil çeşitli savaş suçlarından müebbet hapis cezası vermişti. | 22.11.2017 - 18:19 | Anadolu Ajansı | ['Dünya'] | Mladiç kararına ilişkin Dışişleri Bakanlığı'ndan açıklama | Türkiye | https://www.ntv.com.tr/turkiye/mladic-kararina-iliskin-disisleri-bakanligindan-aciklama,xqy62YC1skGcM7Y6GSbX2w |
Mersin’in Tarsus ilçesinde karne gününde çıkan kavgada, başını duvara çarpan 7’inci sınıf öğrencisi Oğulcan Ferli hayatını kaybetti. | null | Tarsus ilçesinde Atatürk İlköğretim Okulu öğrencisi Oğulcan Ferli, karne almak üzere geldiği okulda 7'nci sınıf öğrencisi D.Ç. ile koridorda henüz bilinmeyen bir nedenle tartıştı. Tartışmanın kavgaya dönüşmesi sonucu iddiaya göre D.Ç., Oğulcan Ferli'yi itti. Dengesini kaybeden Ferli, başını duvara çarptı. Çarpmanın etkisiyle bayılan Ferli, okula çağrılan ambulansla Tarsus Devlet Hastanesi'ne götürüldü. Acil serviste Ferli'nin, durduğu anlaşılan kalbi tekrar çalıştırıldı. Aynı zamanda beyin kanaması da geçirdiği belirlenen Oğulcan Ferli, yoğun bakıma alındı. Ancak genç, yapılan tüm müdahaleye rağmen yaşamını yitirdi. Olaya karışan D.Ç., Çocuk Bürosu'na götürülerek soruşturma başlatıldı. | 09.06.2012 - 14:32 | null | [] | Karne gününde çıkan kavga ölümle bitti | Türkiye | https://www.ntv.com.tr/turkiye/karne-gununde-cikan-kavga-olumle-bitti,6KSFlRbETUKHkv3oFaGmuQ |
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Topbaş, Zeytinburnu sahilinde özel bir firmaya ait inşaatı devam eden binaların İstanbul'un Salacak'tan bakılan şeklini etkilemediğini, başka noktalardan bakıldığında ise silüete giren noktaları bulunduğunu söyledi. | null | İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, Dünya Su Konseyi Başkanı Lois Fauchon ve Marsilya Belediye Başkan Yardımcısı Martine Vassal'ı belediyenin Saraçhane'deki binasında kabul etti. Kabulün ardından bir gazetecinin ''Bir gazetede, Zeytinburnu'nda özel bir firmaya ait inşaatı devam eden binaların İstanbul'un silüetini bozduğu yönünde bir haber ve fotoğraf var. Bu bina ile ilgili bir girişimde bulunuldu mu?'' diye sorduğu Topbaş, binanın maalesef hoş olmayan bir görüntü oluşturduğunu ve konuyu takip ettiklerini söyledi. İnşaatı devam eden binanın İstanbul'un gravürü denilen Salacak'tan bakılan şeklini etkilemediğini, başka noktalardan bakıldığında ise silüete giren noktaları olduğunu belirten Topbaş, şöyle konuştu: ''Özellikle İmar Daire Başkanlığımız var, ilgili birimdeki arkadaşlarımıza yeni bir çalışma verdik. İstanbul'un bütün topografik alanlarında yeni bir kodlama, mevcut topografik yapı genelinde kodlarla yeniden belirlemeler yapacağız. Bundan sonra asla böyle bir olumsuzluğun ortaya çıkmaması için gerekli çalışmalar yapılacak. Bu, bundan sonrası için. Bununla ilgili de farklı girişimlerimiz var. Bunu da daha sonra açıklarız. Bu çalışma yapılıyor. Bizim arzu ettiğimiz, özellikle İstanbul'da yüksek yapılar yapılabilecek alanlar var ama Tarihi Yarımada'yı etkileyen ve özellikle bizim miras yapılarına baktığımız alanları etkileyen yapılar olmaması gerekiyor. Bütün bu silüetler, doğal silüetin dışındaki yapılar insanlar tarafından yapılan yapılardır. Doğu Roma'dan, Bizans'tan, Osmanlı'dan, ecdattan kalan gravüre giren bu hattın bozulmaması lazım. Bu konuda hassasiyetimiz var.'' Bir gazetecinin ''Binaya ruhsat verilirken öngörülememiş mi?'' diye sorduğu Topbaş, ''Öngörülememiş demek ki... Maalesef orada bir şeylik var. Orada bir çalışma yapılıyor. Bundan sonra bir daha böyle bir şey olmaması açısından da İstanbul'un topografik kodları, yükseklikleri ile o yükseklik noktalarındaki yapıların yeniden gözden geçirilmesi için bir çalışma yapılmakta'' dedi. Topbaş, ''Zeytinburnu'nda inşaatı devam eden bina ile ilgili ne yapılacak?'' sorusuna ''Bir çalışma yapılıyor, sonra açıklayacağız. Burada maalesef bir eksiklik oluşmuş, bunu görmekteyiz'' yanıtını verdi. | 14.09.2011 - 18:42 | Anadolu Ajansı | [] | 'Salacak'tan bakınca silüet etkilenmiyor' | Türkiye | https://www.ntv.com.tr/turkiye/salacaktan-bakinca-siluet-etkilenmiyor,bfyjJtmnGUCgguaHYKD4WQ |
Çalışan anne oranının yüzde 45'lere yükseldiği Türkiye'de kadınların, ev ve çocuklarının bakımı için günde ne kadar zaman ayırdıkları araştırıldı. | null | Regus Business Tracker tarafından, 13 ülkede, 11 bin işletme üzerinde uygulanan ankete göre, Türkiye'de çalışan anne oranı yüzde 45'lere ulaştı. Türkiye'de kadınların, giderek daha yüksek oranda çalışma hayatının içinde yer almasına karşılık, yasal hakları bakımından Avrupalı hemcinslerine oranla daha ''korunmasız'' durumda bulundukları ifade edilen ankete göre, küresel işletmeler verimlilik anlamında önümüzdeki 2 yıl içinde yarı-zamanlı çalışmaya dönen anneleri istihdam edecekler. Çalışan anneler yarı zamanlı olarak en çok bankacılık, finans, sigorta, imalat ve üretim sektörlerinde istihdam edilecek. Anket sonuçlarına göre, kadınların doğum izinleri ve yasal hakları konusunda en ileri düzeyde yer alan İskandinav ülkeleri yarı zamanlı çalışma konusunda tutucu davranırken, Hindistan yüzde 64 ile en fazla yarı zamanlı çalışmayı destekleyen ve bu konuda yasal düzenlemeleri ortaya koyan ülke konumunda bulunuyor. Hindistan'ın yanı sıra Avustralya, Meksika, Güney Afrika ve Çin'in başı çektiği bazı ülkeler de yeni anne olmuş kadınlar için işe dönmeyi kolaylaştırmak adına, kadınların tüm kıdem ve maaşlarını koruyarak işlerine devam etmelerini sağlayan ve yasal olarak bağlayıcı doğum izni programlarını yürürlüğe koydular. Türkiye'de ise çalışan annelerin yarı zamanlı çalışmaları konusunda işletmeler duyarsız kalırken, yasal anlamda da bir düzenleme henüz mevcut değil. | 19.05.2010 - 13:50 | Anadolu Ajansı | [] | Ev ve çocuklar için 5 saat 17 dakika | Türkiye | https://www.ntv.com.tr/turkiye/ev-ve-cocuklar-icin-5-saat-17-dakika,vZzId-rASUyFnxw0FoPKUQ |
New York Times gazetesi Obama'nın Türkiye ziyaretini yorumladı... | null | ABD'nin New York Times gazetesi, ABD Başkanı Barack Obama'nın Türkiye ziyareti öncesinde başmakalesini Türkiye'ye ayırdı. Makalede, "ABD Başkanı Barack Obama'nın Türkiye'yi Batı'ya daha sıkı bağlaması gerektiği" belirtildi. Haberde, "önemli bir müttefik ve önemli bir demokrasi olan Türkiye ile ilişkilerin, güvence altına alınması gerektiği" yazıldı. "Başkan Obama ve Türkiye" başlıklı baş makalede, Obama'nın Avrupa'ya yaptığı ilk resmi ziyaret sırasında Türkiye'ye gitme kararının akıllıca olduğu, ABD'nin Irak ve Afganistan kadar İran ve Ortadoğu'da barışı sağlamada da Türkiye'nin işbirliğine ihtiyacı olduğu vurgulandı. Gazete, ABD Başkanı Obama yönetiminin Türkiye'nin Avrupa ile olan ilişkilerinde ve reformlar konusunda kendisine destek vermesi gerektiğini ve Türkiye'yi Batı'ya daha sıkı bağlaması gerektiğini yazdı. "AK Parti'nin pazar ekonomisine dayalı politikalarının getirdiği ekonomik büyüme ve AB ile artan ticari ilişkiler sonucunda 2007 yılında etkileyici bir şekilde yeniden seçildiği" ifade edilen makalede, "hükümetin ülkede insan haklarını da genişlettiği ve yasaları Avrupa standartlarına getirdiği" kaydedildi. "Bu reformların daha sonra durduğu ve AB üyeliği için duyulan heyecanın azaldığı" görüşü savunulan yazıda, "özellikle Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy'nin Türkiye'yi AB'nin dışında tutmak için elinden geleni yapacağını açıkça belli etmesinin de Türkiye'nin AB üyelik sürecine hiç yardımcı olmadığı" belirtildi. "Başkan Obama, Sarkozy ve diğerlerini Müslüman nüfusa sahip bir demokrasi olan Türkiye'yi AB'ye kabul etmenin herkesin çıkarına olduğuna ikna etmelidir" ifadesinin kullanıldığı makalede, "Obama'nın aynı şekilde Ankara'yı da gerekli reformların Türkiye'nin demokrasisini güçlendireceğine ve daha fazla istikrar ve büyüme getireceğine ikna etmesi gerektiği" kaydedildi. Makalede, "Türkiye'nin Afganistan'da okul inşa edilmesine yardımcı olma isteğinin memnuniyet verdiği, ancak Afganistan'daki durumun kötü olduğu" da belirtilerek, "NATO'nun Afganistan'da daha fazla askeri birliğe, ABD'nin de Afganistan'a asker ve ekipman göndermeye ve Irak'tan asker ve ekipman çekmede Türkiye'nin askeri üslerine ulaşmaya ihtiyacı olduğu" ifade edildi. "Türkiye ile Ermenistan ilişkilerinin yakında normalleşebileceği yönünde haberlere" işaret edilen yazıda, "Ermeni tasarısının ABD Kongresine sunulmamasının ve tasarının geri çekilmesinin Türkiye ve Ermenistan için çok daha iyi olacağı" belirtildi ve "seçim kampanyası sırasında Ermeni iddialarını kabul edeceğini söyleyen Başkan Obama'nın bunu yapmaması gerektiği" kaydedildi. "Bush yönetiminin Irak'taki yıkıcı savaşının Türkiye'de Amerikan karşıtlığına neden olduğunu" yazan gazete, "Obama'nın Türkiye ziyaretinin bu duyguları muhtemelen yatıştıracağını" belirtti. Gazete, ''Ancak Başkan Obama önemli bir müttefik ve önemli bir demokrasi olan Türkiye ile ilişkilerini güvence altına almak için bunun ötesine geçmelidir'' ifadesini kullandı. | 05.04.2009 - 16:55 | Anadolu Ajansı | [] | 'Türkiye'ye gitme kararı akıllıca' | Dünya | https://www.ntv.com.tr/dunya/turkiyeye-gitme-karari-akillica,7NZn6bv26UKEUpKoTwctPA |
Maltepe Belediyesi'nin aralık ayındaki sanat etkinlikleri kapsamında "Harika Çocuk" olarak tanınan Mertol Demirelli, piyano resitaliyle Prof. Dr. Türkan Saylan Kültür Merkezi (TSKM)'nde sahne aldı. | null | Dört yaşında piyano çalmaya başlayan ve halen Lozan Konservatuarı'nda eğitimine devam eden Demirelli, Maltepe'de klasik müzikseverlere unutulmaz bir konser verdi. Belçika Kraliyet Sarayı'nda, New York, Arkansas, Amman, Cenevre, Münih başta olmak üzere pek çok şehirde sahne alan Demirelli, ünlü müzisyenler Franz Peter Schubert ve Franz Liszt'in eserlerine yer verdiği konseriyle büyük beğeni topladı. | 26.12.2016 - 12:16 | İHA | ['Yaşam', 'magazin', 'Sanat'] | 'Harika Çocuk' sahnede (Mertol Demirelli) | Sanat | https://www.ntv.com.tr/sanat/harika-cocuk-sahnede-mertol-demirelli,KuLfkvQYB0-AAhsu11mA_w |
Spor Toto Süper Lig'deki 7. sezonunda küme düşme acısı yaşayan, Ziraat Türkiye Kupası'nı üst üste 2'nci kez kazanarak yeni sezonda hem 1. Lig'den UEFA Avrupa Ligi gruplarına katılma şansını hem de 68 milyon TL'lik dev geliri kaybeden Akhisarspor, TFF Süper Kupa finaliyle teselli arayacak. | cumhuriyet.com.tr | Spor Toto Süper Lig'deki 7. sezonunda küme düşme acısı yaşayan, Ziraat Türkiye Kupası'nı üst üste 2'nci kez kazanarak yeni sezonda hem 1. Lig'den UEFA Avrupa Ligi gruplarına katılma şansını hem de 68 milyon TL'lik dev geliri kaybeden Akhisarspor, TFF Süper Kupa finaliyle teselli arayacak. | 20 Mayıs 2019 Pazartesi, 13:23 | cumhuriyet | null | Akhisarspor'a 'Süper' teselli | futbol | http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/futbol/1401690/Akhisarspor_a__Super__teselli.html |
İstanbul’un Esenler ilçesinde eyleme hazırlandığı iddia edilen 15 kişi gözaltına alındı. | null | İstanbul Terörle Mücadele Şubesi ekipleri, Esenler ilçesinde bu sabah birçok yeri aynı anda bastı. Bu yerlerde patlayıcı madde ve örgütsel dökümanan bulundu. Vatan Caddesi’ndeki Terörle Mücadele Şubesi'ne götürülen 15 kişi sağlık kontrolünün ardından sorguya alınacak. | 27.09.2011 - 12:10 | null | [] | Esenler’de terör operasyonu: 15 gözaltı | Türkiye | https://www.ntv.com.tr/turkiye/esenlerde-teror-operasyonu-15-gozalti,07nvu0fvzUivbcIeUtGLuw |
Brüksel'de konuşan Bağımsız Milletvekili Leyla Zana, yaptıkları görüşmede kendisine “Çok karanlık bir tablo çizdin” diyen Başbakan Erdoğan’a “Etrafınızdakiler yeterince pembe bir tablo çiziyor. Herkes elbirliğiyle çaba sarf etmeli” diye karşılık verdiğini aktardı. | null | Diyarbakır Bağımsız Milletvekili Leyla Zana, "Türkiye'de Kadın Hakları ve İfade Özgürlüğü" oturumunda konuştu. Zana, bir soru üzerine Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'la yaptığı görüşmeyi anlattı. Milletvekili Zana, “Yaklaşık 1.5 saat görüştük. Çok nazik bir şekilde karşıladı. Büyük bir sabırla dinlediler” dedi. Zana şunları söyledi: "Burada görüşlerimi nasıl ifade ediyorsam, ya da mahkeme huzurunda, yargıçların karşısında neyi söylüyorsam Sayın Başbakan'la da o konuları tartıştık. Görüşmenin içeriğine fazla girmeyeceğim ama kendisi döndü, 'Çok karanlık bir tablo çizdin' dedi. 'Etrafınızdakiler yeterince pembe bir tablo çiziyor. Bana düşen olumsuzlukları çıplak biçimiyle size aktarmak, sizinle paylaşmak çünkü bu ülkede birinci derecede siyasi sorumlu sizsiniz. O nedenle olumlu taraflar sizin olsun ama olumsuzlukları da ortadan kaldırmak için herkesin elbirliğiyle çaba sarfetmesi gerekiyor' dedim.” Şiddetin sona ermesi konusunda demokrasinin önemine vurgu yapan Zana, “Sadece güvenliği öncelerseniz insan hakları, demokrasi veya özgürlükleri orada dillendirmenin mümkün olmadığını insan görebiliyor, yaşayabiliyor. Bunu aslında 11 Eylül'de ABD başlattı. Teröre karşı bir konsept geliştirdi ve bu dalga dalga yayılmaya başladı. Oysaki şiddetin durması, terörün ortadan kalkmasının yegane formülü ve ilacı demokrasidir, özgürlükler ve insan haklarının iyileştirilmesidir” dedi. Leyla Zana, terör örgütü lideri Abdullah Öcalan'ın da çözüm sürecine etkin biçimde katılması gerektiğini belirterek, ''Öcalan'ın çözüm sürecine katılımı konusunda Türkiye'de yürütülen tartışmalar gösteriyor ki toplum çözüme hazır. Tek yapılması gereken siyasi iktidarın acil olarak adım atmasıdır" diye konuştu. | 11.07.2012 - 17:20 | Anadolu Ajansı | [] | Zana’dan Erdoğan’a: Pembe tablo çiziyorlar | Türkiye | https://www.ntv.com.tr/turkiye/zanadan-erdogana-pembe-tablo-ciziyorlar,8XpR-BvahEu3dmFLC9qf1g |
Toshiba Satellite A665, Blu-Ray 3D diskleri gösterebilen okutucu ve ekrana sahip. 3D gözlük de, elbette, hediyesi. | null | Blu-Ray 3D disk oynatabilen ilk dizüstü bilgisayar Toshiba tarafından tanıtıldı. Yeni Satellite A665 dahili ekranında Blu-ray 3D Disc ortamına kaydedilmiş videoları görüntüleme özelliğine sahip bir multimedya ve oyun makinesi. NVIDIA 3D Vision ile desteklenen Satellite A665 bir adet 3D Vision aktif örtücülü, stereoskopik görüntüleri net, parlak ve derinlikli gösteren uzak mesafe USB kızılötesi yayıcı gözlük ile birlikte geliyor. Makinede 39.6cm (15.6“) TruBrite HD 3D, LED arka plan aydınlatmalı ekran bulunuyor. Ses derinliğinde de iddialı model, Harman Kardon stereo hoparlörler ve Dolby gelişmiş ses özellliğine sahip. 3D özelliği olmayan versiyonu da bulunan A665’in her iki modeli de Temmuz 2010’dan itibaren satışta olacak. Siyah metalik cila ve LCD kapağının içinde kullanılan gümüş krom detaylar, makinelerin ortak tasarımsal özelliklerinden. Mat siyah klavye arkadan ışıklandırmalı özelliğe sahip. | 08.07.2010 - 18:46 | null | [] | 3D özellikli ilk dizüstü | Türkiye | https://www.ntv.com.tr/turkiye/3d-ozellikli-ilk-dizustu,a8goMjtBhUqcU1uVZbDWaw |
Anadolu Efes ile Fenerbahçe Ülker, yarın Top 16 turu 7. hafta maçında karşı karşıya gelecek. İki takımın Avrupa arenasındaki mücadelelerinde Fenerbahçe'nin üstünlüğü göze çarpıyor. | null | THY Euroleague Top 16 Turu F Grubu 7. hafta maçında iki Türk takımı Anadolu Efes ile Fenerbahçe Ülker karşı karşıya gelecek. Abdi İpekçi Spor Salonu'nda oynanacak karşılaşma saat 20.15'te başlayacak. Grupta 6 maçta 4 galibiyet, 2 yenilgi alan Fenerbahçe Ülker, averajla 3. sırada bulunuyor. Sarı-lacivertliler, grupta son maçında sahasında İspanya temsilcisi Laboral Kutxa'yı 91-90 yendi. Rakibi ile aynı galibiyet ve yenilgi sayısına sahip olan Anadolu Efes ise averajla 4. sırada yer alıyor. Anadolu Efes geçen hafta deplasmanda İtalya'nın EA7 Emporio Armani takımını 73-71 mağlup etti. Anadolu Efes ile Fenerbahçe Ülker, Avrupa kupalarında 5. kez birbirlerine rakip olacak. Geride kalan 4 maçtan 3'ünü Fenerbahçe Ülker, birini Anadolu Efes kazandı. Taraflar Avrupa arenasında ilk maçı 1995-1996 sezonunda Koraç Kupası'nda yaptı. Çeyrek final turunda oynanan ilk karşılaşmayı Anadolu Efes, 17 Ocak 1996'da 95-68 kazandı. Bir hafta sonra yapılan ikinci maçı Fenerbahçe 74-56 kazanmasına rağmen, lacivert-beyazlılar sayı averajıyla yarı finale yükseldi. O zamanki adı Efes Pilsen olan Türk ekibi, yarı finalde İtalya'nın Teamsystem Bologna ve finalde yine İtalya'nın Stefanel Milano takımını saf dışı bırakarak kupayı Türkiye'ye getirdi. İki ekip Avrupa arenasında geçen sezon THY Euroleague Top 16 turunda aynı grupta yer aldı ve 18 yıl sonra karşı karşıya geldi. Fenerbahçe Ülker, Abdi İpekçi Spor Salonu'ndaki maçı 71-63, Ülker Sports Arena'daki müsabakayı ise 84-65'lik skorlarla kazandı. | 12.02.2015 - 12:00 | Ntvspor | ['Basketbol', 'Spor'] | Euroleague'de Türk derbisi | Spor | https://www.ntv.com.tr/spor/euroleaguede-turk-derbisi,RCNVJxt8j06bnt9wrthvWQ |
Müzisyen çift Gwen Stefani ve Blake Shelton’ın taşıyıcı anne aradıkları iddia edildi. | null | Gwen Stefani ve Blake Shelton’ın çocuk sahibi olmak istediği öne sürüldü. Üç oğlu olan Stefani ve sevgilisinin taşıyıcı anne arayışına girdikleri iddia edildi. Çifte yakın bir kaynak, “Bu durum her ikisi için de çok önemli ve heyecanlılar” ifadelerini kullandı. 46 yaşındaki şarkıcı üç oğlunun babası Gavin Rossdale’den boşanmasından sonra Blake Shelton ile aşk yaşamaya başlamıştı. Aynı dönemde 42 yaşındaki şarkıcının Miranda Lambert’la olan ilişkisine son vermesi yasak aşk iddiaları gündeme getirmişti. | 24.11.2018 - 15:00 | null | ['Yaşam', 'magazin', 'Müzik'] | Gwen Stefani ve Blake Shelton taşıyıcı anne arıyor | Yaşam | https://www.ntv.com.tr/yasam/gwen-stefani-ve-blake-shelton-tasiyici-anne-ariyor,9DInO5s90EesMrJ65MXnlQ |
Irak Başbakanı Haydar İbadi, Irak Kürt Bölgesel Yönetimi'ne yeni çağrıda bulundu. İbadi, IKBY'nin referandumu "dondurmak" yerine iptal etmesini talep etti. | null | Irak Başbakanı Haydar İbadi, "Referandumun iptal edilmesi ve anayasaya saygı duyulması dışında bir teklifi kabul edmeyeceğiz" dedi. Irak Kürt Bölgesel Yönetimi dün Bağdat'a tartışmalı referandumu "dondurma" teklifinde bulunmuştu. "Bu çatışmanın kazananı olmaz" diyen IKBY yönetimi, askeri operasyonların durması, acil ateşkes ilanı ve anayasa temelinde diyaloğa geçilmesi çağrısı yapmıştı. Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) Güvenlik Ajansı, Irak güçlerinin peşmergeye Musul'un kuzeybatısından saldırıya geçtiğini iddia etti. Güvenlik Ajansı tarafından yapılan açıklamada, Irak güçleri ve Haşdi Şabi'nin Suriye hududundaki Rabia Sınır Kapısı'ndan Mahmudiye beldesine doğru harekete geçtiği ifade edildi. Açıklamada, peşmerge güçlerinin Ayn Uvays köyünde Haşdi Şabi'ye ait 2 tankı kullanılamaz hale getirdiği ileri sürüldü. Haşdi Şabi ve Irak güçlerinin hedefinde, Rabia Sınır Kapısı'ndan yaklaşık 35 kilometre mesafede yer alan Duhok vilayeti sınırındaki Suriye'ye açılan gayriresmi Fişhabur geçiş güzergahı olduğu iddia edildi. Irak güçleri dün, Musul'un kuzeybatısındaki Rabia Sınır Kapısı'nda tamamen kontrolü sağlamıştı. | 26.10.2017 - 10:32 | ntv.com.tr, Anadolu Ajansı | ['Dünya', 'Ortadoğu'] | İbadi: Referandumun sonuçları tamamen iptal edilmeli | Dünya | https://www.ntv.com.tr/dunya/ibadi-referandumun-sonuclari-tamamen-iptal-edilmeli,qDWt5Ny3PEWfTcm1XzQJbg |
Çin basını, ABD Ulusal Bakanlığı’nın (NSA) küresel casusluk operasyonlarını ortaya çıkaran eski CIA ajanı Edward Snowden’ın yeni açıklamaları sonrasında ABD’ye sert tepki gösterdi. | null | ABD’nin başı, Hong Kong’ta dünyayı ayağa kaldıran açıklamalar yaptıktan sonra kayıplara karışan eski CIA ajanı Edward Snowden ile dertte. Çin basınında yer alan ve ‘çok sayıda yerel telekomünikasyon şirketinin ABD’nin siber saldırılarına maruz kaldığı’ iddiaları, Pekin’i öfkelendirdi. Snowden, ABD’deki telekomünikasyon ve teknoloji şirketlerinin yanı sıra, NSA’nın küresel bilgisayar ağlarından bilgi topladığı ‘PRISM’ programını ortaya çıkarmıştı. ABC News’in haberine göre, South China Morning Post gazetesi, ‘PRISM programı kapsamında çok sayıda telekomünikasyon şirketinin siber saldırıya maruz kaldığını, saldırılarda cep telefonu mesajlarına ulaşılmaya çalışıldığını’ belirtti. Gazete, ‘bir diğer hedefin, ülkenin önde gelen üniversitelerinden olan Tsinghua Üniversitesi olduğunu’ duyurdu. Çin, Snowden’ın sızdırdığı belgelerin arasından çıkan yeni bilgilerin ardından Washington’a ateş püskürdü. Devlete bağlı Xinhua haber ajansı, ‘ABD hükümetinin dünyaya bir açıklama yapmak zorunda olduğunu’ belirtti. South China Morning Post gazetesi ise “En son iddialarla birlikte, belgeler çok ciddi sorunlara işaret ediyor... Bulgular, siber saldırılar kaşısında uzun zaman boyunca mağdur rolü oynayan ABD’nin, çağımızdaki en büyük suçlu olduğunu gösteriyor” ifadesini kullandı. Xinhua, Snowden’ın kendisine iade edilmesini isteyen ABD için, “Washington ilk olarak kendi geçmişini temizlemeli... ABD, Çin ve diğer ülkelere casusluk programı hakkında açıklama yapmalı ve siber saldırıların kapsadığı alanı, boyutunu ve amacını açıklamalı” yorumunda bulundu. PRISM programını ortaya çıkararak dünyanın gündemine oturan 30 yaşındaki Edward Snowden’ın, Hong Kong’u terk ettiği açıklanırken, Rus havayolları Aeroflot tarafından Moskova'ya gittiği doğrulandı. Hong Kong’lu yetkililer, Snowden’ın teslim edilmesi için yapılan talep hakkında bilgi vermezken, eski CIA ajanının alınacak bir karar hakkında temyize gitmesi halinde karar çıkmasının aylar, hatta yıllar alabileceğini belirtti. Snowden'ın bugün Moskova'ya uçtuğu açıklanırken, Rusya’nın Interfax ve Itar-tass ajansları, Snowden'ın daha sonra Küba veya Venezuela'ya geçeceğini iddia etti. Rus havayolları Aeroflot'tan bir kaynak, Reuters'a yaptığı açıklamada Snowden'ın 'Pazartesi günü Moskova-Havana uçuşuna bilet aldığını' öne sürdü. Bu bilginin doğru olması halinde, Snowden'ın daha sonra Venezuela'ya geçeceği düşünülüyor. | 23.06.2013 - 13:28 | null | [] | ‘ABD dünyaya açıklama yapmak zorunda’ | Dünya | https://www.ntv.com.tr/dunya/abd-dunyaya-aciklama-yapmak-zorunda,CJVQzEB-jEu1u1hPBzYpRQ |
Milli Savunma Bakanı Yılmaz, bedelli askerlikten bakaya ve asker kaçaklarının da yararlanabileceğini bildirdi | null | Tarkan Murat Boz Mustafa Sandal Çelik Altay Beyazıt Öztürk Gökhan Özen Ege Teoman Okan Yalabık Sarp Apak Rıza Kocaoğlu Kenan Doğulu Yalın Mete Horozoğlu Tolga Karel Haluk Yıldırım Volkan Demirel Harun Erdenay Selçuk Şahin Orhun Ene Egemen Korkmaz Ufuk Yıldırım Servet Çetin İbrahim Toraman Ayhan Akman Fatih Erbakan İşadamı Erol Evcil Ufuk Sarıca Murat Konuk Yılmaz Erdoğan Hidayet Türkoğlu | 03.12.2014 - 13:43 | haberturk | ['bedelli askerlik', 'milli savunma bakanı', 'ismet yılmaz'] | Milli Savunma Bakanı Yılmaz'dan bedelli açıklaması | Gündem | https://www.haberturk.com/gundem/haber/1015436-milli-savunma-bakani-yilmazdan-bedelli-aciklamasi |
Avrupa Birliği (AB), Ukrayna ile yapılan makro-finansal destek programı kapsamında 500 milyon euroluk kredi dilimini serbest bıraktı. | null | AB Komisyonu, Ukrayna'ya sağlanacak toplam 1 milyar euroluk makro-finansal destek programı çerçevesinde 500 milyon euroluk kredi diliminin serbest bırakılmasına onay verildiğini bildirdi. Açıklamada, Ukrayna'ya söz konusu mali destek programı uygulanması kararını Temmuz 2018'de alındığı anımsatılarak, krediyle, Ukrayna'nın finansman ihtiyacına katkı sağlanması ve yapısal reformların desteklenmesinin amaçlandığı kaydedildi. Son krediyle birlikte AB, 2014 yılından beri Ukrayna'ya toplam 3,3 milyar euroluk finansal destek sağlamış oldu. AB, yakın çevresindeki ülkelere ekonomik kriz dönemlerinde makro-finansal desteklemeler sağlayabiliyor. Söz konusu kredilerin AB tarafından serbest bırakılması için bazı şartların yerine getirilmesi gerekiyor. | 30.11.2018 - 15:12 | Anadolu Ajansı | ['Dünya', 'Ukrayna', 'Avrupa Birliği'] | AB'den Ukrayna'ya mali destek | Dünya | https://www.ntv.com.tr/dunya/abden-ukraynaya-mali-destek,shWo1Y7BWU-5_GG9vKEe1A |
Michale Haneke’nin ‘Aşk’ filmiyle hafızalara kazınan Fransız oyuncu Emmanuelle Riva hayatını kaybetti. | null | Michale Haneke’nin ‘Amour-Aşk’ filminde canlandırdığı rolle hafızalara kazınan Fransız oyuncu Emmanuelle Riva, 89 yaşında hayata veda etti. Oyuncunun bir süredir kanser tedavisi gördüğü öğrenildi. 1959 yılında Alain Resnais’nin unutulmaz klasiği ‘Hroshima Mon Amour'da (Hiroşima Sevgilim) canlandırdığı rolle dikkatleri çeken Riva, uzun süre ara verdiği sinema dünyasında 20 filmde rol aldı ve önemli ödüllere layık görüldü. Georges Franju imzalı ‘Therese Desqueyroux’ (1962) ile Venedik’te En İyi Kadın Oyuncu ödülünü alan Riva, ‘Amour’ ile Cesar, Bafta ve Avrupa Film Ödülleri’nde En İyi Kadın Oyuncu seçildi ve Oscar’a aday gösterildi. | 29.01.2017 - 11:25 | null | ['sinema', 'Sanat'] | 'Aşk' filminin yıldızı Emanuelle Riva hayatını kaybetti | Sanat | https://www.ntv.com.tr/sanat/ask-filminin-yildizi-emanuelle-riva-hayatini-kaybetti,94wQenb7HUi4X6exu91LTA |
Galatasaray Kulübü Başkanı Dursun Özbek, mali açıdan kulübün adeta kurtuluş savaşı verdiğini söyledi. | null | Sarı-kırmızılı kulübün Dedeman Otel'de düzenlenen mart ayı divan kurulu toplantısında konuşan Özbek, camianın bu savaşta birlik beraberlik içinde olması gerektiğini vurgulayarak, "Galatasaray Kulübü olarak bir kurtuluş savaşı içindeyiz. Mali bağımsızlık savaşı içindeyiz. Bu savaşa inandığım için elimi, bedenimi, kafamı bu savaşın altına koydum. Ben bu savaşa inandığım için 80 milyon lira kasa kolaylığı sağladım. İnandığım için 200 küsur milyon lira kefalet imzası taşıyorum. Hepinizin arkamda durmasını istiyorum." dedi. Özbek, Riva ve Florya arsalarıyla ilgili projede bilgi kirliğiliğinin olduğunu savunarak, şunları kaydetti: "Geçen sene 22 Ekim'de genel kurulda çok net, şeffaf bir şekilde ne yapmak istediğimi anlattım. Geldiğimiz durumu da anlattım. 'Son kurşunumuz.' ifadesini kullandım o gün. Kasasında 5 kuruş geliri kalmamış bir spor kulübünün ne yapması lazım? Sunduğum proje kabul edildi. 'Bu bir arsa satışı değil.' demiştim. Bu bir gayrimenkul geliştirme projesi. Bizim buna ihtiyacımız var. Muhatap olduğumuz firma Emlak Konut. İşin sonunda ortaya çıkacak karın yüzde 80'i Galatasaray'ın, yüzde 20'si Emlak Konut'un. Değerli Galatasaraylılar, yaptığım işten dolayı çocuklarımı, bütün sülalemi sorumluluk altına almak üzere hareket ediyorum. Hiçbir şekilde Galatasaray'ın kılına zarar gelmesine müsaade etmeyeceğim. Hala 'şu kadar paraya sattı.' diyorlar. Galatasaray'ı zor günlerden çıkarmak istiyorum. Zoru gördüğü zaman kaçan, terk eden bir karakterim yok. Söz verdiğim şeyleri de sonuna kadar sürdüreceğim. 'Çamur at, izi kalsın.' sevdasından vazgeçilsin. Beklentim, hep beraber tek yumruk olmaktır." Riva'yla ilgili projelerin bittiğini, yakında ihalenin olacağını aktaran Özbek, daha önce açıkladıkları paylarda hiçbir değişim olmadığını da vurguladı. Dursun Özbek, Türk Telekom Arena'nın önceki yönetimler tarafından üstünün kapatılmamasından dolayı çatı problemlerinin olduğunu ve bunu yapacakları spor salonuyla çözmek için çalıştıklarını belirtti. Stadın erken açılması için çatının kapanmasının ertelendiğini dile getiren Özbek, sözlerini şöyle sürdürdü: "Galatasaray'ın 'çatı problemi.' diye bir sorunu var. Stadı erken açmak için müteahhide, 'sen bu çatının üzerini kapatma, 10-15 milyon avroyu bize ver, biz ileride kapatırız.' denmiş. 'İki sene içinde yaparız.' diye de taahhüt verilmiş. Sonra bu çatı kapanmadı ve bu borç Spor Genel Müdürlüğünde kayda geçti. Altı senedir orada bekliyor. Türlü davalar açıldı. Seçilince genel müdürlüğe gittim. Faiziyle 70-75 milyon liraya ulaşan borç için stadın intiba hakkı üzerine rezerv koymuşlar. 'Gelin bu paraya stadın oraya spor salonu yapayım. Sonuçta bu yer sizin, biz kullanım hakkına sahibiz.' dedim. 'Yapabilirseniz bu davadan vazgeçeriz.' dediler." Yaklaşık 30 milyon dolar maliyete ulaşacak spor salonunu sponsora yaptıracaklarını aktaran Özbek, şu ifadeleri kullandı: "Spor salonuyla ilgili önümüzdeki mali genel kurulu takiben bir genel kurul daha yapacağız. Her ne yaparsam yapayım, genel kurula projelerimizi getireceğiz. Spor salonu projemiz bitti. Sarıyer Belediyesine ruhsat başvurusunda bulunduk. Spor salonumuzun bir sponsorla yapılması şart. Spor salonunun yaklaşık 30 milyon dolar civarında maliyeti olacak. Galatasaray'ın bugün böyle bir yatırım yapması söz konusu değil. Onun için aklımızı kullanmamız ve isim hakkı karşılığında sponsor bulmamız lazım. Sponsorluk görüşmelerimiz devam ediyor." Başkan Özbek, otel inşaatının sürdüğünü ancak istedikleri hızda gitmediğini anlatarak, şöyle konuştu: "Diğer bir gayrimenkulümüz otel inşaatı. Ülkemizin bugün itibarıyla turizm sektörü zayıf. Bu zayıf dönemde oteli işletmeye açmak çok uygun değil. Mesleğim olduğu için bunu söylüyorum. Bunun finansal yapıyla hiç alakası yok. Bu otelin finansmanı için DenizBank'a gittik ve kredi oluşturduk. Şahsi kefalet verdim. 'Sizden önceki yönetim geldi, para aldı ama bu inşaatı yapmadı, başka yere yatırdılar.' dediler. Benim kefaletim karşılığında verdiler. Bu para duruyor. Ne kadar sıkıntıda olursak olalım, hiçbir şekilde o fonu parayı kullanmadık. Bu para sadece otel inşaatının tamamlanması için kullanılacak." Dursun Özbek, futbol takımının yeni tesisinin Türk Telekom Arena'ya çok yakın olacağını söyledi. Florya Metin Oktay Tesisleri'nden maç günü stada gelmenin 1,5 saati bulduğunu vurgulayan Özbek, "Maliye Bakanı'yla konuştum. Stada yakın bir yerden arsa istedim. Bu işlem tamamlandı. Stada yaklaşık 8 dakikalık mesafede, 6 tane futbol sahası ve gerekli konaklama tesisi yapılacak çok güzel bir tesisimiz olacak. Bunun için dün itibarıyla tahsisin yapılması için ilgili dilekçeyi bakanlığa verdik." şeklinde görüşlerini aktardı. Dursun Özbek, Türk Telekom Arena'nın intifa hakkı için de Başbakanlık'tan imza beklediklerini ve her an bunun için Ankara'ya çağrılabileceklerini belirtti. Amatör sporların üzerlerinde büyük bir yük olduğunu dile getiren Dursun Özbek, "Biz buradan yılda 20 milyon avro zarar ediyoruz. Bu sadece Galatasaray'da mı böyle, hayır. İfade edilecek rakamlarda bunu da dikkate almanızı istiyorum. Galatasaray Kulübü amatör sporlardan vazgeçemez. Tarih Galatasaray'a böyle bir sorumluk yüklemiş." değerlendirmesinde bulundu. Emlak Konut'tan 340 milyon lira para geldiğini söyleyen Özbek, "Söz verdiğim gibi 330 milyon lirasıyla Galatasaray'ın borçlarını ödedik. Banka borçlarını. Faiz sarmalından çıkmak için. Biz, bu 330 milyon lira banka borcunu ödemek suretiyle bazı şeyleri açığa aldık. Spor Toto, naklen yayın geliri ve bilet hasılatımız açığa çıktı. Bunlar direkt Galatasaray'ın kasasına gelecek. Ayrıca bu parayı sermaye avansı olarak Sportif AŞ'nin içine koyduk. Sermaye Piyasası Kuruluna artırım için başvuruda bulunduk." diyerek düşüncelerini aktardı. Dursun Özbek, divan kurulunda söz alan eski Galatasaray Kulübü yöneticisi Prof. Dr. Mehmet Helvacı ve Taner Aşkın'ın konuşmalarına cevap verdi. Helvacı, konuşmasında mali açıdan zararların net bir şekilde söylenmesini ve yeni bir tüzükle zarar veren kişilerin belirtilmesi gerektiğini vurguladı. Söz alan Özbek, Helvacı'ya konuşması için teşekkür ederek, şunları kaydetti: "Banka borcumuz 437 milyon liradır. Bazı kapattığımız hesaplar döviz krediliydi. Kur farkıyla ilgili risklerimiz düştü. Galatasaray'ın mali bağımsızlığını oluşturmaktır hedefimiz. Zararlarımız 40 küsur milyon lira civarında dernek hesaplarında. Bu zararın 12-13 milyon lirası basketboldan geliyor. Avrupa Ligi'ne katılınca bütçe arttı. 37 milyon lira faiz ve kur farkından geliyor. Bu böyle devam edemez. Mehmet Helvacı söyledi, kim zarar veriyorsa ben bu uygulamayı kendi dönemimden başlamak üzere tüzükte hazırlayacağım." Taner Aşkın'ın Türk Telekom Arena'nın çatısıyla ilgili yaptığı eleştirilere ise Özbek sert çıktı. Özbek, Aşkın'ın konuşmasını hayretler içinde dinlediğini vurgulayarak, şu ifadeleri kullandı: "Spor Genel Müdürlüğüne stat çatısı için 2011 yılında 27 milyon 500 bin lira taahhüt verilmiş. Bu parayı alıp borçlanmışız. Bu para Spor Genel Müdürlüğünün hesabıyla 60 milyon küsur lira olmuş. Ben kendi kendime bu parayı artırmadım. Taner Aşkın'ın kullandığı ifadeye bak. Yedi sene önce alınan para aynı ücretle geri verilir mi? Faiziyle 60 milyon lira oluyor. Galatasaray Kulübü Başkanı'na kelime oyunu yakışmaz. Lütfen ifadenizi geri alın. Ben bu borcu yapmadım. Borcun rakamını da bu seviyeye ben getirmedim. Lütfen sözlerinizi geri alın." Özbek'in konuşmasının ardından tekrar söz alan Taner Aşkın, dosyayı inceleyeceğini belirterek özür diledi. | 08.03.2017 - 17:17 | Anadolu Ajansı | ['Spor', 'Futbol', 'Dursun Özbek', 'Galatasaray'] | Dursun Özbek: Mali bağımsızlık savaşı içindeyiz | Spor | https://www.ntv.com.tr/spor/dursun-ozbek-mali-bagimsizlik-savasi-icindeyiz,Xw3g9XztW0K5Rro0wZjNMw |
Subsets and Splits